Bizim Kral Hazretleri yanlış meslek şeçmiş. Ne işi varmış, mühendislikle, siyasetle. Yapması gereken en güzel meslek artist olup, Yeşilçam"a gitmek.
Oraya gidemezse Alaçam"a gitsin. Nedenine gelince; devam etmekte olan hizmet gezilerinin birinde gezdirdiklerine 'seçim yatırımı yapıyorsam namerdim' demiş. Ne kadar doğru söylediğinin ispatı da: Bilmem hatırlayacak mısınız, daha geçen yıl İl Genel Meclisi üyelerine, araçlarını park etmeleri için ayrılan alanı kapatıp, etrafını betonla çeviren sanki o değil de benmişim gibi.
Şimdi de İl Genel Meclisi üyelerini hizmet gezilerine davet etmiş. Davet ettiği arkadaş 'Başkan meclis üyesi arkadaşlar size kırgın. Park yerini kapattınız' deyince, 'öyle basit işlerle uğraşmayın' diyerek işi geçiştirmeye çalışmış. Adamdaki pişkinliği, rol yapmayı görebilmeniz için size bu örneği verdim.
Bizim Kral Hazretleri rol yapmayı o kadar güzel becerir ki; emin olun donar kalırsınız. Yetmez bir de üzerine yemin eder. İnandığınız tüm değerler alt üst olur. Kendinize gelinceye kadar o işini görür, siz ise havanızı alırsınız. Bu bizim Kral böyle bir mahluk. İnsan mı desem, şeytan mı desem, yoksa her ikisinin arasında tarifi mümkün olmayan bir rol adamı mı desem bilemiyorum.
Ancak bildiğim tek bir şey var. Ben onun tek dediğine inanırım; o da Allah vardır ve tekdir dediğinin. Dışında yemin de etse, Kuran-ı da öpse inanmam. Çünkü bunları yaparken ya ayağını kaldırır veya içinden tam tersini söyler. Ne yapıp eder sizi kandırır. Ama içinden de bildiğini geriye koymayacak şekilde planını yapar. İşte bu bizim hazret böyle bir hazret. Allah şerrinden tüm insanlığı emin eylesin diye dua etmekten başka çare yok.
Şu hizmet gezilerinde bir de eski otogarın bulunduğu alana gitse ve geziye katılanlara yapılması düşünülen ancak, yapılamayan 5 yıldızlı otelin hikayesini dosdoğru bir anlatsa da bu toplum neyin, nasıl olduğunu bir görse, böylece çok daha hoş olacak kanaatindeyim.
Atakum"da Türkmol firmasının talep ettiği Karayolları 7. Bölge Müdürlüğü'ne ait arsa için adamlara 'çantacı' derken kendi sattığı firmanın ne olduğunu bilmiyor muydu? Yoksa şu İstanbul'da aracılık hizmeti veren, komisyoncu arkadaşı sebeplensin diye mi o arsayı bu firmaya satmış, bilemem? Gerçi öyle olmadığına dair yemin edebilir.
Ancak inanan kim olur bilemem, şehri yönetmek öyle birkaç yağdanlıkçı, birkaç rotaryan, birkaç işbirlikçi ile olmaz. Hazreti Ali halifeliği döneminde 'yanına bir piri faniyi alarak, bana her gün ölümü hatırlatacaksın' demiş. Ne zaman ki Hz. Ali'nin saçları ağarmış adama 'tamam' demiş, 'şimdi gidebilirsin. Zira sakalımdaki beyaz kıllar bana yaşlandığımı ve ölümü hatırlatır' diyor.
Bizim Kral yüzünde çıkan ne kadar kıl, tüy varsa hepsini kazıtıyor ki, ölümmüş, ahiretmiş, yaşlılıkmış, insanları doğruya ve güzele ulaştıracak vicdani duyguları hatırlatacak en ufak bir emare vücudunda bulunmasın.
Hizmet olarak topluma sunduklarının arkasındaki gerçekleri de teker teker sizlere izah edeceğim. Şimdilik hoşça kalınız.