Saraylar saltanatlar çöker, kan susar bir gün... zulüm biter

Tekel direnişinin simge isimlerinden HAMDULLAH UYSAL ölümüyle birlikte yüreğimizin ve sessizliğimizin çığlığı olmaya devam ediyor hala…

 

Saraylar saltanatlar çöker, kan susar bir gün... zulüm biter.

Menekşelerde açılır üstümüzde, Leylaklarda güler.

Bugünlerden geriye, bir yarına gidenler kalır

Birde yarınlar için direnenler.

 Adnan Yücel

Hamdullah uysal… 1971 doğumlu, 25 Şubat Perşembe günü sabahın erken saatlerinde Ankara sokaklarında dolaşırken bir otomobilin çarpması sonucu yaşamını yitirdi…

Olay basit bir trafik kazası gibi görünebilir. Hamdullah"ın katili aracı kullanan ve alkollü olduğu belirtilen şahıs gibi algılanabilir, ancak bu olayın görünen yüzü…

Hamdullah Uysal, 73 gündür iş, ekmek ve onur kavgası veren 4/C kölelik sözleşmesine imza atmayan ve kazanılmış haklarımız için gerekirse ölürüz diyen ve  “ölmek var, dönmek yok” sloganlarıyla Ankara sokaklarında direnen tekel işçisi…

Hamdullah Uysal, helallik almak için Türk-İş binası önünde kısa bir tören yapmak isteyen ve 73 gündür birlikte mücadele yürüten yoldaşlarına cenazesi verilmeyen tekel işçisi…

Hamdullah Uysal, Eşinin “arkadaşlarının tören yapmasını kendi de isterdi, arkadaşlarının üzerinde hakları vardır. Arkadaşları Hamdullah"ı nasıl istiyorlarsa öyle uğurlasınlar” demesine rağmen, polis tarafından ailesine baskı ve tehditlerde bulunularak, ailesinin kendi özgür iradesi ile istediği gibi bir tören yapmasına izin verilmeyen tekel işçisi…

Hamdullah Uysal, adli tıp morgundan çıkartılırken polis barikatıyla yolu kesilen ve işçi arkadaşlarının da bu vicdansız tutuma karşı polisin önünde barikat oluşturduğu ve cenazeyi almak için direndiği ve sonuçta polisin zor kullanarak işçileri dağıttığı ve cenazesini kaçırdığı tekel işçisi…

Şimdi Hamdullah"ın katilini ortaya çıkartmanın zamanı… Hamdullah"ın katili sadece ona çarpan aracı kullanan şahıs değildir…

Hamdullah"ın katili, Neo-Liberal politikalar aracılığı ile bütün dünyayı ucuz emek cennetine çevirmek isteyen, işçilere kölelik düzenini, kuralsız, güvencesiz ve örgütsüz çalıştırma koşullarını dayatan dünya Kapitalist sistemidir.

Hamdullah"ın katili Dünya Kapitalist sisteminin özelleştirme politikalarıdır… Kamu işyerlerinin yok pahasına yerli ve yabancı sermaye sınıfına peş keş çekilmesi, işyerlerinin kapatılarak işçilerin sokağa atılması, işlerinin, ekmeklerinin ve kazanılmış haklarının zorla ellerinden alınması, 4/C vb. sözleşmelerle iş güvencelerinin yok edilmesi ve sermaye sınıfının doymak bilmeyen aşırı kar hırsıdır.

Hamdullah"ın katili işçilerin azgınca sömürüsüne, ezilenlerin ve yoksulların baskı altında tutulmasına dayanan, baskı, tehdit, savaşlar ve yıkımlarla beslenen ve varlığını devam ettiren dünya kapitalist sisteminin bir parçası olan ülkemizdeki kapitalist sömürü sistemidir.

Hamdullah"ın katili kapitalist sistemin özelleştirme politikalarını vicdansızca ve gözü dönmüş bir biçimde hayata geçirmek için tekel işçilerine köleliği ve onursuz bir yaşamı dayatan AKP hükümetidir.

 Hamdullah"ın katili, AKP hükümeti ve başbakan Tayyip Erdoğan"ın özelleştirme inadı… Kamu kuruluşlarını “yerli ve yabancı sermayeye babalar gibi satarım” inadı… Kamu işyerlerini özelleştirme politikalarının bir sonucu olarak kapatma inadı… Tekel işçilerine “size yeterince merhamet gösterdik artık 4/C" ye geçin” inadıdır.

Ama tekel direnişinin önemli bir simgesi olan Hamdullah Uysal, kölelik ve onursuz bir yaşam yerine Ankara sokaklarında zalim kapitalist sisteme ve AKP hükümetine karşı direnmeyi tercih etti. Ve onursuzluğa boyun eğmedi… Şimdi aramızda değil…

Hamdullah"ı uğurlamak için önce memleketi olan Gümüş hacı köye uğradık Cem evinde bizler için hazırlanan sabah kahvaltısının ardından konuk tepe köyü mezarlığına gittik.

Hamdullah"ı sonsuzluğa uğurlarken ona hoşça kal demedik… İş, ekmek ve onur mücadelesinin sabahlara kadar uyamayan çadır nöbetçisi, onur ve erdemli kişiliği ile tekel direnişinin simgesi olan Hamdullah"ı aynı zaman da yüreğimize misafir ettik... 

Tüm dünya işçi sınıfının ve ezilen yoksul halklarımızın başı sağ olsun