OYUNA GELMEYECEĞİZ

Bayram Ocak

Tarihimiz geleceğimiz için iyi bir ışıktır, inancımız vatan olduktan sonra bileğimizin bükülemeyeceğini herkes görmüş ve biliyordur. Tüm olumsuzluklar ,yokluklar içerisinden bile rahatça çıktığımız ve yeniden bir öncekinden daha güçlü olarak geldiğimiz bilinmektedir. Bu gücün kaynağı Gençliğe Hitabe de çok güzel belirtilmiştir “ Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asıl kanda mevcuttur”.

Bu topraklar bu millet  bir çok  badireyi   azmi ve inancı ile  atlatmıştır. Bu mücadelelerde mutlak suretle zincirin zayıf halkaları olmuştur. Halk o zayıf halkaları  bir arada tutmayı çok iyi bilmiştir.

Osmanlı imparatorluğunun son döneminde  İttihat ve Terakkicilerin müttefik olarak  seçimi Almanlardan yana kullanmıştılar, bu sayede Almanlar ülke içerisine nüfuz etmiştir. İstihbarat sistemi bile onların sistemine çevrilmeye çalışılmıştır, bunun içinde Alman'yadan getirilen  eğitmenler ülke içerisinde faaliyet göstermiştir.

1 Dünya Savaşı'nın bitiminden sonra, İngiltere’nin  ülke üzerindeki etkisi artmaya başlıyor. Yine bu dönem İstihbaratın merkezinin Londra'da olması konu için yeterli bir açıklamadır.

1940'lar dan sonra Amerika'nın ağırlığı ülke üzerinde hissedilmeye başlanıyor.

9 Nisan 1946'da Amerika, Türkiye'ye 500 milyon dolar borç verdi. Amerika Birleşik Devletleri başkanı Harry Truman 12 Mart 1947'de kongre  konuşmasında Rus tehdidine karşı Türkiye ve Yunanistan ekonomik ve askeri yardım yapılması önerisinin kabulü ve 4 Temmuz 1948 Marshall Planı bu politikaların değişimin yansımasıdır.

Eş zamanlı olarak askeri ilişkiler geliştirildi . Genelkurmay Başkanlığındaki heyet 5 Ekim 1947 günü Amerika'ya gitti. İlk  kez bir Genelkurmay Başkanı Amerika'yı ziyaret ediyordu. Askeri ve ekonomik yardımdan sonra tüm devlet içi etkinliklerde Amerika'nın ağırlığı hissedilmeye  başlamıştır.

Ülkenin ekonomisi ve savunma sanayisi bağımlı hale getirildikten sonra o ülkenin bağımsızlığından söz edilmesi pek mantıklı bir görüntü sergilemiyor.

Amerika ile yapılan tüm anlaşmalar  bir devlet politikasıdır ,bu gelişmeler İsmet  İnönü zamanında başladı ,Adnan Menderes zamanında devam etti. Ülken'in kılcal damarlarına kadar bunlar girmiştir  . Şimdi Kurtuluş zamanı

Her şeyiyle ülkenin içinden giren Amerika ,terörle mücadele ederken istenilen silahları vermemiş , bunun karşılığında biz isteyip parasıyla alamadığımız silahları kendimiz ürettik. Bunu yapabilecek güçte isek geleceğimiz aydınlıktır.

Ülkenin hava savunma sistemi için Amerika'dan istenilen Patriot füze sistemi verilmemiş, bunun üzerine S-400 üzerinden Rusya ile anlaşma yapılması, Amerika tarafından olumsuz görüldüğü için önümüzdeki günlerde yaşanacak olan gelişmelerde bir sürü olumsuzluk karşımıza çıkacaktır.

Bu dönemde hazırlanacak olan propagandalara alet olmamak ,Önce Vatan demek ,yapılacak en doğru işlerden bir tanesidir .Unutulmasın ki Venezuela gibi bir yerde ,ülkenin başında %67 oy oranı ile seçilmiş başkan varken,  muhalif bir başkanının Amerika tarafından öne çıkarılması kuralsız bir tavırdır. Yarın aynı tavrı bize karşıda denilecektir.

Iraklıların Saddam’a karşı oluşları, savaş sonrasında Saddam'ı aramaya başlamaları bize örnek olmalıdır. 

Vermedikleri hava savunma sisteminin neden verilmediği iyi analiz edilmeli, bunun yanı sıra  S-400 alımına neden karşı oldukları iyi değerlendirilmelidir.

Bundan sonra  ülkemizde  oluşacak olan gelişmelerde ,domates 15 lira ,dolar 10 lira oldu diye harekete geçirilirse, halkın, devletin yanında olması gerekiyor. Çünkü domates ,dolar vitrinde ki  basit olaydır, arkasından daha büyük meseleler gelecektir mutlaka.

Oynanacak oyuna düşülmemesi için yeterli tecrübemiz var. Hem tarihimizde, hem de çevremizde gelişen olaylardan ders çıkartmış olmamız gerekmektedir.

Unutulmamalıdır ki bu ülke yokluklar içerisinde mücadele ederek bu günlere geldi. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.