Sevgili dostlarım bir Genel Yayın Yönetmeni kime niçin veya neden yazıldığını anlamadığım köşe yazısında aslanların yediği öküzlerden bahsetmiş. Hikayeye göre aslanlar kendi aralarında şöyle konuşuyor, "Yahu maymuna saldırsak, ağaca kaçıyor; fillere saldırsak fazla büyük. Ceylanlar hızlı yetişemiyoruz; kuşa dalsak uçuyor; ee balık yakalayacak halimiz de yok" diyerek öküzlere saldırıyor. Ancak öküzler birlik olup aslanları püskürtüyor.
Hikayede öküzlerin püskürttüğü aslanlar tilkiden yardım istiyor. Tilki de öküzlerin yanına gidiyor, "Ey öküzler içinizdeki sarı öküzü verirseniz aslanlar sizi rahat bırakacak" diyor. Öküzler bu fikri beğeniyor ve sarı öküzü aslanlara kurban veriyor. Her hafta tilki öküzlerin yanına gidiyor ve aslanlar adına bir kurban istiyor öküzler de veriyor. Böylece bütün öküzler aslanlar tarafından yenmiş oluyor. Genel Yayın Yönetmenimizi tebrik etmek gerekir, öküzün hali anca bu kadar anlaşılır, anca bu kadar anlatılır.
Efendim Menderes kulunuzun boşuna yazılmamış bu yazıdan anladığı konu şudur: ÖKÜZ olmayacaksın. İşte yaşamın kanunu bu. Bu kanun sadece Afrika'nın tundralarında geçerli değil. Her yerde böyle. Aslan olacaksın, kaplan olacaksın, fil olacaksın ancak hayati bir hata yapıp ÖKÜZ olmayacaksın. Hadi onları beceremedin tilki olacaksın. Hadi bunu da beceremedin özünde ÖKÜZ'lük var, tilkinin sözüne kanmayacaksın.
Sevgili dostlarım, akıllı olan kişi çıktığı hayat yolunda zorluklarla mücadele etmesini bilecek. Başarının zirvesine çıkmasını, o zirveden başı gözü kırılmadan inmesini de gayet iyi bilecek. İnmeyi bilmiyorsa karlı tepelere de çıkmayacak.
Bir de yenilmeyi bilenle mümkünse savaşmayacak. Çünkü savaşırsa, o yenilmeyi bilen bildiği şeyi çok güzel öğretecektir ona! Savaş ustaları şöyle demişlerdir, "İyi yönetenler silahlanmaz, iyi silahlananlar savaş hatları oluşturmaz, iyi savaş hatları oluşturanlar savaşmaz, iyi savaşanlar yenilmez, iyi yenilenler yıkıma uğramaz"
Sevgili dostlarım Menderes kulunuz hayatta hep savaşarak bir yerlere gelmiştir. Hiçbir işi tereyağdan kıl çeker gibi olmamıştır. Devamlı savaşmış, yenilmiş ve yenmiştir. Dolayısıyla yenmeyi de yenilmeyi de iyi bilir.
Hayatta hiçbir zaman aslanlar gibi savaşamamış, hikayedeki ÖKÜZ'ler gibi arkadaşlarını birer birer aslanlara teslim etmiş kişiler zannetmesinler ki, yenilgi çok uzak. Henüz yenilmemiş kişiye yenilgi çok yakın demektir.
Velhasıl kelam bu hikayeden de çıkan sonuç şudur; Öküz olmayacaksın, aslan olacaksın, tilkinin sözüne kanmayacak, yanındakileri satmayacak, yenilmeyi bilenle savaşmayacak, çıktığın gibi de inmesini de bileceksin.