Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, mağdur Emriye M. ile babası, annesi, kız kardeşi, avukatları, sanık avukatı ve kadın haklarını savunan sivil toplum kuruluşlarının üyeleri katıldı.
Sanık İbrahim Zarap, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
Zarap, savunmasında, olaydan bir hafta önce, eski eşinin kendisini evliyken uyuşturucu madde ticareti suçundan cezaevinde bulunan bir kişiyle aldattığını ve çocukları araçtayken o kişinin uyuşturucu madde sattığını öğrendiğini iddia etti.
Bu olayı öğrendikten sonra kendini alkole verdiğini öne süren Zarap, şöyle konuştu:
"Olay günü çocuğumuz bendeydi. Çocuğumu anneme bıraktım. Dışarıya çıkıp arkadaşlarımla birlikte alkol aldım. Sonra eski eşim ile çocuğu alması için görüştük. Olay yerine kendisi geldi ve gelir gelmez bana daha önce de yapmış olduğu şekilde 'sana çocuğu göstermeyeceğim' şeklinde tehditlerde bulundu. Öğrendiğim bu olayların ve çocuğumu göstermemekle tehdit etmesi sonucunda, alkolün de vermiş olduğu etkiyle öfke patlaması yaşadım ve sonuç olarak bu olay meydana geldi. Olayı tamamen bilincim kapalı bir şekilde gerçekleştirdim. Olay sırasında kesinlikle elimde sopa yoktu. Olayın başını, bir de sonunu hatırlıyorum."
Öldürme gibi bir kastının olmadığını savunan sanık, "Alkole ya da herhangi bir sebebe sığınmıyorum. Huzurunuzda mağdurdan özür diliyorum, beni affetmesini istiyorum. Olay günü, gelişen olaylar tamamen bilinç kaybı ve öfke patlaması ile oluşmuştur. Yaptığım eylem nedeniyle çok pişmanım." ifadelerini kullandı.
Eski eşinin telefonunun çantasından kendiliğinden fırladığını anlatan Zarap, şöyle devam etti:
"Ben bizzat telefonu almadım. Elime aldığımda ekranın kırık olduğunu gördüm, sonrasında alıp telefonu fırlattım ancak ben telefonu fırlatmadan önce de zaten kırıktı. Telefonu bir iki kere yere vurduğum doğrudur. Müştekinin ameliyatlı bölgesini bilmiyorum. Bilmediğim bir yere nasıl vurabilirim. Dolayısıyla böyle bir diyaloğun yaşanması da mümkün değildir. 'Ben bunu öldüreceğim, bu ailevi mesele siz karışmayın' şeklinde herhangi bir söz söylemedim. Ben müştekiyi öldürmeye niyetlenmiş olsaydım eylemime kendim son vermezdim. Medyada çocuğum ve müşteki üzerinde kötü etkiler yaratmasını istemediğim için aldatma olayını daha önce anlatmamıştım ancak müştekinin bizzat medyaya çıkıp benim hakkımda aslı astarı olmayan şeyleri söylemesi nedeniyle ben de işin hakikatini mahkemenizde anlatmaya karar verdim."
Emriye M. ise eski eşiyle 2018'de boşandığına işaret ederek, olay günü çocuğunu almak için meydanda buluştuğu sanığın alkollü olduğunu ve hareketlerinin anormal olduğunu söyledi.
Öncesinde çocuğu kendisine göndermesini istediğini ancak sanığın "yanıma gelip sen al" dediğini söyleyen Emriye M. şunları dile getirdi:
"Benimle inatlaştı. Ben de bunun üzerine yanına gittim. Kendisine sadece alkollü vaziyette çocuğu almaması gerektiğini söyledim ve bu şekilde çocuğu bir daha veremeyeceğimi söyledim. Yasak saati geldiği için taksiyle gidecektim. O esnada çocuğa döndüm, sanığa ise sırtımı dönmüş oldum. Çocuğun üzerindeki hırkayı iliklediğim esnaya kadar hatırlıyorum. Sonrasında gözümü bir ara açtım, çantama uzanmak istedim. Amacım telefonumu almaktı. Telefonumu yere attığını gördüm. Yine devamında bana tekme attığını anlayınca ameliyatlı yerime vurmamasını söyledim. Olaydan bir ay kadar önce karın bölgemden kist ameliyatı olmuştum. Sanık bu ameliyatı olduğumu ve nerenin ameliyatlı bölgem olduğunu biliyordu. Ancak buna rağmen kasıtlı olarak o bölgeme tekme atmaya devam etti ve çevrede sanki birileriyle konuşuyormuş gibi 'öldüreceğim' şeklinde sözler sarf etti. Ben bu esnada tekrar bayılmıştım. Sonra gözümü hastanede açmıştım."
Sanığın kendisiyle ilgili iddialarını reddeden Emriye M, evlilik birliği içerisinde kendisini aldatmadığını ve uyuşturucu madde ticaretine karışmadığını kaydetti.
Mahkeme heyeti tanıklar F.B. ile C.Y'nin de beyanlarını aldı.
Dosyadaki esas hakkında mütalaada bulunan cumhuriyet savcısı, sanığın "kasten öldürmeye teşebbüs" ve "mala zarar verme" suçlarından cezalandırılmasını talep etti.
Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren heyet, duruşmayı 11 Mayıs'a erteledi.
- İddianameden
Olay anında bir vatandaşın çektiği görüntülerin yer aldığı iddianamede, kamera kayıtlarında müştekinin darbedildiği, darp sırasında hareketsiz yerde bulunduğu ve kendinde olmadığı belirtildi.
İddianamede görüntüleri çeken tanığın "Bağrışma sesleri üzerine balkona çıktım. Bayanın yerde yattığını ve başındaki şahsın bayanın kafasına tekme attığını gördüm. Küçük kız çocuğunun da 'anne' diyerek bağırdığını duydum. Çevredeki kalabalığın şahsı bayandan uzaklaştırıp yere yatırdıklarını gördüm." şeklindeki beyanına yer verildi.
Sanığın "düzelir şekilde yaralandığı ve 200 promil alkollü olduğu" belirlenen rapor da iddianamede yer aldı.
- Olay
Karşıyaka Mahallesi'nde 6 Mart'ta gece İbrahim Zarap, 5 yaşındaki kızını annesine götürmek için buluştuğu eski eşi Emriye M'yi darbetmişti. Başında ve yüzünde ezikler oluşan Emriye M. hastaneye kaldırılmış, gözaltına alınan Zarap "kasten öldürmeye teşebbüs"ten tutuklanmıştı. Eşinden yaklaşık 3 yıl önce boşandığı öğrenilen kadının cep telefonuyla kaydedilen görüntülerde çocuğunun gözü önünde darbedilmesi sosyal medyada tepki çekmişti.
Eski eşini daha önce de darbettiği ve bıçakla yaraladığı öne sürülen İbrahim Zarap'ın yaralama suçundan da yargılandığı ortaya çıkmıştı.