Sahte kahramanlara son

Merhabalar,

Türk sinemasında dönüm noktasımıdır bilmiyorum ama FETİH 1453 Filmine ihtiyacımız varmış.Filmin bazı sahneleri eleştirilebilir,

ama bu eleştiriler FETİH 1453'e sahip çıkmamak,izlememek,izlettirmemek anlamında olmamalıdır.

Yıllardır bizler ve çocuklarımız Televizyonlarda,Sinemalarda hayali ve asla yaşamış olmayan ama sözde kahramanlıklar,Harikalar meydana getiren sahte karakterleri izledik. Bu sahte Kahramanlar o kadar işledi ki içimize günlük yaşantımızda, çocuklarımızın hayallerinde hep bu yabancılaşmayı gördük,hissettik ve yaşadık.

Yaklaşık 200/250 yıllık tarihi olan Avrupa Ülkeleri bu tarihten öncesinde derebeyliklerle idare edilen topraklardı. Kendilerine göre hikayeleri kahramanlıkları asla bitmedi.Bitmediği gibide bunlara yaşatmak adına,gelecek nesillere aktarmak adına her yolu denediler.

Olmayan tarihlerinden kendilerine pay çıkartarak, varmış gibi göstererek hayali kahramanlar türettiler.

Amerika dediğimiz ülkenin ise geçmişle ilgili hiç alakaları olmamasına rağmen bir sürü hayali kahraman ve karakteri tüm dünyaya tanıtarak kabul ettirdiler.

Kahramanlık tarihi çok parlak olmayan kültürler, gelecek nesillerini motive etmek için bol bol hayalî kahraman üretir.

Bu işte başı Amerika çekiyor. Çizgi kahramanların geçmişi neredeyse ABD tarihi kadar eski.Bizler çotukluğumuzda tommiks,texas,zagor,mister no gibi hayali kahramanların çizgi romanlarını görürdük.Şimdiki çocuklarımız batman, superman,örümcek adam vs. gibi çizgi filmlerini izliyorlar.Çocuklarımız bu filmlerden o kadar etkileniyorlar ki zaman zaman kendilerini bu hayali kahramanların yerine koyuyorlar.

Büyükler içince ayrı hayali Kahramanlar türettiler ROCKY,RAMBO,TERMİNATÖR vs. gibi.Kısacası dünyada birileri olmayan tarihlerini ve kahramanlıklarını varmış gibi göstererek hem kendi nesillerine hem de dünyadaki yeni nesillere Kendilerini kabul ettirme çabasındalar. Bunda da büyük ölçüde başarı sağladılar.

Bunlarla da yetinmeyip her yapmış oldukları filmde inançlarını da ortaya koymaktan geri durmadılar.Bi dikkat edin veya hafızalarını şöyle bir yoklayın, her filimde bir kilise,bir rahip veya rahibe,çan sesi veya amen diye dua eden birilerini görürsünüz.

Bütün bunlar bulunduğumuz dünyanın soğuk savaşlarının eseridir. Ve bizlerde Öz be Öz Müslüman Türk Evladı olarak bunlarla oyalandık, zaman zamanda kendimizi onların yerine koyduk. Farkında olmadan kendi tarihimize kendi gerçek kahramanlarımıza hem uzak kaldık hem de unuttuk.Kendi gerçek kahramanlarımızı tanımadan yabancıların sahte kahramanlarını veya onların kahramanlıklarını tanır bilir hale geldik.Yavaş yavaş kendi milli kimliğimizden İslami değerlerimizden uzaklaştık.Yabancılaşan ötekileşen bir toplum haline geldik yavaş yavaş.

Hani derler ya Müslüman san camiye Hıristiyan'san Kiliseye git diye. Bizler ne tam Müslüman olabildik,nede tam hıristiyan. İkisinin ortasında kala kaldık. Tam bi takım çevrelerin istediği gibi.Afyon yutturulup uyuşturulduk.

Almanlar o herkesin çocukluğunda okuduğu meşhur BREMEN MIZIKACILARI masalını o kadar iyi işlemişler ki,bir tepeyi tamamen bu hikayeye ayırıp hikayenin her

bölümünü hareketli figürlerle heykellerde donatmışlar. Ayrıca seslendirme yapmışlar ve turizme açmışlar. Gelen giden ziyaret ediyor.

Bizim kültürümüz tarihimiz o kadar eski ki bu tarihin içinde insanların içerisinde yaşamış nice kahramanlarımız, nice yaşanmış gerçek hikâyelerimiz vardır.

