Yöneticilik, sadece günü kurtarma veya bulunduğu yeri idare etme sanatı değildir. Yönetici, yönetmekte olduğu kurumla ilgisi olan her şeyden sorumlu olan insandır. Hele
şehrül emin olarak adlandırılan Belediye Başkanlığı makamını işgal ediyorsanız, sorumluluğunuz bir o kadar daha artmış demektir. Birde Büyükşehir yöneticisi iseniz, bu sorumluluğunuz her yönüyle çok daha geniş bir alanı kapsadığından vebaliniz de aynı oranda artmaktadır. Çünkü son zamanlarda çıkarılan yasalarla alt kademe, ilk kademe veya bağlı ilçe Belediye Başkanlıkları adeta şube müdürlüğü statüsüne düşürülmüş. Çöp toplama, inşaat ruhsatı vermenin dışındaki bütün görevler Büyükşehir Belediyelerine verilmiş. Büyükşehir Belediyesinin yöneticileri şayet istikbali görüp, akıllı planlamalar yapamazlarsa birçok insanın ekmeğiyle oynarlar. İşte bu planlamaları yapacak, şehrimizi 2050"li yıllara taşıyacak, kapasiteli, birkaç yabancı dili olan, birikimleri ile şehrimizi adeta uçuracak bir bürokrat atandı Belediye"ye. Daha önce de yazdığım gibi, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü"nden altı defa alınıp, yedi defa mahkeme kararı ile geri dönen Şahin Eker gibi büyük bir devlet adamı. Yazı İşleri ve Kararlar Dairesi Başkanlığı"na atanmış. Ne mutlu bize. Böyle bir şehirde yaşanmaz mı? Teşekkürler Vezir hazretleri, seni alnından öpmek lazım. Sana da bu yakışırdı zaten. Böyle değerli bir Bürokrat kaybolmamalı idi. İşte senin büyük ferasetin bunu gördü ve derhal gereğini yaptın. Şimdi sıra bizde. Gelip, bu arkadaşımızı kutlayıp, ona olan güvenimizi, sadakatimizi bildirmek bizim büyük görevimiz.
Büyükşehir Belediyesi"nde kaliteli personele ihtiyaç varsa, kaybedilen iki Belediye"de onca teknik eleman boşta dururken, hay hayı gitmiş, vay vayı kalmış, kendimi bildim bileli Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü görevini yürüten Şahin Eker"i Belediye"ye alıncaya kadar, boşta gezip, devletten maaşını alan onca kaliteli eleman var. Bu insanları al yanına hem sen yararlan, hem Belediye Başkanı"nı rahatlat. Eski Gazi Belediyesi"nde, İlkadım Belediyesi"nde, Atakum Belediyesi"nde onca teknik adam, Başkan yardımcısı boşta kalmışken, senin kalkıp partinle mahkemelik olan bir bürokratı sırf LORDLAR KAMARASI istedi diye Belediyeye alman bu şehre yapacağın en büyük yanlıştı ve sen de onu severek yaptın. Bu arkadaşın neyinden istifade edeceğini çok merak ediyorum. Belki Samsunspor Kulübüne yardım edeceksin de bu arkadaş bu işleri organize edecek, işte o zaman bu yazdıklarımın tamamı boşta kalır. Yok, bunun dışında başka bir iş yapacaksa, o zaman acırım alacağı paraya. Yazık devletin parasına, onca üniversite mezunu genç iş ararken sen emekliliği dolalı yıllar olmuş adamı al oraya yüksek maaş ver ona. Ama ben sana değil; teşkilatta görev alıp, kendilerini Ak Partili sananlara kızıyorum. Adamlar konuşmaya sıra geldiğinde Ak Parti"nin yöneticileri, ama icraata sıra gelince iraptan mahalleri yok. İl Başkanı Hazretleri şehre gelip, iş yapmak isteyen iş adamlarına çağrıda bulunmuş, İşiniz tıkanınca yanıma gelsin demiş. Acaba o insanların önünü tıkayanları mahkemeye verip, onlardan üç, beş kuruş sebeplenecek mi, yoksa gerçekten önlerini açmak için bir şeyler mi yapacak? Şayet dediklerinde samimi ise, önce partisine mensup Büyükşehir Belediyesi"ne alınan ve partisi ile mahkemelik bu insana engel olsun, ondan sonra çıkıp, gazetelere poz versin. Bu millet keriz değil, lafa değil, icraata bakar.
Hoca Nasrettin eşeği kaybolmuş. Onu arar iken gülüp, oynuyormuş. Yanına gelenler Hocam hayırdır, hem eşeğin kayboldu, hem de neşelisin sebebi ne ola ki?, deyince hoca demiş ki; Şu dağın arkasında bir umudum var, şayet orada da bulamazsam o zaman siz seyredin bendeki ağlamayı. Bizim Büyükşehir ve Ak Parti Yetkilileri, şu anda rahat hele bir hafif raylı sistem bitsin de; onca dolmuşçu, minibüsçü, halk otobüsleri işletmecisi işsizlikten kapılarına dayandığında. İşte siz o zaman seyredin onlardaki ağlamayı. Bir de o arada, Milletvekili seçimi olur da vekil sayısı yarı yarıya düştü mü, o zaman Adem Güney"in değmeyin keyfine. Yemesin de yanında yatsın. Adam Teşkilat Başkanlığı döneminde Kurupelit, Atakum, İlkadım, Gazi, Aşağı Çinik, Büyüklü, Kavak, Ladik, Yakakent Belediyeleri"nin Ak Partili Başkanlardan olmasını engelleme başarısını yakalamış. Şimdi de milletvekili sayısını yarı yarıya düşürürse kendisine verilen görevi başarı ile tamamlamış olmanın gururu ile birilerinden madalyasını alır. O arada dünyalığını da yapar, zaten yapmış da yetmiyormuş. Ondan sonra kimin ne hali varsa görsün. Gelir başka bir parti iktidara geçer, o partiye orada yapması gerekenleri yapar. İşte size ideal yöneticiler. Bunları yine bizler iş başına getirdiğimize göre, sonuçlarına da katlanmak zorundayız. Ne zaman ki aklımız başımıza gelir, o zaman gereğini yaparız. Ama bizden sonraki nesillere iyilik mi yapmış oluruz, kötülük mü tartışılır. Kalın sağlıcakla.