SAMSUN İÇİN YAP
Bir şehri tanıtmanın yolları vardır.Sanat,spor,siyaset,ticaret şehir tanıtımında olmazsa olmazlardır.
Sanat konusunda söz sahibi bir şehir sayılmayız.Hala Orhan GENCEBAY Samsunlu, övünmesinden öte geçemedik.
Sporda söz sahibi olmak isterdik.Samsunspor yeni yönetimle bir şeyler yapmaya çalışıyor.Umarım emekler karşılıksız kalmaz.Süper Lige çıkarız.Sporda marka olmak için çok yol almamız gerekiyor.
Siyaset.Haluk KOÇ’u televizyon ve gazetelerde bazen görüyoruz.Diğerlerinin bırakın ulusalı, yerel haberlere çıkacak kadar icraatlarını görmedik. Ahmet YENİ hariç.Sayın vekil kürsüde güzel poz veriyor.
Elde var ticaret.Ticaret ile şehrinizin adını duyurabilirsiniz.Kayseri bunun en güzel örneğidir. Kayseri denildiğinde akla ilk gelen şey ticarettir.
Ticaret hassastır.Nazlıdır.İlgi ister. Kendisine değer verecek yerel yönetici ister.Önüne çıkacak engelleri kanunlar çerçevesinde düzleyecek bürokrat ister.Kopyala yapıştır konuşmayan, hakkını Ankara’da arayan vekil ister.Karşılaştığı meseleleri yüksek sesle konuşacak sivil toplum kuruluşları ister.Bunları yapmakta Samsun aşkıyla çarpan yürek ister.
Samsun aşkıyla yanmayan yürekleri her kaleme alışımızda mikro milliyetçi olmakla suçlandık. Bu sefer serzeniş bir Mardinliden geldi.Kendi ifadesi ile ‘’Çorum’da mazotu bitse parasının şehrimize nasip olması için Samsun sınırlarında yakıt alan’’bir Mardinliden.
İki büyük ovamızın yolunu bilmeyen siyasetçilerin aksine Bafra pirincini Şırnak hastanelerine dağıtan bir Mardinliden.
Muzaffer ALTINTAŞ.Şehrimiz iş adamlarından.İşletmelerinde yüzlerce insan çalışıyor.Yatırımları ile yüzlerce insanın evine ekmek götürmesine vesile oluyor.
Feshane’de yapılacak olan Samsun günlerine katılmayı düşünüyor.Samsun’u tanıtacak olmanın gururunu yaşamak istiyor.
İnsan doğasıdır.Güzel işler yapmaya çalışanlar destek bekler.Belli ki;Muzaffer ALTINTAŞ’ta beklemiş bu desteği.Ama bir şeyi unutmuş.
Şehrimizin yönetiminde yüreğinde Samsun aşkı olmayanlar söz sahibi.Samsun için yapılacakları destekleyenler değil görmezden gelenler kapmış baş köşeleri.
Şehrimiz yöneticileri siyaseti ve çalışmayı boş master planları yapmaktan,sonu –cek,-cak ile biten vaatlerde bulunmaktan, önüne geleni kucaklamaktan ibaret zannediyor.
Sahada yoklar.Şehrimize sahip çıkmasını beklediklerimiz vakit öldürmekten başka bir iş yapmıyor. Sivil toplum kuruluşları dahil.Onların çoğu reklam peşinde.Samsun’u tanıtmaya yönelik icraatları yok. İcraattan vazgeçtik.Bu yönde bir projeleri bile yok.Samsun kendi kaderine terk edilmiş durumda.
Oturdukları koltukların hakkını vermenin zamanı geldi,geçiyor.Herkes şehrimiz için elini taşın altına koymalı,Samsun için bir şeyler yapmalı.İki horon oynattım.Şehrimiz ile uzaktan yakından alakası olmayan İsmail TÜRÜT’ü sahneye çıkardım ile bitmiyor bu işler.
Muzaffer ALTINTAŞ’ın sözleri ile ‘’Samsun’da yaşıyorsak,Samsun’un ekmeğini yiyorsak,Samsun’a sahip çıkmamak vefasızlıktır,ihanettir.’’