Peygamber sevgisinin neresindeyiz?

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Doç. Dr. Cevdet Kılıç'ın konuşmacı olarak katıldığı programda Türk Kültüründe Hz. Peygamber Sevgisi' ve peygamber sevgisinin kültürümüze yansımaları sunum eşliğinde değerlendirildi.

TARİHİN EN ÇOK BAHSETTİĞİ İNSAN
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Doç Dr. Cevdet kılıç Peygamber Efendimizin tarih boyunca en çok sevilen ve tarih boyunca en çok ismi anılan insan olduğu söyleyerek söze başladı.
Türk Kültüründe peygamber sevgisinin hayatın her alanına yansıdığını belirten Kılıç, peygamberimizin isminin zikredilmesi anlamına gelen Salâvatın peygambere bağlılık yemini anlamına geldiğini belirtti.
“Nerde bir iyilik, Nerde bir güzellik, Nerde bir sevgi, Nerde bir şefkat, Nerde bir merhamet, Nerde bir dirlik, Nerde bir birlik varsa, O'nun (a.s.), yüzü suyu hürmetine yaratılmaktadır.” Diye devam eden Kılıç, Kültürümüzde Muhammet isminin peygamberimize saygı ve nezaketen Mehmet olarak kullanıldığını ve bunun da Kur'an-ı Kerim'in Hz. Peygambere hitap tarzı olduğunu sözlerine ekledi.

201 TANE İSMİ VAR
Kılıç şöyle devam etti, “Peygamber Efendimizin 201 tane ismi şerifi vardır. Yeryüzündeki ismi “Muhammed”, Gökyüzündeki ismi “Ahmed”, cennetteki ismi ise, “Mahmud”dur. Anadolu'da Her yeni doğan çocuğun göbek adı “Muhammed” olarak verilir. O'nun güzel isimlerinden ve onu çağrıştıran diğer isimler de kültürümüzde çok yaygındır. Kültürümüzde Gül'ün Peygamber Efendimizin simgesi olduğunu ve gül ile başlayan isimlerin peygamber sevgisinin yansıması olarak konulduğunu da sözlerine ekleyen Kılıç, şöyle devam etti, “Gül, Peygamberimiz (sav)'in sembolü olunca, ad olarak da kullanılmıştır. Gül sevgisi, "Gül, Gülbahar, Gülbeden, Gülistan, Gülhan, Gülşan, Gülcan, Gülten, Gülriz, Gülnur, Gülenaz, Gülay, Güler, Gülsever, Gülbey, Gülçin, Gülcihan" gibi, Peygamberimize muhabbetimizi ifade eden yüzlerce "gül"lü adı dilimize kazandırmıştır. Ve bu anlayış, Peygamberimiz (sav)'in sevgili zevcesi Hz. Aişe (ra)'nin adını, Peygamberimiz (sav)'in sembolüyle birleştirmiş Ayşegül yapmıştır. Anadolu'nun bazı yörelerinde de Gül'e öncelik verirler, Gülayşe, derler”

OSMANLI'DA PEYGAMBER SEVGİSİ
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Doç Dr. Cevdet kılıç, son olarak Osmanlı Sultanlarının Peygamber sevgisinden bahsederken Sultan Abdülhamit ve diğer Osmanlı Sultanlarından örnekler verdi.
Yavuz Sultan Selim'in Kabe'ye ahşaP revaklar yerine kubbeli alemler yaptırdığını, Kanuni Sultan Süleyman'ın Kabe'ye altın oluk yaptırdığını, 1. Ahmet'in Kabe'yi tamir ettirdiğini, 2. Ahmet'in Kabe'yi yenilediğini, 2. Abdülhamit'in Kabe'yi dör taraftan genişlettiğini de kaydeden Kılıç, 2. Abdülhamit'in Dünyâ müslümanlarının Harameyn'e kolayca gidip gelmelerini te'mîn için Hicaz Demiryolu Hattı'nı inşâ ettirdiğini söyleyerek “Bu demiryolunun sünnet-i seniyyeye uygun olması için, Hazret-i Peygamber'in seferlerinde dinlendiği noktalara istasyon yapılmasını emretmiş, böylece demiryollarını bile bir muhabbet akışı içinde Medîne'ye ulaştırmıştır.”diye konuştu. Kılıç sözlerini şöyle tamamladı, “Sultan 2. Abdülhamit, Hicaz Demiryolu Medine şehrinin sınırları içerisine girince, Peygamberimiz Efendimiz A.S.'ın ve orada metfun diğer zevât-ı şerifin ruhaniyyetlerinin incinmemesi ve taciz edilmemesi için döşenen demirlerin altına keçe koydurmuş, bağlantı yerlerindeki çivilerin çakılması esnasında çivilerin başlarına lastik koydurmuş, çalışan ustalar da ağaç çekiç kullanmışlardır.”