Oğuz Kaan,Bilge Kaan,Kürşad,Yavuz Sultan Selim,Fatih Sultan Mehmet Han,Gazi Osman Paşa,Barbaros Hayrettin Paşa,Mimar Sinan,Evliya Çelebi,Piri Reis,Pehlivanlarımızdan Koca Yusuf,Yaşar Doğu,Kurtdereli Mehmet pehlivan ve diğerleri,Nene Hatunlar,Seyit Onbaşılar ve daha ismini sayamadığımız niceleri.Bir bakıyorsunuz Nasrettin Hocamız,Hacivat la Karagözümüz,Keloğlanımız hem güldürmüşler hem düşündürmüşler insanlara yol ışık olmuşlar.Öyle uyduruk kaydırık değil tamamen gerçek değerlerimiz bunlar.

Bir Yunus Emre,Bir Mevlana Celaleddini Rumi,Bir Hacı Bektaş-ı Veli insanların ruhlarına gönüllerine hitap etmişler.Asırlardır yön vermişler onları bilenlere özümseyenlere.

Ve Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK hayatının her safhası ayrı ayrı anlatılıp işlenmesi gerekirken yeni nesillere anlatılması öğretilmesi gerekirken, beyinlere çakılıp

kazınması gerekirken bunu bile yapamamışız anlatamamış doğru dürüst. Kimileri öcü görmüş kimileri kahraman, kimileri lider görmüş, kimileri sadece bir komutan. Anlatamamışız

vesselam onu anlamadığımız gibi.

Milli Mücadele tarihimiz tamamen kahramanlıklarla doludur.Bir Çanakkale her şeye değerdir.Ama Çanakkale'ye gidip görmeyenin bu değeri anlaması imkansızdır.

Biz bütün bu saydıklarımı ve daha nicelerini destanlar haline getirip, onların hikayelerini kitaplara, çizgi filmlere, filmlere asla dökmemişiz.Sadece kitapların tozlu sayfaları

arasına sıkıştırıp kalmışız.

Çocuklarımız Bir Fatih Sultan Mehmed Hanı,Bir Barbarosu,Bir Mehmet Akif Ersoyu,Bir Koca Yusuf'u,Bir Çaka Beyi,Bir Nene Hatunu,Bir ATATÜRK'Ü kendilerine örnek almamışlar,

Onlar gibi olmak istememişler,onları tanımamışlar bilmemişler.Ama yabancı hayali yalancı kahramanları çok iyi tanıyıp örnek almışlar.Aslında bu konularda da yazacak o kadar

çok şeyimiz var ki dertliyiz elbette.

Ve FETİH 1453 Müthiş bir yapım. İzlemenizi tavsiye ederim. Ama izlerken Atalarımızın kahramanlıklarını vermiş oldukları mücadeleyi göz önünde bulundurun. Fatih Sultan Mehmed Han bir çağı kapatıp yeni bir çağ açmıştır.Peygamber efendimizin övgüsüne mazhar olmuştur.Bu film Milli ve Manevi duygularımızı yeniden canlandırma noktasında, Tarihimizin anlatımı noktasında güzel bir yapıttır.Filmin içerisindeki bazı sahneleri eleştirebilirsiniz,eksik bulabilirsiniz yanlış bulabilirsiniz.

Ama FETİH 1453'ün bir Rambo,Rocky,Terminatör gibi sahte ve ucube filmler kadar damı değeri yok.Eleştirmenler başladılar o sahneyi bu sahneyi eleştirmeye.Geçin bunları beyler geçin. Avrupalı bu filmi izlemezmiş onların ataları bu filmde yanlış tanıtılıyormuş felan filan.İzlemesin kardeşim izlemesin ama elleri mecbur izleyecekler.En azından merak ettikleri için izleyecekler.

Ve söylediğimiz gibi diğer kahramanlarımız,bilim adamlarımız, manevi alimlerimiz, bence tarih sahnesinden ve kitapların tozlu sayfalarının arasından artık meydanlara inip kitlelere ulaştırılmalıdır. Çizgi roman haline mi getirirsiniz,çizgi film haline mi getirirsiniz, Film veya dizi haline mi getirirsiniz nasıl yaparsanız ama yapılası gerekir.Bizim dediğiniz ve bizleri ötekileştiren dizilere filmlere bence artık bir son verilmelidir.Ve bu ve benzeri filmler,dizilerin yapımı gerçekleştirilmelidir.

Sevgi ve saygıyla kalın.

ALLAH (C.C) YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN.