Evet Sevgili okurlarım bu gönderi Ayşe Saral arkadaşımızdan geldi.
Öncelikle 7 mayıs"ta bizimle oldukları ve bu hak mücadelemizde gösterdikleri duyarlılık için öncelikle Tekkeköy halkına ve panelistlere teşekkür ediyoruz. Bizler Çevre Meclisi olarak TEMİZ ÇEVRE HAKTIR, SAĞLIKLI YAŞAM HAKTIR sloganından yola çıkarak bugüne kadar yaptığımız basın açıklamalarında yöre halkınınTERMİK SANTRAL İSTEMİYORUZ çığlıklarını idarecilerimize duyurmaya çalıştık. Bölgede 12 bin imza topladık ve valiliğe teslim ettik. Ancak bugüne kadar kendilerinden tek bir cevap alamadık. Bölge halkının reddettiği, Samsun"un, yöremizin, hatta Türkiye"nin hiç ihtiyacı yokken; işsizliği, geçim sıkıntısını bahane ederek, zehir kusan bu santralleri inatla, yemyeşil ovanın ortasına neden kuruyorlar. Yanlış planlamayla, yapılan bu santraller herhangi bir ihtiyaçtan değil, Rant yüzünden yapılan santrallerdir. Acı olan diğer bir nokta ise öz kaynaklarımızın( örn. güneş enerjisi, örn. Rüzgar enerjisi vb.) çok büyük bir kısmının dikkate bile alınmaması, kullanılmaması ve hatta kullanılmasının düşünülmemesidir. Dolayısıyla halkın çıkarları yok sayılmakta, çevre katliamına göz yumulmaktadır. Hiçbir yasal gerekliliği yerine getirilmeden tamamlanan mobil santral bölgede geri dönülemez çevre ve halk sağlığı sorunlarına yol açmış iken, bir yenisi hangi zihniyetle yöre halkına rağmen inatla açılmaya çalışılıyor. Bilinmelidir ki gelinen nokta bıçağın kemiğe dayanma noktasıdır. Tekkeköy ve çevresinde hava kirliliğine bağlı özellikle çocuklarda ve yaşlılarda solunum yolları hastalıkları artmış, kanser vakaları hız kazanmış, insanlar hastane kapılarından ayrılamaz hale gelmişlerdir. Diğer taraftan Termik Santraller doğalgazla çalışacak denilerek sanki temiz bir yakıtmış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Oysa doğalgaz kanserojen olan Radon gazının kaynağı olarak bilinmektedir. Doğalgazın yanmasıyla Radon ürünleri atmosfere salınmaktadır. Radon türevlerinin akciğerlere depolanması vücut içi radyoaktif birikimine, dolayısıyla Akciğer kanserine yakalanma riskinin artmasına yol açmaktadır. Son olarak TEMİZ HAVA VE SAĞLIKLI YAŞAM HAKTIR diyerek mücadeleye devam edeceğimizi buradan duyurmak istiyorum. Çünkü; BİZ BU TOPRAKLARI SEVİYORUZ, BİR YERLERE GİTMEYE NİYETİMİZ YOK, ÇÜNKÜ ANILARIMIZ BURADA! ÇÜNKÜ HAYALLERİMİZ BURADA! ÇÜNKÜ GELECEĞİMİZ BURADA! Geleceğe sağlam köprüler ise geleceğine sahip çıkan, çevreye duyarlı kitlelerden oluşacaktır diyor sevgili arkadaşımız çevre meclsi üyesi Ayşe Saral. Ayşe Saral"ın bu tepkisindeki haklı söylemlerini mutlaka okuyup değerlendirmeliyiz diye düşündüm.
Sevgili anne ve baba;
Biliyorsunuz ki, Samsun halkı geçmiş günlerde mobil santral denilen faciayı yaşadı. Mobil santrallerin iki bacasından çıkan dumanlar Samsun'un havasını , suyunu , çevresini kirletti.
Doğaya verilen tahribat kolay kolay onarılmıyor. Mavi dünyamız birtakım ellerin elinde yıkıma sürükleniyor. Soluduğumuz hava kar uğruna, çıkarlar uğruna zehirleniyor, zehirlenmek isteniyor.Şimdi de kalkmış elektriğe ihtiyacımız var denilerek Samsun'a 6 adet
termik santral kurulmak isteniyor. Bunlardan ikisinin ÇED denilen raporları onaylanmış durumda. Bu santraller çalışmaya başlarsa 17 yıl boyunca bizleri zehirleyecek
Çok geç olmadan size bu mektubumuzla seslenmek istedik. Termik santrallere hayır demek istedik hep birlikte. Belki de ne değişir diye iç geçiriyorsunuz şu an. Tam da bu soruna yanıt olmak istedik aslında. Sen hayır demezsen sevgili aile, Yatağan, Afşin , Aliağa halkının
yaşadıklarını hep birlikte yaşamaya başlarız. Yeni doğanlarımız kanserli doğarlar. Çok uzağa gitmeye gerek yok Tekkeköy'de doğan bebekler astımlı olarak doğuyorlar, her iki evden birinden kanser hastası çıkıyor. Adına ekmek kapısı denilen fabrika dumanlarıyla,soluduğumuz havayı kükürt dioksit, azotmonoksitle, azotdioksit gibi adını bilmediğimiz kimyasallarla doldurdular. Sen hayır demezsen sevgili aile, dünyadan bir haber olmanı isteyenler dolduracak köşe başlarını. Doğalgazla çalışacak, temiz olacak, kirletmeyecek havayı diyecekler. Onlar termik santrallerden parayı ceplerine dolduracaklar , biz kanser merkezlerini. Çevreden yana çevreyi kurtarır gösterecekler televizyonlarda,
karanlıkta kalacağız elektrik lazım bize diyecekler, biz kara kara düşünürken elektrik faturasını, elektriğe gelen zamları... Sevgili aile sen ben o , biz "temiz çevre ve sağlıklı yaşam hakkımıza "sahip çıkmazsak ; Elektrikten kar etmek isteyenler termik santrallerin dumanlarıyla yaşadığımız toprağı ,soluduğumuz havayı, yediğimiz yiyeceği ve
içtiğimiz suyu zehirleyecekler İşte güzel ailem, kendinin, hasta olmasın zarar görmesin diye üstüne titrediğin çocuğunun , eşinin dostunun, Samsunlular' ın soluduğu hava
termik santraller kurularak zehirlenmek isteniyor. Gelin hep birlikte insanca yaşamı seçelim.
Tam da bugün Temiz Çevre ve Sağlıklı Bir Çevrede İnsanca Yaşamdan yana olanların coşkusuyla, dayanışmasıyla, yan yana gelmesine ihtiyacımız var. Bu yüzden Çevre Meclisi'nin size çağrısıdır. Televizyonları kapatıp Çocuğumuzu karımızı kocamızı
Eşimizi dostumuzu da alıp Temiz ve Sağlıklı Yaşam Hakkımız İçin
YERYÜZÜNÜ İSTEDİĞİMİZ GİBİ GÖKYÜZÜNÜ DE İSTEMEYE uçurtmalarımızı uçurmaya... Termik Santrallere Şimdi DUR! Demezsen , Ne zaman? SAMSUN ÇEVRE MECLİSİ adına sevgili arkadaşımız Nuray Erçağan"ın ieltisi de aynen bu yöndeydi. Samsun kamuoyuna bir kez daha seslenmek istiyorum buradan herkes ama herkes alternatifsiz SAMSUN ÇEVRE MECLİSİNE üye olmalı. Saygılarımla
!