Sağlıklı yaşam büyük bir nimettir ve İslam bu nimetin kıymetini bilmemizi, onu korumamızı tavsiye eder. Hz. Muhammed (s.a.v) "İki nimet vardır ki, insanların çoğu onlarda aldanmıştır: Sağlık ve boş vakit." (Buhârî, Rikak 1) buyurarak, sağlığın Allah tarafından verilen değerli bir hediye olduğunu vurgulamıştır.
Sağlıklı olmak, sadece bedenin değil, ruhun da huzur içinde olması anlamına gelir. Sağlığın kıymetini bilmek ve onu korumak, aslında Allah’a şükretmenin bir yoludur. Nimetlerin kıymetini bilmek, onları israf etmemekle olur. Bu nedenle, yeme içme konularında ölçülü olmak, zararlı alışkanlıklardan uzak durmak ve ruhu beslemek, bu nimeti muhafaza etmenin yollarındandır.
Bir başka önemli nokta da, sağlık nimeti için Allah’a şükretmenin yalnızca sözle değil, eylemle de olması gerektiğidir. Yani, bedenimize ve ruhumuza iyi bakmak, Allah’a şükretmenin bir göstergesidir. Kendimize özen gösterdiğimizde, sağlıklı bir yaşam sürdüğümüzde, aslında Yaradan’a olan minnettarlığımızı ifade etmiş oluruz.
Sağlıklı yaşam, İslam'ın öngördüğü bir yaşam tarzının önemli bir parçasıdır. İslam, bireylerin bedenlerine, ruhlarına ve zihinlerine iyi bakmalarını teşvik eder, çünkü beden bir emanet olarak kabul edilir. Bu perspektiften bakıldığında, İslam sağlıklı yaşam için belirli prensipler sunar.
İslam, yeme-içme konularında ölçülü olmayı önerir. Kuran’da, “Yiyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz; çünkü Allah israf edenleri sevmez.” (Araf Suresi, 31. ayet) buyurulmaktadır. Bu ayet, sağlıklı ve dengeli beslenmenin gerekliliğini vurgular. Peygamber Efendimiz de yemek yerken mideyi üçe bölmeyi, bir kısmını yemeğe, bir kısmını suya ve bir kısmını boş bırakmayı tavsiye etmiştir. Bu, obezite gibi sağlık sorunlarını önlemek ve sindirimi kolaylaştırmak adına önemlidir.
Sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir unsuru olan spor, İslam’da teşvik edilen bir faaliyettir. Hz. Muhammed’in okçuluk, yüzme ve ata binme gibi sporları önerdiği rivayet edilir. Bu sporlar, bedeni zinde tutmak ve sağlığı korumak için faydalıdır. Düzenli fiziksel aktivite, hem bedeni hem de zihni kuvvetlendirir ve hastalıklara karşı direnci artırır.
İslam'da temizlik imanın yarısı olarak kabul edilir. Hem fiziksel hem de ruhsal temizlik, sağlıklı bir yaşamın temellerindendir. Namaz öncesinde abdest almak, diş temizliği için misvak kullanmak gibi uygulamalar, kişisel hijyeni sağlama konusunda önemlidir. Bu uygulamalar, bulaşıcı hastalıkları önlemek ve kişisel sağlığı korumak için faydalıdır.
Ruhsal sağlık da İslam’da önem verilen bir konudur. Namaz, zikir, dua gibi ibadetler, bireylerin ruhsal huzur bulmalarına yardımcı olur. Stres, kaygı ve depresyon gibi ruhsal sorunlarla başa çıkmada ibadetlerin olumlu etkisi büyüktür. Allah’a olan inanç ve güven, hayatın zorluklarına karşı dayanıklılığı artırır ve insanları psikolojik olarak rahatlatır.
İslam, bireylerin sağlığını olumsuz etkileyen zararlı alışkanlıklardan uzak durmalarını emreder. Alkol, uyuşturucu gibi bağımlılık yapıcı maddeler haram kılınmıştır, çünkü bu maddeler hem bedene hem de ruha zarar verir. Sigara gibi sağlığa zararlı olan alışkanlıklardan da kaçınılması tavsiye edilir. Bu tür alışkanlıklar, kişinin hem dünya hem de ahiret hayatını olumsuz etkileyebilir.
Dinlenmek ve yeterli uyumak, sağlıklı bir yaşam için önemlidir. İslam, vücudun dinlenme hakkına sahip olduğunu belirtir. Hz. Muhammed (sav), aşırıya kaçmaktan kaçınmayı tavsiye ederek, ibadet ederken bile bedenin hakkını gözetmenin önemine dikkat çekmiştir. Yeterli ve kaliteli uyku, bağışıklık sistemini güçlendirir ve zihinsel sağlığı korur.
Özetle; İslam, sağlıklı yaşamın tüm boyutlarını ele alan kapsamlı bir yol haritası sunar. Beden ve ruhun bir emanet olduğunu hatırlatan İslam, bireylerin bu emaneti koruyarak Allah’a karşı sorumluluklarını yerine getirmelerini ister. Bu doğrultuda, sağlıklı bir yaşam, hem bu dünyada huzur bulmanın hem de ahirette hesabını vereceğimiz bedenimize ve ruhumuza iyi bakmanın bir yoludur.
Sağlıklı yaşamın önemi ve ne kadar kıymetli bir nimet olduğu hastalar tarafından çok iyi bilinir. Sağlıklı insanların kıymetini bilmediği sağlıklı yaşam için Peygamberimizin uyarısı dikkat çekicidir. Elbette, hastalıklar da birer nimettir. Sabrı gerektiren hastalıklar Eyüb Peygamberin Kur'ana da konu olmuş hayatıdır. Sağlıklı yaşam şükrü gerektirir. Her türlü ibadet sağlıkla ihya edilir. İbadet sorumluluğunun ilk şartı bu nedenle sağlıktır.
Hayatı hastanelerde ve yatakta geçen hastalar, bu duruma sabretmeleri halinde cenneti hak ederler ama böyle olsa bile her hasta sağlıklı yaşamı arzu eder. Sağlıklı olanlar cennet sermayesi olsa bile hastalık istemezler ama sağlıklı yaşamın gereklerini de yerine getirmezler. Bunu hatırlatan Peygamberimiz insanlar sağlık ve zaman gibi iki nimetin kıymetini bilmedikleri konusunda hatırlatma yapmaktadır.