PARK

Sedat Yılmaz

Sosyal yaşam alanımızda epeyce bir yer tutar aslında parklar .

Park deyimi ta çocukluğumuzda girer hayatımıza içinde yaşanır.

adeta çocuk dünyayı tanır kaydırakta kayar salıncağında sallanır

. tanışır aslında kendi dünyasında başka çocuklarla o sadece kendisini bilirdi

yanlızdı çevresindeki herkes büyüğüydü babasıydı, annesiydi ,dedesiydi

, ninesiydi, abisiydi, ablasıydı taki park deyimi hayatına girinceye kadar .

Çünkü orada kendisi gibi düşünen kendisi gibi oynayan kendi dünyasında akranları vardı

park deyimi daha çocukluğumuzda girer yaşam alanımıza sosyalleşiriz,

orada başlarız büyümeye paylaşmaya ,birlikte yaşamaya aynı salıncakta sırayla sallanılır aynı kaykayda ardarda kayılır adı parktı ancak çocuğu unutmadan çocuk parkıydı adı .

Büyüdük geliştik okullu olduk çocuk parkı küçük gelir oldu artık ilkokulluyduk.

ortaokullu olduk lisede gençtik üniversite daha büyük büyüyorduk büyüdükçe de mahalle arası çocuk parkları küçük geliyordu bize daha geniş alanlar lazımdı ilkokul bahçesi biraz daha büyük orta okul alanı biraz daha geniş lisede hentbol, basketbol, voleybol, futbolla spor yapar olduk toplantı salonu ,tiyatro salonu ,paneller konferanslar derken daha geniş daha yaşanılır daha ferah yeşil alanlarla doğayla bütünleşmek için daha boş alanlara ihtiyaç oldu oldu da ne oldu imarı y oktu proje yoktu arka arkaya yan yana dizdik apartmanları daracık yollar olmayan kaldırımlar otoparksız binalar.

Bakın yine parka geldik yalnız canlıya değil cansız arabaya da park lazımmış onun adı da otoparkmış .

Aslında buraya kadar kendimizce bir nostalji yaptık çocukluğa indik gençleştik büyüdük ancak büyüdüğümüzü düşünürken birde baktık ki içinde yaşadığımız mahalleyi ilçeyi kendi ellerimizle yaşanılmaz kılmışız .

Çocuk parksız yeşil alansız, otoparksız ,semt pazarsız ,sosyal alansız mahalle olur mu yaşamı güzel kılan alanlardır bu parklar ,alanlar .

Büyüsek te bizim oynadığımız parkta geleceğimiz oynayacaktı torunlarımız otopark ta ihtiyaçtı oto da bir sosyal yaşam ancak mahalle arsında parkı yok yollar daracık kaldırımlar iptal.

Mahalle arası komple otoparktı tek şerit geçtin geçtin .

Yok mahalle arsında yan yana geçebilecek kaldırım .

Aslında hep şikayet ettik çözüm aramadık bir şeyler söyleyene de inanmadık

Yalan dedik güvenmedik kendi ellerimizle kendi çevremizi kendimiz talan ettik.

Şimdi soruyoruz hani nerede yeşil alan hani nerede park.

Şu yaptı bu yaptı hiç kimse sorumluluk almadı .

İmardaki otoparkı otopark yerlerini sat projedeki otoparkı tadilat değişikliğiyle meskene çevir.

Ben senin yerine yaparım de hani nerede otopark , yeşil alan semt pazarı kültür salonu

Aslında daha çocuk parkında görülür yanlızlaşma paylaşmama .

Çocuktur salıncakta sallanır anne ,baba , teyze ,hala ,amca ,dayı , nine dede fark etmez.

Çocuğun yanındadır sallanır sallanır oynar da oynar .

Başka çocukta ağlar öbür tarafta bende oynayacağım diye .müsade ister.

Çocuk bana ne der velisi ise istemiyor ne yapabilirim ağlayan çocuk ağlarda ağlar .

Oynayamamıştır çünkü hakkını alamamıştır parktan oyuncaklardan .

Veli çaresiz homurdanır bir şeyde diyemez çok ta öfkelenirse ağlayan çocuğu azarlar .

Çünkü veli de çaresizdir oynayan oynar oynar da zıplar doya doya yaşar .

Ağlayan çocuk ağlar parkta oynayamamıştır mahalle arası asfalt otopark .

Ses gürültü çoktur komşu teyze hasta komşu amca yaşlı .

Her şeye rağmen güzelmi hayat yaşam güzel, güzel boş ver fark etmez denilince her şey güzel.

Saygılar sevgiler benden yaşanabilir en güzel yarınlar siz değerli okurlarımızın olsun .

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.