Bir yıldan fazla Okul Aile Birliği Başkanlığı yapan birisi olarak okulların sıkıntılarını çok iyi biliyorum. Okullar hakkında yazmayayım diyorum ama haksızlıkları ve vatandaşı kazıklayan yöneticiler gördüğüm zaman da yazmak hasıl oluyor. 18 Eylül 2018 Tarihli Köşe yazımda “ Yolunacak kaz” başlıklı yazımda biraz bahsetmiştim. Ama okul yöneticilerinin vatandaşlara yapmış oldukları kaz muamelesi maalesef devam ediyor. Bakanlığın “Ek kaynak kitap aldırmayın” demesine rağmen Yalova kaymakamı muamelesi devam ediyor bakanlığa.
Devlet kitapları ücretsiz dağıtıyor ama öğretmenler ek kitap zorunlu tutuyor ve sınav soruları da bu kitaplardan çıktığı için maalesef veliler de almak zorunda kalıyor.
Süreç nasıl mı işliyor?
Yayınevlerine bağlı pazarlama elemanları okulları ziyaret ediyor, kitaplarını tanıtıyor öğretmenlere tanıtım günleri düzenleniyor çaylar içilip pastalar yeniyor.
Sonra mı?
Öğretmenler de velilere verilmek üzere çocuklarımızın eline yardımcı kitap listesi tutuşturuyor.
Yani
Milli eğitim bakanlığımızın hazırlamış olduğu kitapları yeterli bulmuyor, Sevgili öğretmenlerimiz ek gelire ihtiyaç duyuyorlar. Pardon ek kaynağa demek istemiştim.
Sonra bir de anlaşma yapılan tekstil firmaları var ki esas kemiksiz et buradan geliyor.
Nereden mi çıkarıyorum bunu;
Bir okul kantini okulda zorunlu olan elbiseleri alıp kantinde satmaya başlıyor. Ama tekstil firmasından alacağınız fiyat dan daha ucuza satıyor. Hem veli elbiseyi almak için fazladan zaman kaybetmiyor hem de daha ucuza mal etmiş oluyor. Okul yönetimi buna memnun olur mu?
Velileri düşünen yönetim tabiki memnun olur.
Ama anlaşma yapılan firmalardan o elbiseler almaz ise ete kemik karışacak. Arpa azalacak. Yönetim hemen toplanıp kantinciye elbise satamayacağını yoksa sözleşmesini fesih edeceklerini bildirmişler.
Hadı canım.
Burası da muz cumhuriyeti idi. Nereden geliyor bu saltanat kanunları.
Merak ettim kantin yönetmeliğini okudum lakin kıyafet satılması yönünde herhangi bir yasak göremedim. Sadece okul yönetiminin öğrencileri kıyafetleri kantinden almaları yönünde baskı veya yönlendirme yapamazlar diye bir okul aile birliği yönergesi okudum o kadar. Ama okul yöneticileri öğrencileri kırtasiyelere, kıyafet mağazalarına yönlendiriyor o nolacak?
Şu kantincinin de yaptığı iş değil yani.
Asmak lazım böylelerini vesselam.
Kalın Sağlıcakla.