'Sağlık Kenti' olmaya aday Samsun, sağlık alanında reform niteliğinde değişiklikler yaşıyor. Bu değişime hızla ayak uyduran Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi, gerek tıbbi teknolojik yapısıyla, gerekse hastane çalışanının özel hastane zinniyeti hizmet anlayışı ile sağlık kenti olmaya aday Samsun'a yakışır örnekler sergiliyor. Hastane Başhekimi Op. Dr. Mithat Günaydın, hastanelerinde son olarak yenidoğan servisinde önemli hamleler gerçeleştirdiklerini, bu sayede yaşama ümidi çok zayıf çocukları hayata kazandırdıklarını söyledi.
Yenidoğan Servisi'nde 25 küvöz, 3 açık yatak, 3 vantilatör kapasiteli her hasta başında monitör bulunan 3. düzey yeni doğan yoğun bakım ünitesine sahip olduğunu belirten Günaydın, "Hastanemiz diğer birimlerinde olduğu gibi yeni doğan ünitesinde de modern şartlara uygun olarak hizmet sunuyor. Yeni doğan çoğu bebeklerin prematüre, düşük doğum ağırlıklı olması ve çoğu zaman ağız yoluyla beslenmesi mümkün olmadığı için ölüm oranları yüksek oluyor. Bu sıkıntıları dikkate alarak damar yoluyla yüksek protein, glikoz, yağ ve vitamin gibi elementler içeren serumların hazırlanabildiği Total Parenteral Beslenme (TPN) ünitesini hayata geçirdik. Bu ünitenin daha düşük ölçeklisi OMÜ'de bulunuyordu. Bizim kurduğumuz ünite, OMÜ'dekinin 4 katı daha gelişmişi düzeyinde. Kısaca bu ünite; 24 ilaç ile serumu el değmeden siteril şartlarda bir torba içine karıştırabilmektedir." dedi.
Türkiye'de çok az sayıda eğitim araştırma hastanesinde bulunan TPN ünitesinin Samsun'a kazandırmaktan mutlu olduğunu kaydeden Günaydın şöyle konuştu: "Damar yoluyla bu beslenme, yeni doğan uzmanı Doç. Dr. Güner Karatekin'in hazırladığı protokoller doğrultusunda bebeklere veriliyor. Bu ünite sayesinde normal şartlarda yaşama şansı düşük olan bebekleri hayata kazandırmış oluyoruz. Aynı zamanda enfeksiyon riskini azaltmış oluyoruz."
Yeni doğan uzmanı Doç. Dr. Güner Karatekin, yeni doğan dönemi insan ömrünün çok kısa bir zaman dilimini kapsamasına rağmen, insan yaşamının en hassas ve dinamik dönemi olduğunu ifade etti. TPN ünitesinde bebek için istenen verileri bilgisayara yüklediklerini, ağızdan beslenemeyen bebeklerin günlük ihtiyaçlarının bu ünite sayesinde bebeklere verildiğini kaydeden Karatekin, "Bilgisayara yanlış değerler verilmesi durumunda anında alarm veriyor. Bu şekilde hata yapma oranı sıfıra düşüyor. TPN ünitesinde çok titiz hijyen şartları uyguluyoruz. Steril ve havalandırma işlemleri günlük yapılıyor. Yaşamaz diye ümit kesilen bebekleri bu ünite sayesinde hayata kazandırmış oluyoruz." diye konuştu.