SAMSUN'DA SAĞLIK ÇÖKÜYOR

Mehmet Ali Coşkuner

Uzun süredir Denge TV youtube kanalı Şehir Gündemi programında dile getirdiğimiz bir gerçek, artık siyasi gündeme taşınmış durumda.

Samsun’daki sağlık sistemi ciddi bir çöküş yaşıyor.

Vatandaşın, sağlık çalışanının feryadı sonunda siyasetçilerin kulaklarına da ulaşmış görünüyor.

CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ’ın yaptığı açıklama, bizim aylarca ekranlarda ve sahada anlattığımız tablonun siyasi dille ifadesidir.

Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile bu hastaneye bağlı diğer kamu hastanelerinde yaşanan aksaklıklar, artık gizlenemez, örtülemez bir hale gelmiştir.

Ortopedi servisinde ameliyat randevusu verilmiş, yatırılmış hastaların "malzeme yok" denilerek geri gönderilmesi yalnızca tıbbi değil, insani bir felakettir.

Üstelik bu durum, istisnai değil, sistematik bir hale gelmiştir.

Hastalar mağdur, sağlık personeli çaresizdir.

Şimdiye dek defalarca gündeme getirdiğimiz bu sorunlar, artık siyasi partilerin de göz ardı edemeyeceği bir noktaya taşınmıştır.

Ancak burada sadece mevcut krizden değil, bu krizin nedenlerinden de söz etmemiz gerekiyor.

AK Parti iktidarı, sağlık alanında 20 yılı aşkın süredir önemli yatırımlar yapmıştır.

Hastane binaları yapılmış, cihazlar alınmış, altyapı projeleri geliştirilmiştir.

Türkiye'nin dört bir yanında olduğu gibi Samsun’da da modern görünümlü hastaneler inşa edilmiştir.

Ancak bir gerçeği artık yüksek sesle söylemenin zamanı gelmiştir:

Tüm bu yatırımlar, liyakatsiz ve partizanca yapılan yönetici atamaları yüzünden heba olmaktadır.

Samsun’da yaşanan sağlık krizinin temelinde teknik ya da mali yetersizlik değil, kötü yönetim ve denetimsizlik yatmaktadır.

Sağlık kurumlarının başına sadece “sadakat” üzerinden atanan ama “ehliyet”ten yoksun yöneticiler, kamu kaynaklarını etkin kullanamamakta, planlama yapamamakta ve yaşanan sorunlara çözüm üretememektedir.

Sorunların büyümesinin temel nedeni, iş bilmezliktir.

Ne yazık ki bu noktada partili ya da partisiz demeden sağlık yönetiminin içinin boşaltıldığı gerçeğiyle yüzleşmek gerekiyor.

Özellikle Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi gibi bölgeye hizmet veren büyük bir sağlık kurumunda yaşanan malzeme temin krizi, sadece mali ya da bürokratik bir eksiklikle açıklanamaz.

Bu kriz, organizasyon eksikliği, öngörüsüzlük ve ilgisizlikten kaynaklanmaktadır.

Eğer bugün bir Cumhuriyet Savcısı bile “malzeme yok” diye ameliyatını yaptıramıyorsa, bu sistemin en tepe noktasında bir sorun olduğu anlamına gelir.

Yakında açılması planlanan Samsun Şehir Hastanesi konusunda da büyük endişeler vardır.

Mevcut hastaneler elindeki kaynaklarla dahi işlemez durumdayken, çok daha büyük bir yapının yönetimi nasıl sağlanacaktır?

Sadece bina yaparak sağlık hizmeti sunulmaz.

O binayı işleten sistemin de güçlü, şeffaf, liyakatli ve denetlenebilir olması gerekir.

Aksi halde Şehir Hastanesi de kısa sürede aynı sorunların yeniden üretildiği bir merkez haline gelir.

Medya olarak biz görevimizi yaptık, yapmaya da devam edeceğiz.

Şehir Gündemi programında anlatılan her vaka, sadece bir kişinin mağduriyeti değil, tüm sistemin sinyalidir.

Bu sesleri duymayanlar, bugün siyasetçilerin açıklamalarıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır.

Ancak unutulmamalıdır ki asıl mesele bu feryatların duyulması değil, bu sorunların çözülmesidir.

Sağlık bir devletin vatandaşa olan asli borcudur.

Bu borcun yerine getirilmesi için sadece bütçe değil, doğru kadrolar ve sağlam bir irade gerekir.

Samsun’da yaşanan sağlık krizi, bu iradenin zayıfladığını, sistemin tıkandığını ve halkın sabrının taştığını göstermektedir.

Bugün geldiğimiz nokta, ne sadece bir muhalefet söylemidir, ne de basının abartısıdır.

Bu, vatandaşın bizzat yaşadığı gerçeğin ta kendisidir.

Ve bu gerçek artık siyasi kulislerde değil, ameliyathanelerde, polikliniklerde, acil servislerde yaşanmaktadır.

Bu gidişata dur demek, bu sistemi yeniden ayağa kaldırmak zorundayız.

Çünkü sağlık, ertelenemez bir haktır. Ve bu hak, kimsenin beceriksizliğine kurban edilemez.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.