Ortak nokta
Birinci ve ikinci dünya savaşlarına bakın, hiç bir İslâm devleti ön planda yada söz sahibi değildir. Müslümanlar bu savaşlarda piyon olarak kullanılmıştır. İngiliz bayrağı altında başka bir Müslüman devlete karşı savaştırılmıştırlar. Çanakkale savaşlarına bakıldığında Müslüman devletlerden sağlanan binlerce askerle oluşturulan savaş gücü yine bir başka Müslümanla savaştırılarak o insanlar piyon olarak kullanılmıştır. Amaçları doğrultusunda bu devletler kullanılırken, Müslüman devletler ya işgal edilmekte, yada sömürgeleştirilerek kanı emperyalist devletlerce emilmekte idi. İki dünya savaşı Pazar arayışı , sömürgelerin paylaşımı gibi bir çok nedenden dolayı yapılırken, hiçbir İslam devletinin dünya üzerinde söz sahibi olmadığını görmekteyiz.
Birleşmiş milletler topluluğu kurulduğunda dünya üzerinde ki güce göre yapılanma yapılırken, yine İslam ülkeleri bu yapılanma içerisinde söz sahibi olamamıştır. Doğal olarak İslam çoğrafyasında veya Müslümanların olduğu bir toplumda, o halk ezilir veya katledilirken, Birleşmiş Milletler çok sonradan bir kınama ,eğer ses getiren bir olaysa birkaç açıklama ile olayı geçiştirir, yıkımlar gerçekleştirildikten sonra bölgeye gidilir.
Dikkat edin İslam çoğrafyasında veya Afrika'da gelişen olaylarda genelde ikinci planda kalır bu yapılanma. Eğer bu bölgede ki olumsuzluk gün yüzüne çıkartılacak sa ve emperyalizm oradan nemalanacak sa Birleşmiş milletler orada mutlaka yerini alır.
Bu yapılanma değişmeyeceğine göre ve gelecek yüz yıl içerisinde planlanan bir 3. Dünya savaşı başladığında , o savaş kimler arasında olacak sizce. Tabi ki Müslüman toplumlar ile Karşıtları arasında gelişecektir olaylar,
Peki böylesi bir dinler savaşında, Müslüman toplumlar ortak bir noktada buluşup bir güç olabilecekler mi ? kesinlikle hayır. Sistem buna izin vermez, bu yapılanmanın önüne geçecek her türlü önlem alınmış hatta üç İslam devletinin gücüne göre bir araya gelmemesi için yeterince sorunlar yumağı oluşturulmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu dağılırken, bünyesinden ayrılan bütün Arap devletleri ile kanlı bıçaklı olması sağlanmıştır. İzlenen kara propaganda o kadar etkili oldu ki, ülkemizde köpeklere Arap adı verile bildi. Günümüz de Arap toplumları bizim için olumsuz örnek olarak gösterilmekte ve yakın zaman kadar bunların ülkemizde gelip ticaret yapmaları veya tatil yapmaları bile gazete manşetlerinden olumsuz haberleriyle düşmemekte idi.
Ülkemizin sınırları İngiliz ve Fransız ortak anlaşması ile çizilmiştir, imkansız ve kontrolsüz sınır hattı, karşılıklı akrabaların bölünmesi, mezhepsel karşıtlıklar, komşu devletlerde aynı azınlıkların, aynı bölgede sadece sınırlar ile ayrılması belli bir sistemin bize sunduğu dayatmadır. Sadece komşu İran, Irak ve Suriye'ye bakın, her an kullanılmak üzeri bir Kürt meselesi ortaya atılmış bombadır.
Aynı sistem tüm İslam devletleri için geçerlidir. Hepsinin arasında tarihsel düşmanlıklar, mezhepsel ayrılıklar, ırksal sorunlar yaratılmış, bu sorunlar sürekli olarak kaşınmış ve birbirlerine düşman gözüyle baktırılmıştır. Yakın tarihte çevremizde gelişen olaylara bir göz atın, Suriye ve Mısır'daki gelişmelere bakıldığında aynı karar üzerinde ülkelerin anlaşamadığını, onların çevresinde gelişen bu olumsuzluğa çok uzak diyardaki devletlerin müdahil olması umarım açıklayıcı bir örnek teşkil eder sizin için.
Yarın bir dünya savaşı çıktığında, lider bir ülke çevresinde bu devletler toplanamazsalar, parça halinde ki güçlerin sırayla etkisizleştirildiğinde, İslam toplumları dünya üzerinde sömürge olmaktan kurtulabilecekmidir sizce. Yada savaş sonrasında dünya üzerinde nasıl bir yapılanma oluşur.
Böylesi bir sonu yaşamak adına sizce ortak nokta ne olabilir birleştiricilik adına.