Eğer bir haber basında işleniyor, birkaç gece haber kuşağında karşımıza çıkıyorsa, arkasında mutlak suretle bir oyunun mevcudiyetini aramak gerekmektedir. Yakın tarihte Amerika'da yapılan bir yarışmada seyirciler arasında patlayan bombalar ile ölen ve yaralananların haberlerini birkaç gün ekranlarda izlemiştik,amaç bir noktaya işaret etmek,onun görülmesini sağlanmaya çalışmaktı. Bombanın patlaması mutlaka olumsuz bir olay ama, Afganistan'da , Irak'ta bombaların patlatılmasıyla yüzlerce insan ölmekte,her patlamadan sonra halk arasında kin ve nefret tohumları ekilmektedir. Onlar neden olağan haber gibi verilmektedir. Çünkü orada zaten oyun oynanmaktadır, herhangi birilerinin dikkatinin çekilmesine gerek yoktur. Ona göre,buna göre olan demokrasi oraya getirilmiştir.
İngiltere'de iki zenci Müslüman bir İngiliz askerini öldürüyor, adamların canileri bile bir başka medeni. Katil ,elinde bıçak ve satırla basın açıklaması yapabiliyor . Bizim ülkemizde kavga esnasında biri diğerine bıçağı gösterdiği anda çevrede bir tane seyirci kalmaz, hele kameraman bulmak mümkün bile olmazken, İngiltere'de basın açıklaması yapacak kadar eğitimlidir cani. Oldu ya İngiltere'deki katiller basın açıklaması yapmadılar, kaçtılar ve izlerini kaybettirdiler, o zaman amacın hasıl olabilme ihtimali nedir ? Koskocaman bir sıfır. Adamlar delikanlı gibi öldürdükleri cesedin başında kalmışlar, nelere vurgu yapmışlar, öncelikle Müslüman kimliklerini ön plana çıkarmıştırlar. Sonra ülkelerinde İngilizlerin varlığından ve çıkarılan savaşlardan şikâyetçi oldular.
Bu esnada İngiliz milliyetçilerde sokaklara dökülmüştür. Doğal olarak ilk saldıracakları yerlerin başında camiler gelir. Nedense biz Hırıstiyan'lara kızdığımızda kiliselere, Yahudilere kızdığımızda sinagoglara saldırmayız buna rağmen barbar olarak adlandırılırız, demokrasinin beşiğinde camilere saldırmak medeniyetin göstergesi olarak kabul görür, bizlerse burada biz barbar değiliz, sizlerin sarayında tuvalet yokken bu kültürü bizden gördünüz veciz sözleriyle mutlu oluruz.
Amerika'da bombalı eylemin failleri anında bulunmuş, saldırganlardan biri vurularak imha edilmiş, diğer saldırgan bir gün sonra , kazayla (!) ağzından vurularak konuşma ihtimali ortadan kaldırılmıştır. Çok ciddi yapılan araştırmalar sonucunda bombacılardan bir tanesinin on gün Türkiye'de kaldığıda hemen belirlendi ve insanların kafasında soru işareti bırakıldı. Oysa İngilizler öylemi, adamlara olay anında kameraman desteği sağlamıştırlar. İkisi arasındaki fark birinde operasyonun kişiler üzerinden değil, olay üzerinden pazarlanması amaçlanmış, diğerinde ise kişiler üzerinden pazarlama yapılmıştır.
Ya Reyhanlı'da ne olmuştu sizce, eğitimsiz adamlar bombayı patlatır patlatmaz ülke siyasetinin kucağına ikinci bombayı bırakmıştırlar. Bombayı patlatıyorsunuz ardınıza bile bakmadan kaçıyorsunuz. Nedir amacınız, karmaşadan başka bir şeye neden olmadınız. Devlet büyüktür mutlaka faillerini bulacaktır. Erken bulunması da sorundur, ilk gelecek itiraz hemen nasıl buldunuz olacaktır. Devlet olayı açıklığa kavuşturana kadar ülkemde, siyasi olarak nekadar rant kazanırız düşüncesiyle, ertesi gün hata yapmış olabileceğimiz belli olur mu? Olmaz mı? diye düşünmeden siyasi bombardıman ile halkın beyni iyice bulandırılmaktadır.
Olaylar arasındaki fark, kullanma ile kullanılma durumudur. Büyük devletlerde bu bombaların patlatılması amaçları doğrultusunda olayı kullanabilmelerine yöneliktir. Mesela ikiz kulelere yapılan saldırılardan sonra Afganistan işgal edilmiş,Irak işgali başlamıştır. Bizim seviyemizdeki ülkeler içinse bu kullanılmadır. Bir bomba patlar suçluları bulunur ama iç siyasette haftalarca bu konu tartışılarak olayın arkasındaki gerçek saklanır yada olayların daha karmaşık duruma gelmesi sağlanır.