15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili herkes bir şeyler yazdı, çizdi, yapılan olay ülkeye en büyük ihanet olduğu muhakkak. Ancak yaşanan olaylardan alınması gereken ders önemlidir, bunu sürekli gündemde tutmak güzel ancak asıl önemli olan bu yapının içinde olup da pişmanlık duyan var mı? onu tespit etmek veya toplumu bu yönde eğitmektir. Ben şahsen bugüne kadar FETÖ’cü olup da pişman olanına rast gelmedim gelen varsa söylesin de gidip elini ayağını öpelim. Benim o cemaatle çok fazla işim olmasa da tanıdığım pek çok cemaat mensubu oldu, bu insanların hiçbir tanesi Allah belasını versin bu adamın bizi perişan etti demiyor, yuvarlak kelimelerle kim darbe girişiminde bulunduysa Allah belasını versin diyorlar, benim bundan anladığım bu cemaat darbe girişiminde falan bulunmadı, kim bulunduysa Allah belasını versindir. İki yıldan beri yapılan operasyonlar, tutuklamalar ve verilen cezalar konusunda da toplum çok rahat değil, ekonomik ve siyasi gücü olanlara hiç dokunulmadığı, gariban dershane öğrencileri, öğretmenleri ve alt tabakaya operasyonlar yapıldığı genel kanaat ki ben de aynı şeyleri düşünmekteyim. Kanaatimce içeride olması gereken pek çok insan dışarıda elini, kolunu sallayarak geziyor, gariban takımı da içeride yatıyor.
Cemaatlerin iyi ve kötü yanları olduğu bir gerçek, şahsen cemaatlerin büyük bir kısmını çok iyi tanıdığımı düşünüyorum, içinde para, menfaat, siyaset ve aklın kiraya verilmesini istemeyen cemaatlere saygım sonsuzdur. İçinde para, menfaat, siyaset ve aklın kiraya verilmesini isteyen cemaatlerle hiç işim olmaz, liderlerine hakaret etmem, mensuplarına bir şey anlatmaya çalışmam ama asla aklımı da kiraya vermem. Adem Âleyhisselam’dan Efendimize dek Allah’ın Dini topluma anlatmak için gelen hiç bir peygamber anlattığı Dinin karşılığında insanlardan en ufak bir talepleri olmadığı gibi asla da ücret kabul etmemişlerdir. Günümüz cemaatlerine bakıldığında şeyh efendilerin altlarında Q7’ler, Villalar, lüks hayat tarzları, müritleri hakeza öyle, şeyhe azıcık yakın olanlar diğerlerine öyle üstünlük taslıyorlar ki aklınız şaşar.
Şarlatanın biri çıkmış yok falanca tarikatın falanca kolundanım derseniz sorgu melekleri soru soramaz size diyor, bir başkası devre mülk satıp malı götürüyor, yeni tutuklanan bir diğeri bayanlar üzerinden işi götürüyor. Tasavvuf kişinin manevi terbiyesinde, terakkisinde ve takvasında bir yoldur, bu yolda ilerlemek için para, pul isteyenlerin tamamı sahtekârdır, mal satmak isteyenler de hakeza öyle, insanların evlenmelerine, boşanmalarına karar vermeye kalkanlar da aynı şekilde sahtekarlardır, katalog üzerinden evlilik yapacak kadar aklını kiraya vermiş insanların akıllarını başlarına almaları öyle kolay olmayacağı kanaatindeyim. O yüzden yapılması gereken en önemli şey topluma Kuran ve Sünnet müslümanlığını anlatmaktır, birilerinin dediği gibi sadece Kuran Müslümanlığını yeterli görenler Allah’ın ‘’Hiçbir topluma peygamber göndermedikçe azap etmeyiz” ayeti celilesini görmezden geliyorlar. Allahuteala Adem Peygamberi yaratırken Melekut alemine “ Ben yeryüzünde bana halife olacak insanı yaratacağım” buyurmuş, buradan da anlaşılacağı üzere insan Allah’ın yeryüzündeki Halifesidir ama peygamberler dinin nasıl yaşanacağını yaşayarak anlatmak suretiyle insanoğlunun kamil olmasını sağlarlar.
15 Temmuz konusunda herkesten farklı düşüncelerim var, ben bu işi çok konuşup şarlatanlığını yapmak yerine, bu tür ihanetlerin tekrar yaşanmaması için hepimizin ne yapması gerektiğini konuşmamız gerektiğini düşünmekteyim. 15 Temmuz gecesi Cumhuriyet Meydanında olanların bir kısmının daha sonra ne olduğunu hep beraber gördük, ben insanların konuşmalarına değil icraatlarına bakarım. Bir insan bir şeyi çok konuşuyorsa anlayın ki o konuştuğu şeyin düşmanıdır. Bakın peygamberlere ne kadar konuşmuşlar, ne kadar yaşamışlar, ölçümüz onlar olmalı.
Toplum olarak yapmamız gereken en önemli şey çocuklarımızı İslam’a uygun ahlakla yetiştirip akıllarını kiraya vermemelerini öğretmektir, Dini Allah’ın Kuranını okumak ve Resulullah’ın yaşantısını öğrenmek suretiyle öğrenmenin esas olduğunu öğretmektir. Cemaatle İslam’ı tanıyan insanlar cemaatin sıkıntıya girdiği an dinlerini yaşamakta sıkıntı çektiklerini hep beraber gördük, adamın ABD’den anlattığı yalanları hala daha İslam olarak gören zavallılar var ve o insanlar asla pişman olmadıklarını, bu işin sonunda zaferin onların olacağını inanacak kadar saf ve zavallılar. Ayrıca O kedicikler İslam’ı bilselerdi öyle bir ahlaksızın peşinden gitmeleri mümkün müydü? Allah aklını kiraya vermeden tahkiki iman ile İslam’ı tanıyan ve yaşayanlardan eylesin diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla…