Çevresindeki yumuşak dokulardan oluşan yapıların ağrıları, iltihapları ve işlev bozukluklarına neden olan tüm rahatsızlıklar girmektedir.
Romatizmal hastalıkların bir bölümünden yaşlanma sonucu eklemin aşınması, enfeksiyonlar, hormonal nedenler sorumlu tutuluyor. Özellikle iltihaplı eklem romatizmaları olarak adlandırılan ve çoğunlukla eklemde harabiyet yapan romatizma türlerinde ise hastalık nedenleri tam olarak belirlenmiş değil. Ancak bağışıklık sistemini etkileyen bazı faktörlerin sorumlu olduğu düşünülmektedir.
Her romatizma türünün görülme sıklığı hastalıktan hastalığa değiştiği gibi, cinsler ve farklı toplumlar arasında da değişkenlik gösterir. Halk arasında kireçlenme olarak bilinen ve tıp dilinde osteoartrit veya osteoartroz olarak adlandırılan eklem hastalığı yaşlanma süreci içinde ortaya çıkan aşınmanın bir sonucu olarak geliştiğinden tüm ırk ve toplumlarda eşit olarak görülür.
Bununla birlikte el eklemleri, boyun omurları ve diz kireçlenmesinde olduğu gibi bazı eklem tutulumları da kadınlarda daha sık, kalça ve bel omurları gibi bazı bölgelerde erkeklerde daha sık görülür.
Eklemlerin aşınma süreci 20’li yaşlar gibi çok erken yaşlarda başlamakla birlikte özellikle eklemde ağrı 40’lı yaşlardan sonra belirginleşir. Aslında eklemlerin doğal bir yaşlanma süreci olan bu durum 65 yaşını aşan kadın ve erkeklerin yüzde 95’inden fazlasının çekilen eklem röntgenlerinde görülmekle birlikte, bu kişilerin sadece belirli bir bölümünde eklem arası, tutukluluk, eklemin görünümünde bozulma ve eklemi iyi kullanamama gibi şikayetler ortaya çıkar.
İltihaplı eklem hastalıklarının en sık görüleni olan romatoid artritin görülme sıklığı ortalama yüzde 1.5’dur. Kadınlarda erkeklerden yaklaşık 2.5-3 kat fazla görülmekle birlikte görülme oranı yaş ilerledikçe artar ve cinsiyet farkı azalır. Her yaşta ve her ırkta görülen bu hastalık yüzde 80 oranında 35-50 yaş grubundaki kişilerde ortaya çıkar.
Romatizmal hastalıkların niteliğine ve tuttuğu bölgeye göre bazı belirtiler ortaya çıkar. Kireçlenme yani osteoartritin en belirgin belirtisi tutulan eklemde genellikte hareketle artan ağrı, tutukluk, deformite olacak adlandırılan şekil bozukluğu ile daha seyrek olarak eklemde şişlik ve eklem hareketinin kısıtlanması hatta ilerlemiş durumlarda tamamen kaybıdır.
Romatoid artrit gibi iltihaplı eklem romatizmalarında ise en belirgin bulgular eklemin şişmesi, tutukluğu, eklemin ısısının artması ve kızarıklığıdır. Bu romatizmalara bazen ciltte döküntüler ile akciğerler, böbrekler gibi iç organları veya göz gibi duyu organlarını etkilediği durumlarda bu organların çalışma bozuklukları ile ilgili belirtiler eşlik eder. Boyun ve sırt çevresinde kaslarında bazen çok şiddetli olabilen ağrılara yol açan fibromiyalji ve miyofasyal ağrı sendromu gibi yumuşak doku romatizmalarında eklemler etkilenmez. Bu hastalarda kaslar arasında hassas veya basılınca ağrının arka bölgelere yayıldığı tetik noktalar bulunur.