Omega-3 mucizesi

Sağlıklı ve uzun bir yaşam için yağlara ve genç kalmak için de yağ asitlerine vücudumuzun ihtiyacı bulunmaktadır. İnsan vücudu çoklu doymamış yağ asitlerinin sentezini yapamadığından beslenmeyle alınması gerekmektedir.

Yapılan araştırmalara göre eskimoların kalp hastalıklarına daha az yakalanma nedenlerinin balık tüketimlerinin çok olmasına bağlanmaktadır bu durum da omega-3 yağ asitlerinin önemini birkez daha ortaya çıkarmıştır.

Omega-3 nedir?
Omega-3 vücudumuz tarafından yapılamayan ve dışarıdan yiyeceklerle alınması gereken doymamış yağ asitlerinden biridir ve kendi içerisinde de EPA ve DHA olarak ikiye ayrılmaktadır.

Omega-3 hangi besinlerde bulunmaktadır?
Omega-3, bir diğer ismiyle alfa linolenik asit, yağlı balıklarda, ceviz, badem, soya filizi, kuru fasulye, soya fasulyesi, nohut, keten tohumu ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunmaktadır.

Omega-3 yağ asitlerini hangi yaş grubu almalıdır?
Vücudumuzun omega-3 yağ asidine ihtiyacı daha anne karnında iken başlar, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve yaşlılıkta da ihtiyacı devam eder. Diyetisyen Özlem Sert Aydın

Omega-3 yağ asitlerinin vücudumuza faydaları nelerdir?
Başlıca faydası vücudun enerji üretimine katkıda bulunmasıdır. Bu nedenle omega-3'ten zengin bir beslenme programı yorgunluğu gidermekte, kavrama gücünü ve hareket kabiliyetini artırmakta, kalp, şeker, tansiyon, artrit, migren ağrıları, cilt problemlerine iyi gelmektedir. Anne sütü doğal bir Omega-3 kaynağı olduğu için ilk 6 ay sadece anne sütüyle beslenmenin önemini bir kez vurgulamakta fayda var.

Kalp hastalıklarında; Omega-3 kötü kolesterolü (LDL) düşürüp, iyi kolesterolü(HDL) artırmaktadır. Vücudumuzda yağın depo formu olan trigliserit seviyesini de düşürerek kalp ve damar sağlığını korumaktadır. Bu özelliğini kanın pıhtılaşmasını önleyerek akışkanlığını sağlamasındandır. Kanın yoğunlaşması damarların daralmasına buda kalp, böbrekler ,beyin başta olmak üzere vücuttaki pek çok organların fonksiyonlarını yitirmelerine neden olmaktadır.

Kanserde; Vücudumuz gün içerisinde birçok mikroorganizmanın saldırısına uğrar ve burada bağışıklık sistemi dediğimiz koruyucu bir sistem devreye girmektedir. Kötü huylu hücreleri ve mikroorganizmaları baskı altında tutabilmek ve yok edebilmek için bağışıklık sistemi omega-3 yağ asidinden güç almaktadır. Göğüs, prostat ve kolon kanseri başta olmak üzere pek çok kanser türünde omega-3'ün yararlı olduğu bilinmektedir.

Diyabette; Insülin kan şekerimizi dengeleyen bir hormondur, diyabette ise yetersiz salgılanmaktadır. Omega-3, insülinin yararlılığını artırarak ve tip II diyabette bulguları azaltmaktadır.

Zeka gelişiminde; Balığın özellikle çocuklarda zekayı geliştirici özelliğininin vurgulanması beynimizdeki yağın ana bileşiminin omega-3 yağ asitleri içeren DHA dandır. Düzenli olarak omega-3'den zengin besinler tüketenlerde beyin yaşlanması daha da yavaşlamaktadır. Bunun yanı sıra Alzheimer, depresyon ve şizofreni gibi rahatsızlıklarda da belirtileri önlediği bilinmektedir.

Omega-3 içeren yiyecekleri ne sıklıkla tüketmeliyiz?

Haftada en az 2 kez buğulama veya ızgara olarak balık yiyin.
Her gün 10-15 adet ceviz, badem yiyin.
Her gün 1 tabak yeşil yapraklı sebze yemeği veya salata tüketin.
Yoğurt veya salatanızın içerisine 1 yemek kaşığı kadar keten tohumu serpin.
Haftada en az 2 kez kurubaklagil tüketin.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

SAĞLIK Haberleri