Birinin gönlünü bir kere kırdın mı, sonradan yüz türlü iyilik etsen de, o bir tek kırgınlığın öcünden sakın.
İnsanlar gönül kırgınlığını asla kabul edemezler. Her ne kadar affetmiş görünseler de fırsat ellerine geçince en acımasızca intikamlarını alırlar ve asla intikam aldıklarını kabul etmez, kendilerini haklı görürler. Bu tip insanlara karşı çok dikkatli olmak gerekir. Onların ellerine asla fırsat vermemelidir. Onlara karşı devamlı kendimizi kollayıcı olmalı, eğer baş edilemiyorsa kendimiz oradan uzaklaşmalıyız.
Şu bir gerçektir ki Yeryüzünden akıl yok olsa, hiç kimse kendisine cahil demez. Herkes her zaman haklıdır. Haksız insan hiç yoktur. Herkesin kendine göre haklı sebepleri vardır. Bir insanın, yüzde doksan dokuz haksız, ama yüzde bir' lik bir haklı yanı varsa, her zaman yüzde bir, doksan dokuzdan büyüktür ki her insanında zaten yüzde bir gibi haklı sebebi vardır.
Eğer başarılı değilsek, acaba başarılı olamamazın sebepleri nelerdir diye düşündünüz mü hiç? Kişisel tutum ve davranışlarımız başarılı olmamızı büyük ölçüde etkilemiş midir? İsterseniz geriye dönük olarak kendimizi bir araştıralım. Çevremizdeki insanlar arasında nasıl bir yerimiz var? Bu kişilere karşı davranışlarımız hal ve tutumlarımızdan memnun muyuz? Bizler eğer diken ekersek,hiçbir zaman gül ağacı yetiştiremeyiz. Sadece taze genç diken elde edebiliriz. Bir taze diken elde etmekle elimize ne geçer? Öyleyse önce kendimizi değiştirmeli, hatalarımızdan dolayı özür dilemekten asla gocunmamalıyız.
Eskimiş fikirler paslanmış çivilere benzer, söküp atmak çok güçtür. Asla kabullenemediğimiz bir gerçekte, gençlere güvenilmemesi, onlara yeterli imkan ve zaman verilmemesidir. Nankör insanlar olmayacağız. Kendimize yeterli imkanlar sağlayıp, çalışanlarımızın yetecek kadar ihtiyaçlarını karşılamamız gerekiyor. Hiçbir zaman sabit görüşlü olmadan yeniliklere açık olmalıyız. Daha önceden yanlış öğrenilen Ya da yetersiz öğrenilen fikirlerimize takılıp kalmadan devamlı kendimizi geliştirmenin yollarını aramalıyız.
Her insanın değişik sorunları olabilir. Bu sorunlar kılıç gibidir. Bıçak kısmından tutarsanız mutlaka elinizi kesersiniz. Ama sapından tutup sorunu halletmeye çalışırsanız, size hizmet eder. İnsanlar arasında sorunu halletmek için bıçağından tutup halletmeye çalışanlar genellikle çoğunluktadır. Bunun acısını da çekerler. Herkes aslında farklı konularda cahildir. Bunu hepimizin kabul etmesi gerekir.
Bizler, bizi zehirlemek isteyen yılanın peşinden koşmamalıyız. Yoksa canımızdan oluruz. Aksine bizi ısırırsa nasıl tedavi olurum diye tedavimizi ısırmadan önce düşünmeliyiz.
Gelecek yazımızda size Oyuncak İnsanlar dan bahsetmek istiyorum. Güzel bir hafta diliyorum.
Olumsuz kişisel tutumlar
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.