Gerçek olan şu ki; Türk halkı fanusun içindeki balık misalidir.
Fanusta yaşayan balık, okyanusun derinliklerindeki güzelliklerden haberi olmadığı için sunulan her şeyi sevinçle karşılar.
Toplum olarak tam da bu noktadayız diyebilirim. ( Bu cümlelerimin aşağılama değil,silkenme mahiyetinde olduğunu belirtmek isterim.)
Başbakan'ın son olarak Türk halkına sunduğu bir teşvik paketi var.
Çocuk yapana özel teşvik projesi
Belli bir sayıyı sınır koyarak oluşturulacak teşvik paketi içinde vergi indirimi,çocuk bakım ihtiyaçlarına destek olma, ve çalışan annelere aylık 300 liralık bir para. Söz konusu desteklerin bunlar olduğunu öğrendik. Yaşlanan Türkiye'ye sunulan paketin lütufta bulunuluyor gibi sunulmasının yanı sıra destek mahiyetinde verilecek olan miktarın yetersizliği de cabası.
Burada düşünülmesi gereken;
Türkiye'de asgari ücret insan yaşam standardına uygun mu? Vatandaşının bu sıkıntısını karşılamamış bir hükümetin halkına yardım konusunda pazarlık yapması sevinçle mi karşılanmalıdır?
Halkına desteği maddi olarak devletin karşılaması olağandır. Bunun süslü paketler içinde mübalağaya gidilerek sunulmasının hiçbir mantığı yok. Halkını sömürmeyen toplumlara (refah düzeyi yüksek) baktığımızda devletin varoluş amacının halkına refah ortamı sunmak olduğunu görmek mümkün. Ama başta da belirttiğim gibi fanusun içindeki balığa atılan her yem nimettir.
Yetkililere vatandaş olarak önerim çok basit; şartlı projeden önce asgari ücrette revizyona gidilsin. Biliyoruz ki duygusal halkımızın zaaflarını avantaja dönüştürmek topluma değil kişilere fayda sağlar.
Siyasileri fazla önemseyen toplum olduk. Siyasilerin her sözü gündemi sarsıyor. Günler, haftalar kişilerin sözleri üzerinden geçiyor. Siyasilere sunulan ayrıcalıklar halkı mağdur ediyor.Basının yer verdiği haberler yapay gündem oluşturma ya da ötekileştirme amacı taşıyor. Tüm bunların kastı düşünmeyi engellemek midir?
Çürüyen zaman içinde birey yaşamayı bilmez, yaşar. Dünyaya getirdiği,ihtimam gösterdiği ve tapındığı biçimlerin mutlu kölesidir. Yaşadığımız ülkede de duygusallık hükmedici bir güdü olduğundan sunulanlar hakkında düşünme ihtiyacı duyulmuyor. Zaten yapılması gereken bir durumun eksik sunumuna alkış tutmadan önce düşünmek elzemdir.
Şimdi düşünelim: Bu teşvik paketi, nasıl bir devlet politikasıdır?