Araştırmaya göre, ekmek, et, balık, süt, yağ, meyve, sebze, şeker, bal gibi gıda ürünlerini almak için Türkiye'de göreve yeni başlayan bir öğretmen, aylık maaşının yüzde 36'sını, 15 yıllık bir öğretmen de yüzde 30'unu ayırmak zorunda kalıyor.
Aynı ürünler için Avrupa'daki öğretmenlerin yüzde 2,6 ila 3,4 arasında aylık maaşından para ayırması gerekiyor. Türkiye'deki öğretmenlerin bu ülkelerdeki meslektaşlarından 5 ile 12 misli para ayırmasına tepki gösteren Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Koncuk, araştırmanın Türkiye'de alım gücünün düşüklüğünü gösterdiğini belirtti. "Çalışanlar ne yazık ki filesini doldurabilmek için çarşıda, pazarda ince bir hesap yapmak durumundadır" diyen Koncuk, maaşının büyük çoğunluğu sadece gıda ve kiraya giden Türk öğretmenlerinin düşük yaşam standardına sahip olduğunun altını çizerek, "Kemer
sıkan ancak takati kalmayan çalışanlar, artık çözüm beklemektedir" dedi.