Adı üzerinde özel hastane, seçip seçmemek senin elinde ama hasbelkader bir şekilde buradan hizmet alma zorunluluğumuz oluştu. Bizi de şartlar buraya yönlendirdi, rahatsız çocuğumuzun tedavi suresi 2. Yılına girdi. 2 yıldır belli periyotlarla buraya gidiliyor, muayene , tahlil, sonucunda belirlenen tutar ile hizmetin karşılığını ödüyorsunuz.
Anlatacağım konuda özel hastanenin adını belirtmeyeceğim, yalnız takip edilen sırada özel hastanenin konumu belli olursa bu da benim dışımda yapacak olduğum bir şey yok. Hasta olan çocuğumuzun bir ilacı yurt dışından geliyor. Bu ilacı yazılabilmesi için konunun uzmanı doktorun reçete yazması gerekiyor.
Daha önce aynı olaydı başımızdan geçti için doğal olarak ilk müracaatınız devlet hastanesi ne oluyor. Devlet hastanesinde Çocuk Hastalıkları bölümünde ilaç yazdıracağınızı söyleyip Çocuk Nöroloji bölümüne sevk alıyorsunuz. Çocuk Nörolojisi bölüme gittiğimizde aldığımız cevap “Doktor Bey görevden ayrıldı” . Bunu söyleyen kişiye “ Ne yapmam gerekiyor” diye soruyorsunuz elleri yana açılıyor.
Bir umut diyerek Gazi Devlet Hasta hanesin de aynı adlı bölüme gidiyorsunuz .Burası da çocuklar için bu ilacı yazamıyor, Araştırma Hastanesi’ne gidiyorsunuz, aynı cevabı alıyorsunuz. Doğal olarak şartlar sizi nereye yönlendiriyor, diğer ilçeye geçip, tedavi gördüğünüz özel hastaneye .
İlgili birime gittiğiniz de, durumunuz anlatıyorsunuz “ Giriş yapacağız “ deniyor. “ Peki yapın” diyorsunuz, karşınıza 75 TL’lik bir hesap çıkarıyorlar. “Sizin hastanız, ilacı siz yazdınız” diyorsunuz, o meşhur kelime “ Prosedür böyle”
Oradan ayrılarak hastanenin başhekimliğine gitmek istiyorsunuz, çünkü başka bir birime gittiğiniz zaman aynı kelimeleri duyacaksınız. Bir umut diyerek hastanenin sekizinci katında güzel donatılmış bölüme giriyorsunuz.
Sizi karşılayan görevli sorunun ne olduğunu soruyor, durumu anlatıyorsunuz o da sizi giriş katında ki birime yönlendiriyor. Ben burada çözebilirim dediğiniz konu için o katta kimseyi rahatsız etmeden giriş katına iniyorsunuz. Yalnız anlıyorsunuz ki o kat çok özel bir kat ve siz o kattaki bir insanla görüşemez siniz.
Giriş katında söylenen birime gidiyorsunuz, mükemmel bir karşılama, derdinizi anlatıyorsunuz, size çıkarıp bir madde gösteriyor, buna istinaden deniyor. Siz içinizden diyorsunuz ki, ben bunun böyle olacağını biliyordum, o maddenin hemen yanına (TEDAVİSİ DEVAM EDEN HASTALAR HARİÇ) ibaresi konulsa ne olurdu ? Belki o ulaşamadığınız en üst kattaki insan, derdimizi anlar ya da kendimi ona daha iyi ifade edebilirdim diye düşünüyorsunuz ama orası ulaşılmaz bir kat.
Hiçbir şey çözümleyemeden ilgili birime gidiyorsunuz, önünüze 2 sayfadan oluşan bir sürü maddesi olan kağıt konuluyor.” Ad ,soyadı yazıp imzalayın” Her şeyde karşımıza çıkan prosedür burada neden işlemiyor, benim yanımda hasta yok muayene de olmuyorum, bir ilaç yazdıracağım senin bu kağıdını imzalamak zorunda mıyım .” Beyefendi prosedür” böyle.
Kağıdın her iki sayfasına da ,tüm kağıdı kaplayacak şekilde bir imza ve ad soyad yazıyorsunuz. Bunun anlamı nereye gelir bilmiyorum ama belki sesini duyarlar ,bu adam neden böyle bir imza attı derler diye kendinizi avutuyorsunuz.
Ne hikmetse ,sosyal medyada bunu paylaşınca, aynı hastanenin destek birimi anında mesaj gönderiyor.” Şikayetiniz ile ilgili detayları ,hizmet aldığınız hastane, bölüm adını, adınızı ve soyadınızı telefon numarası ile birlikte bize yazar mısınız?” Aziz sosyal medya sen nelere kadirsin.
Hipokrat yemini ne bakıyorsun ,5 yüzyılda yazılmış bir yemin ,orada özel hastane ile ilgili bir bölüm yok. Bu duyulur diye ben ekleyeyim oraya “ Sevgili özel hastane, her şey para demek değildir .Tedavisi devam eden hastadan ilaç yazmak için para almak çok etik bir olay değildir.”