PARAN VARSA AYIBIN YOKTUR

Adnan Bahadır

Efendimiz “İnandığınız gibi yaşamaz iseniz yaşadığınız gibi inanırsınız.” buyurmaktadır. Bu hadisi şerif günümüz toplumunun yüzde doksanlık kesimini anlatmaktadır. Günümüzde öyle enteresan bir durum var ki anlatması çok zor. Şayet ekonomik gücünüz varsa asla ayıbınız yoktur. Ne yaparsanız yapın bir kılıfı bulunur hale geldik. Zengin zina yapsa çapkınlık olur ama fakir yapsa zina olur. Zengin kanunsuzluk yapsa peşinden ya kanunla düzeltilir veya örtbas edilir. Fakirin arabası asfaltta zor gider, zenginin arabası dağda bayırda engel tanımaz. Son zamanlarda dikkat ettiyseniz zenginlerin en çok şikâyet ettikleri şeylerin başında yatırımcının önünün kesilmesi sloganı vardır. Bu sloganın arka planında yatan şey nedir bilir misiniz? Zengin her türlü kanunsuzluğu yapacak, yetkililer de onların kanunsuzluklarını kanunlu hale getirecekler. Böylece yatırımcının önü açılmış olacak. Bu şehrin önde gelen zenginlerine bir bakın; yaptıkları yatırımların tamamına yakını bu minvalde yapılmıştır. Ya kanunun verdiği bazı özel haklardan yararlanmışlardır ya kanunsuz başladıkları yatırımlar kanunlu hale getirilmiştir ya da kanunun verdiği haklar üç beş kat artırılarak önleri açılmıştır.

Dilerseniz birkaç örnekle açıklayayım. Bundan on beş yıl önce Atakum’da yapılan bir AVM önce yeşil alan olarak kamudan satın alındı, ardından bir gece yarısı operasyonu ile üzerindeki ağaçlar kesildi. Yeşil alandan çıkarılarak imarlı hale getirildi, üzerinde AVM yapılmaya başlandı. Ruhsatlı olan alan yetmeyince sürekli imar planlarında değişiklikler yapılarak inşaat hakları artırıldı. Sonra da önünde kendisinin olmayan yol kendisine verilerek AVM yapılmış oldu. Aynı yatırımcılar bu kez liman yapmak istediler, limanla ilgili tüm işlemler dönemin milletvekillerinin ve bakanının desteği sayesinde sağlandı. Ardından sürekli saha genişlemelerinden tutun da pek çok haklar sağlanarak yatırımın önü açıldı. Yatırımcının asıl mesleği olan haddehane işinde benim de mecliste bulunduğum dönemde pek çok imar değişiklikleri yapılarak yollar imara çevrilerek fabrikalarını büyütme imkânı verildi ve yatırımın önünü açmak adına adamlara her türlü destek sağlandı. Yatırımcı bu kez doğal gaz çevirim santrali yapmaya karar vermiş, Vezir Hazretleri her türlü imar değişikliğinin önünü açmış, işletmenin yüksek gerilim elektrik hatlarının geçtiği güzergâh vatandaşın özel mülkiyetinde olan arazilerinden geçirilmek suretiyle pek çok insan mağdur olmuş ve maliyet düşsün diye patrondan yana imar planları yapılmıştır.

Bu yatırımcıların bir kısmı bu işleri yaparken yapacakları yatırımlardan bu tür desteklemeler sayesinde elde ettikleri menfaatin yüzde onunu dahi teşkil etmeyen tutarlarda okul, cami gibi hayır hasenat işleri yaparak toplumun gazı alınarak kahraman ilan edilirler. Hatta bazı belediye başkanları onları anlatmakla bitiremez, zaman zaman rüyalarına dahi girerler, uyandıklarında rüyalarını anlatmaktan da geriye kalmazlar. Bu iş adamlarının bir kısmı AK Parti’de faal görevler de almışlar, bir kısmı da kongre listelerinin kıyısında köşesinde yer almışlardır. Ama her ne hikmetse AK Parti’nin kan kaybettiği şu günlerde şehre gelen CHP genel başkanına plaket vermekten ve işçileriyle beraber yemek yiyip resim çektirmekten de geriye kalmamışlar ama Allah kulu da çıkıp arkadaş sizin yaptığınız ne siyasi etiğe sığar ne de geçmişte söylediklerinizle örtüşür diyememiştir. Biz bu tür insanları azıcık eleştirince gelene geçene bunu anlatıp bizden şikâyet etmekten de geriye kalmazlar. Oysaki bizim bildiğimiz doğruları yazmaktan geriye kalmayacağımızı bu şehirde herkes bilir. Ölen bazı iş adamları ile ilgili abartılı methiyeler yapanları görünce bari kümbet yaptıralım da taa bilmem nerelere gitme gereği duymasınlar diye yazınca da rahatsızlık duyarlar. Cenazelerine katılımlarla ilgili yazdıklarımızdan ötürü duydukları rahatsızlıkları da önlerine gelene anlatmaktan geriye de kalmazlar. Onlara göre bu dünyada medhü senaya layık olan kişi ahirette de medhü senaya layık olduğundan kimsenin eleştirmesine tahammül edemezler. Karakter ne parayla, ne makamla ne de servetle kazanılan bir şey değildir. İsterseniz dini ilimleri talim edin, isterseniz fenni ilimleri talim edin, isterseniz de ordinaryüs olun haktan değil de güçten yana olursanız hiçbir şey ifade etmez. Haklıdan yana olmak adamların işidir, güçlüden yana olmak da adam olmayanların işidir.

Allah’a binlerce kez şükürler olsun ki bu tür insanlara hiç eyvallah etmedik. Rabbim de eyvallah ettirmesin, onlar üç kuruş paraları var diye kendilerini ilah zanneden zavallılardır. Üç kuruşluk hayır yapacağız diye devletin amirini, memurunu yanlarına getirtip basına poz vermekten zevk alan bu tür insanlar toplumun onlar hakkında ne düşündüğünü bilselerdi asla öyle davranmazlardı. İyilik, hayır hasenat Allah’ın rızasını kazanmak için yapılır gösteriş için yapılmaz. Bugünkü toplumda paran varsa ayıbın yoktur kuralı geçerli olabilir ama geçmişte bu kurala uyanların akıbetlerinin ne olduğu da ortada. Allah bu tür insanlardan uzak kılsın, onların hayır hasenatları da onların olsun diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (10)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.