Rejim tehlikede mi?

Her gün; bazı gazete manşetleri, köşe yazarları, büyük adamlar yaklaşık olarak şöyle yazar veya söylerler:
Türkiye"de rejim tehlikesi vardır. Cumhuriyetin kazanımlarından ödün verilemez, gericiliğe prim verilmemeli, Avrupa"nın çağdaş normlarından uzaklaşıyoruz v.s. v.s.
Eline kalem alan, ağzını açan, kolunu oynatan, sırtı kaşınan, menfaati kaybolan, saltanatı giden koro halinde başlar ötmeye…
Rejim tehlikede, cumhuriyet elden gidiyor, irtica hortladı…
Hemen provokasyonlar başlar…
—Sokakta namaz soytarılığı,
—Kardan adama başörtü şaklabanlığı,
—Sakallı şoförün yanlış yere arabasını park ettiği,
—Çarşaflı bir kadının anıtkabir ziyaretine alınmadığı
—Arabistan"da örtüden dolayı bebeklerin karıştığı,
—İran"da idam edilen uyuşturucu kaçakçısının vahşi infazı,
—Başörtülü bir kızın, parkta görülmesi,
—Kuran okuyan takkeli bir çocuğun fotoğrafı…
— İki üç tane de şırıngalı primle çalışan sapık buldular mı değme keyiflerine…
Heriflerde amma da arşiv varmış ha!
Örnekler daha çok uzun… Ama bu kadarı yeter herhalde…
Yetmedi mi, alın size papaza kurşun veya bıçak hikâyesi, o da mı yetmedi, alın size bir Danıştay baskını ve katilin şeriat istiyorum diye möölemesi…
Eee…
Bu kadar fiyaskolu tahriklere hala kapılmayıp, yok canım bunlar oyun olabilir, devletimiz bu işi çözer gibi olgun düşünceler taşıyorsanız yandınız…
Sizi gidi uyanıklar siziii…
İşte rejim düşmanları bunlardır denilerek, hedef olursunuz…
Niye mi?
Bu kadar olgun, devletine,  emniyet teşkilatına güvenen sağduyulu insanların çok olduğu bir ülkede hırsızların rejimi tehlikede olmaz mı?
Derhal yeni yeni provokasyonlar bulunmalı…
Bayatlamış numaralar terk edilerek, daha teknik, çözülmesi mümkün olmayan, tahrikler, saldırılar planlanmalı ve hemen kurbağalar korosu gibi topluca bağırılmaya başlanmalı:
Re re re jim jim jim teh teh teh li li li ke ke ke de de de…
Tutmadı mı?
Akbabalar gibi ötmeli, yine mi tutmadı?
Yazıklar olsun, bu millete de iyilik yaramıyor, biz onların rejimini korumak için gece gündüz soygun yapalım, el bombası biriktirelim de yine de bizi anlamasınlar diye, Sicilya mafyasından ya da Japon yakuzalarından yardım çağıralım…
Yine yetmedi mi?
Millet gaza gelmedi mi?
Yani, Millet kurbağalar korosuna inanmadı mı?
İşte şimdi ciddi olalım…
Tüm bu koro mensubu tuzu kurular, mutlu azınlıklar, çağdaş hırsız ve soyguncular Allah aşkına, Allah"a inanmıyorsanız inandığınız ve yaptığınız soygunlar aşkına…
Yiyip, semirdiğiniz vatanıma ve sırtında yıllarca tepindiğiniz milletime bir defacık olsun dürüst davranın da, insan olduğunuzu bir defacık hatırlayıp gereğini yapın…
Deyin ki: Bizim derdimiz rejim, vatan değildir…
Saltanatımızın devamıdır deyin…
İnanınız ki bu millet sizi yine affedecek ve sizi beslemeye devam edecektir…
Yeter ki milleti bir şeyden anlamaz yerine koymayın…
Azıcık vicdanınız, birazcık insanlığınız varsa yapın bu iyiliği milletimize…
Yapmayacaksanız size söylenecek hiçbir şey yoktur…
Çünkü söz insanlara birde evcilleşmişlere söylenir…
Yabana söylenmez ki