Futbol camiasında yönetici işlerin planlandığı gibi gitmesini sağlamakla yükümlü,taraftara karşı sorumlu, tecrübe sahibi olması gereken, sadece finansal kaygılarla değil insani unsurları da kullanması gereken kişidir. Bu özelliklerin yanında olgun davranan, kendine güvenen ve tüm camiasına güven vermesi gereken kişidir idareci. Samimi, ilişki kurma ve empati yapma yeteneğine sahip olup, ileriyi görebilmeli, ekip ruhuna inanmalı başkan dediğin.
Kocaeli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Yönetim ve Organizasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nurullah Genç'in dediği gibi iyi yönetici, yönettiği sistemin geçmişinden dersler çıkararak sistemi daha da büyütecek ve etkin kılacak şekilde kontrol etmesini becerebilen kişi dir
Başkanımız Sayın İ.Erkurt TUTU yukarıda sayılan özelliklere beyefendi kişiliğinide katarak saygınlığına artı bir değer katıyor. Onun sakin ve efendi kişiliği bazıları için pasif yada girişken değil şeklinde yorumlanıyor. Ancak Türkiye Aziz Yıldırım gerçeğini yaşayan ve hala da yaşamakta olan bir ülke. Geçer geçmez, yerli yersiz konuşmak futbol camiasında güncel olarak prim yapıyor olabilir. Ancak uzun süreçlerde başkanının yada diğer yöneticilerinin gereksiz konuşmaları takımın itici gözükmesine diğer taraftarlar tarafından sempati ile bakılmamasına sebep olabiliyor. Unutulmamalıdır ki geçen sezon Bursaspor'un şampiyonluğunda rakip takımların ve taraftarların sempatisinin önemli payı olmuştur.
Çok zor dönemler geçiren Samsunspor bu yıl tünelin ucunu görmüş, karanlık günleri arkada bırakmıştır. Son dönemlerde yapılan toplantılara katılan olmaz başkan adayı çıkmazdı. Hele bir buçuk yıl önce Tek Gıda İş toplantı salonunda bir seçim yapıldı, tam bir rezalet ve fiyaskoydu. Berbat bir organizasyon, felaket bir ses düzeni, komik idreciler, rozet takmasını bilmeyen yoldan tutma görünümlü hanımların berbat karşılamaları, tam bir orta oyunu manzarası vardı. Ağır borç yükü, tahta kapalı mı açık mı endişelerini hatırlatmaya gerek yok sanırım. Şükür ki kötü günler geride kalıyor.
Yarım kalan Mersin İdman Yurdu maçında tanıma fırsatı bulduğum Genel Sekreter Rüştü Araboğlu TRT'ye yaptığı açıklamayla dikkat çekti. Sakin, olgun ve kendine güvenerek yaptığı açıklama çok kaliteliydi.
Futbol Şube Sorumlusu Suat Çakır bizzat tanıma fırsatı bulduğum diğer yöneticimiz. Eşinden,işinden, çoluk çocuğundan daha fazla zamanını takıma ayıran bir Samsunspor sevdalısı.
Taraftarlar tarafından sevilen, sempatik duruşu ve eksantrik giyim tarzıyla fark yaratan basın sözcümüz Haluk Tan.
Komple sporcu, futbol aşığı Ahmet Bulut hoca. Ve elbette bu sütunda yer darlığından kendilerinden bahsedemediğim alt yapı sorumlularımız, halkla ilişkiler yöneticilerimiz, kulup müdürümüz ve diğer yöneticilerimiz.
Yazımı son günlerde gündemi meşgul eden İsa Turan olayı ile bitirmek istiyorum.
İstifa etti, iyi oldu kötü oldu yorumları ve yaşanan son gelişmeler. İsa Turan'ın istifa etmesi esasında Hüseyin Kalpar için iyi olmamıştır. İsa Turan bu takımda şu yada bu şekilde denge unsurudur. Futbol farklı bakış açılarıyla, birlikte değerlendirmelerle, iki gözün değil dört gözün daha fazla ayrıntıyı görebileceğini kavrayabilenlerin oyunudur. Şimdi Hüseyin hoca ne yapmak istiyor, birlikte değerlendirelim. İsa Turan istifa ediyor, yazılanlar doğruysa Hüseyin hoca hemşehrisini yanına yardımcı olarak almaya kalkıyor. Hiç bir başarısı olmayan,adı sanı duyulmamış vasat biri. Bu tek adam olma hevesi nedir anlamakta zorlanıyorum. Kalpar hoca karizması olmayan, cümle kurma kabiliyeti sınırlı ama sevimli, heyecanlı , futbolu seven biri. Biz ondan Jose Mourinho olmasını beklemiyoruz. Takım iyi giderken gereksiz çekişmelere girişmenin ne manası var! İsa Turan istifa konusunu tekrar gözden geçirmelidir. Yönetim ve Hüseyin Kalpar ise ligin ikinci periyodunda bir çuval inciri berbat edecek anlamsız egoizmle zihinleri ve taraftarı yormamalıdır.