OLUP BİTENLERİN PERDE ARKASINI KONUŞALIM!..
Her zaman söylemişimdir. Bu şehirde iş yapmak, ayakta durmak, dürüst olmak o kadar zordur ki anlatamam. İş yapacaksanız şehirdeki egemen güçlerin rızasını almak zorundasınız. Siyaset yapacaksanız, siyaset ağalarının ötelerini berilerini yalamak zorundasınız. Dürüst davranıp her şeyin doğrusunu savunmaya kalkarsanız da başınıza gelmedik sıkıntı kalmaz. Ne demek istediğimi şimdi vereceğim bazı örneklerle daha rahat anlatma fırsatım olacak. Malumunuz eski Bakır ve Azot Fabrikaları özelleştikten sonra, oradaki alanlara büyük ölçekli işletmeler kuruldu. Bu işletmelerin kuruluş aşamasında, bazı sorunları olmuş ama bir çoğu sıkıntısını çözmüştür. Özelleştirilen bu alanın bir kısmını da Tekfen Grubu’na bağlı Toros Gübre satın almış ve yüzlerce insanı istihdam etmeye başlamıştır. Ancak Toros Gübre’nin, silaj alanı olarak adlandırılan, kullandığı malzemenin posasını koyduğu alanın arsa sınırları Yeşilyurt Demir Çelik’in izabe tesislerinin bulunduğu yere kadar girmekteydi. Benim de Belediye de olduğum dönemde o konuya çözüm getirmek için bir hayli çaba sarf etmiş olmamıza rağmen, Yeşilyurt’un kullanmakta olduğu alanın bir kısmı, Toros Gübrenin tapulu malı olması nedeniyle, Toros Gübre’nin onayı olmadan konuya çözüm getirmek mümkün olmuyordu.
İki firmanın kendi aralarında çözmeleri gereken bu konuyu, Yeşilyurt firması kendisine yakın olan siyasetçileri devreye koymak suretiyle halletmek isteyince, olay daha da zorlaşıyordu. Zira bu iş iki firmanın özel işiydi. Yeşilyurt firması izabe tesisini yaparken Toros Gübre’ye ait arsaya girmişti, bu işi çözmekle de kendisi mükellefti ama siyasi gücü olunca işi siyasetçilere yaptırmak isteyince olay daha da karıştı. Yeşilyurt firması Toros Gübre’ye ait yapılması gereken imar planlarını, Vezir Hazretleri’ni kullanmak suretiyle Büyükşehir Belediye'sinden geçirtmeyince, Toros Gübre bu kez Hayati Tekin’in Başkanlığı döneminde, Tekkeköy Belediye'sinden planları geçirdi ama yine Büyükşehir'den geçmedi. Bunun üzerine Toros Gübre konuyu yerelde çözemeyeceğini anladı ve konuyu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na taşıdı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı konuyu inceledikten sonra, yetkisini kullanarak Toros Gübre’nin imar planlarını onayladı.
Olayın geldiği noktanın ardından, konuyu kendisi çözmesi gereken Yeşilyurt firmasının Patronu, Vezir Hazretleri’ni de yanına alarak, Toros Gübre yetkilileri ile görüşmeye gitti. Ancak Toros Gübre yetkilileri, Vezir Hazretleri’nin Şehrin tümünün Şehremini olması gerekirken, bir firmadan yana tavır koymak suretiyle taraf olduğunu belirtip, bu iki zat Ofislerine kadar gitmiş olmalarına rağmen, sadece Yeşilyurt firmasının yetkilisi ile görüşeceğini, Vezir Hazretleri’nin tarafsız kalması gerektiği halde, tarafsız kalmadığı için onu görüşmeye almayacaklarını belirtmeleri üzerine, iki zat-ı muhterem de görüşmeye katılmadan dönüp geliyorlar. Bu duruma çok sinirlenen Vezir Hazretleri ne yapıp ne edip Tekkeköy Belediye'sini almayı kafasına koyuyor ve seçimde de Bunun gerçekleşmesi için canla başla çalıştı. Konjonktür de buna müsait olunca, AK Partili Hasan Togar seçimi kazandı.
Hasan Togar insan olarak çok beyefendi, çok dürüst ve çok da sevecen bir insan ancak Vezir Hazretleri ile Kayınçoma da, ‘yok’ deme şansı yok. Dün inceleme fırsatı bulduğum önümüzdeki hafta yapılacak olan Büyükşehir Meclisi'ne gelen evraklarda, Toros Gübre ile ilgili de bazı maddelerin olduğunu görünce, bir hayli canım sıkıldı. Toros Gübre’den kimseyi ne tanırım, ne bilirim ne de görüştüm. Ancak adamlar yaklaşık ikiyüz kişinin üzerinde insana ekmek veriyorlar. Bu insanların önünü kesmeye çalışmanın ne anlamı var, anlamış değilim. Yeşilyurt Şirketler Grubu, siyasetçilere istediğini yaptırabilir ki, zaten yaptırıyor. Limanı büyütmek amacıyla yapacağı deniz dolgusu ile ilgili evrakı da yine önümüzdeki Meclisin gündeminde. Ama bu yapılanın ticari etikle uzaktan yakından ilgisi olmadığını da buradan açıklamakta yarar görüyorum. Büyükşehir Belediye Meclisi son altı yedi yıl içerisinde benim bildiğim 10’un üzerinde özel karar geçirdi bu şirket için. Tâ 2005’li yıllardan itibaren kimsenin yapmaya cesaret edemediği, Atakum’daki AVM’nin yeşil alandan çıkarılmasından tutun da orada üç dört kez plan değişikliğine gidilmesine bu fakir dahi imza atmıştır. Yetmedi.. Tekkeköy’deki Haddehanelerinin büyütülmesi için yol kaldırıldı, yol onlara tahsis edildi. Yine yetmedi.. Yaptıkları Elektrik Santrali için tüm imar planları Büyükşehir Meclis’inden geçti. Yine yetmedi.. Limanı yaptılar bitirdiler, ardından imar planları yapıldı. Şimdi de büyütülmesi için plan tadilatı yapılıyor.
Sorarım size; Toros Gübre firması ile Yeşilyurt Firması’nın birbirinden farkı nedir? İkisi de bu ülkeye vergi vermiyor mu? İkisi de işçi çalıştırıp, istihdam sağlamıyor mu? İkisi de hayır hasenat yapmıyor mu? Bildiğim kadarı ile Toros Gübre, Tekkeköy civarında bir okul inşaa etti bitirdi. Firmalardan birisi Kayınçoma yakın olunca, ona her türlü imkân sağlanırken, diğeri haklı olmasına rağmen yaptığı işlerin önü kesilmeye çalışılıyor ise, hak ve adalet bunun neresinde. Şahsen kimseye düşman değilim ama bir şeyi yaparken biraz insaflı, biraz da vicdanlı davranmaz isek, karşımızdakilere zulüm etmiş oluruz. Sözlerime son verirken önümüzdeki yazılarda, siyasette olup biten bazı gelişmeleri, sizlerle paylaşacağımı belirtmek istiyorum. Kalın sağlıcakla.