BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliğinde buluşmuş herkes, hem devletin, hem de devlet kurumlarının karşısında her yönüyle eşittir. Özellikle, çocuklar arasında din ve etnik köken bakımından bir ayrıma gidilmesine müsaade edemeyiz dedi.
Erdoğan, Darüşşafaka Cemiyeti'nin TİM Maslak Show Center'da gerçekleştirilen Olağanüstü Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Darüşşafaka'nın kurumsal anlamda, Türkiye'de alanında bir çığır açmış, bu alandaki tüm faaliyetlere öncülük etmiş, örnek teşkil etmiş bir kuruluş olduğunu söyledi. Toplumsal dayanışmada bu kadar önemli bir yer edinen Darüşşafaka'nın, toplumsal değişimde de aynı derecede sorumluluk üstlenmek durumunda olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
O ŞARTLAR GERİDE KALDI: 1971 yılında Darüşşafaka, sadece yetim erkekleri değil, yetim kızları da çatısı altına kabul ederek, toplumdaki değişime, dünyadaki gelişmelere paralel bir düzenlemeyi gerçekleştirmişti. Ancak sadece yetimlerin, sadece Türk ve İslam olanların kabulü gibi, Darüşşafaka'nın özüne, ruhuna, misyonuna paralel düşmeyen bir durum vardı. Elbette kurulduğu yıllarda, sadece yetimlerin, sadece Türk ve İslam olanların kabulü bir ihtiyaçtı. Zira, ordumuz onlarca cephede mücadele ediyor, vatan savunmasında yüz binlerce Mehmetçiğimiz şehit düşüyordu. 150 yıl önce tamamen bir gereklilikten, bir ihtiyaçtan hasıl olan, esasen, hedef kitleyi mümkün olduğunca daraltarak, kaliteli hizmet vermeyi sağlayan şartlar, bugün artık geride kalmış durumda. Bugün çok şükür, imkanlarımız arttı, ekonomimiz büyüdü, sosyal politikalarımız tarihte hiçbir dönemde görülmemiş ölçüde yaygınlaştı.
ÖKSÜZ YETİM VE TÜRKİYE VATANDAŞLIĞI: Erdoğan, bugünün dünyasında, bugünün Türkiye'sinde, yetim ve öksüz ayrımının artık kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Annesini kaybeden öksüz çocuk, babasını kaybeden yetim çocukla aynı yerde durabiliyor ve ihtiyaçlar noktasında aynı kaderi paylaşabiliyor. İşte bu nedenle, biz artık Darüşşafaka'da, yetim ve öksüz diye bir ayrımın yapılmasının uygun olmadığını düşünüyor ve tüzükten bu ayrımı kaldırıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliğinde buluşmuş herkes, hem devletin, hem de devlet kurumlarının karşısında her yönüyle eşittir. Özellikle, çocuklar arasında din ve etnik köken bakımından bir ayrıma gidilmesine müsaade edemeyiz. Tüzükten, artık bunu çıkartıyor, Darüşşafaka'yı özüne ve ruhuna yaraşır bir vizyona kavuşturuyoruz.
PEYGAMBERİ YETİM VE ÖKSÜZ BİR DİNİN MENSUBUYUZ: Çocukların eğitimlerini, sağlıklarını, istihdamlarını ve güvenliklerini düşündükleri kadar, onların sıcak, şefkat ve bütün bunlarla beraber çağın en ileri seviyelerini yakalayabilecek bir eğitim ve öğretim anlayışını onlara sağlamanın bilinci içerisinde olduklarını vurgulayan Erdoğan, bu hassasiyeti gözetmenin herkesin ortak görevi olduğunu belirtti. Erdoğan, şunları kaydetti:Bakın ben bu yaşımda çocuk sahibi, torun sahibi olduğum halde yüreğimin derinliklerinde hala öksüzlüğün ve yetimliğin sızısını taşıyorum. Bu sızının masum çocukların küçük yüreğinde ne büyük bir yük olduğunu hissedebiliyor, bu sızıyı anlayabiliyorum. Bu akşam da Hazreti Peygamberimiz'in Kutlu Doğum Haftası etkinliklerine katılacağız. Biz arkasından yürüdüğü Peygamberi yetim ve öksüz olan bir dinin, bir ümmetin mensuplarıyız. Yetimlerine, öksüzlerine sahip çıkmayan bir toplum çürüyen bir toplumdur. Yetimlerine, öksüzlerine, kimsesizlerine kol kanat germeyen bir devlet vazifesini yerine getirmeyen bir devlettir.
TÜZÜKTE DEĞİŞİKLİK
Tüzük değişikliği ile Darüşşafaka Eğitim Kurumları artık sadece babasını kaybetmişlere değil babası veya annesinden her ikisini veya herhangi birini kaybetmiş çocuklara da kapılarını açacak. Tüzüğün 2'nci maddesindeki Türk ve İslam olma şartı da, 'Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı' olarak değiştirildi.
'Çıkmaz, Peygamberimizin kavramlarıyla aşılacak'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kutlu Doğum Haftası'nın kardeşliği, birlik ve beraberliği pekiştirmesi temennisinde bulunarak, Bugün kanla, acıyla, zulümle ve adaletsizlikle sarsılan insanlığın içine düştüğü çıkmaz, inanıyorum ki Peygamberimiz'in 1400 yıl önce vazettiği barış, sevgi, merhamet ve adalet kavramlarının, hakiki manada ihyasıyla aşılacaktır dedi. Erdoğan, Kutlu Doğum Haftası nedeniyle bir mesaj yayımladığı mesajına, Alemlere rahmet olarak gönderilen sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed'in doğumunun sene-i devriyesinde, bu kutlu günde, gönüllerin her zamankinden daha ferah, daha huzurlu, daha mutmain olmasını dileyerek başladı.
Öksüzlüğün sızısını hâlâ taşıyorum
Erdoğan, Darüşşafaka'da yaptığı konuşmada, özellikle çocuklar arasında din ve etnik köken ayrımına gidilmesine müsaade etmeyeceklerini belirtirken, kendisi için de 'Ben bu yaşımda öksüzlüğün, yetimliğin sızısını hâlâ taşıyorum' dedi
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.