Bugün biraz siyaset yazalım istedim, seçime bir yıldan az bir zaman kaldı, bazıları hala daha erken seçim dese de zaten bu işin erkeni uzağı kalmadı, seçime şurada on bir ay gibi kısa bir zaman dilimi kaldı. İktidar partileri açısından bu seçimin eskisinden çok daha zor olacağı muhakkak, ancak muhalefet partileri de bu anlamda çok zayıf kaldıkları ortada. Daha önceki yazılarımda da bu konuyla ilgili kanaatlerimi aktarmıştım, bu kanaatlerimde herhangi bir değişiklik olmadı. Sokağa çıktığınızda farklı birkaç grup seçmen profili ile karşılaşıyorsunuz, bunlardan biri Reis ne derse doğrudur, o yanlış yapmaz, onun dışındakilerin tamamı yanlıştır mantığında olan gruptur, bunların oy oranı yüzde yirmi civarındadır. Bir başka seçmen profili olan grup her şeye muhalefet olan, asla mutlu olamayan, ne yaparsanız yapın onların muhalefetine engel olamayacağınız bir gurup var, bunun dışında hiç hoşlanmadığım iki seçmen profili daha var biri her şeyi dine bağlayan grup, diğeri de Kemalizm’e bağlayan gruptur. Son grup ise gerçek seçmen grubu olarak adlandırdığımız derdi geçim ve ülke geleceğini düşünen gruptur ki bu grup en büyük çoğunluğu temsil etmektedir.
Yapılan sağlıklı anketlerde Ak Parti’nin oy oranı yüzde yirmi sekiz, otuz bandında, MHP’nin oy oranı yüzde yedi bandında gözükmekte, biraz daha iyimser rakamlarla Cumhur İttifakı’nın oy oranı yüzde otuz sekiz, kırk bandında olduğunu söylemek gerçekçi bir rakamdır. Millet ittifakı bakımından olaya bakıldığında durum nedir derseniz CHP’nin değişmeyen yüzde yirmi altılık oy oranı aynen devam etmekte, merhum Ecevit yetmişli yıllarda bir kez yüzde kırkları yakaladı ondan sonra yüzde yirmi altıyı geçemedi. İYİ Parti’de ciddi bir kıpırdanma söz konusu yüzde on beşlere dayanan bir oy oranı olduğu kanaatindeyim. HDP zaten yüzde onlarda seyretmekte bunların toplamı yüzde elliyi buluyor, diğer partilerin toplamı da yüzde beş, altı civarında okursa etti sana yüzde doksan sekiz, kalan yüzde ikilik oyu da siz bulun. Bu durum parlamento için geçerlidir, Cumhurbaşkanlığı konusunda durum farklı olduğu bir gerçek, Recep Tayyip Erdoğan’ın karizmatik yapısı, ona inanan ciddi bir seçmen tabanı, seçimlerde yeniden seçileceğini işaret etmekte. Karşı tarafın ciddi bir adayı olsa ve ilk turda Tayyip Erdoğan Yüzde elliyi aşamaz ise ikinci tura kalırsa karşı tarafta da ciddi bir aday olursa o zaman durum değişebilir ama şu anda gözüken şu ki Tayyip Bey tekrar seçimi alacak durumda gözükmekte.
Gelelim şehrimizdeki duruma, daha önce de yazdığım gibi şu anda Ak Parti’nin sahadaki durumu üç buçuk Milletvekili çıkarması yönünde bir durumla karşı karşıya, bunu iyi bir liste ve iyi bir çalışmayla dörde çıkarmak mümkün ama mevcut listeyle mümkün gözükmüyor. Şu anda şehirde iktidar partisinin iki Vekili var, birisi kayınçom diğeri Çiğdem Hanım, Bafra bölgesine bir şey diyemem, Kırcalı iyi bir arkadaş, orada uğraş da veriyor ama tabanda durumu nedir derseniz en azından ciddi bir tepkisi yok diyebiliriz. Vezir Hazretleri ile Demircan artık istirahate çekilmeli, yaşları da seçimde yetmişin üzerinde olur, zaten artık kenara çekilip gençlerin önünü açma zamanları geldi de geçiyor bile. Gerçi Vezir Hazretleri büyük bir heyecanla tekrar Büyükşehre nasıl dönerimin derdine düşmüş durumda ama derler ya eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı, onunki de öyle bir şey işte. Demircan’ın durumu da aynı siyasete girmesinde çok büyük emeğimiz olmuştu, o dönem onu gerektirmekteydi, ama şimdi durum farklı ondan çok daha kapasiteli, çok daha aktif, çok daha iş yapacak gençler var onların önünü açıp Erbaa’ya yerleşme zamanı geldi de geçiyor bile.
Gelelim diğer partilerin durumuna CHP bu şehirde her zaman iki Vekil çıkarır, bunu üç yapabilir mi derseniz biraz zor gibi, İYİ parti geçtiğimiz seçimde bir Vekil çıkarmıştı şimdi iki çıkarır, MHP de bir çıkarmıştı ama hükûmet politikaları nedeniyle tepkide oda nasibini aldığından ona da bayağı bir tepki var, şayet çok iyi bir liste yapmaz ise bir Vekili dahi çıkaramayabilir. Öyle akademisyenlerle, Genel Başkana yakın isimlerle veya kafa adamlarla seçime girecek bir liste yaparsa bir vekil dahi çıkaramaz. Halkın içenden gelen, taban siyasetini bilen, insanların bire bir görüşüp dertlerini söyleyebilecekleri bir aday koyarsalar o zaman bir vekil çıkarırlar. Aksi halde 4-2-2-1 Yerine, 4-3-2 bir liste ortaya çıkar, önümüzdeki on bir aylık süreci kim gereği gibi değerlendirirse sonuç ondan yana olur diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla..