"Artan sıcaklıklar nedeniyle kişide tansiyon dengesizliği, yorgunluk, halsizlik ve gün boyu süren uyku hali görülür. Sıvı ihtiyacını karşılamak için günde en az 2 litre su tüketilmelidir" dedi.
Atasam Hastanesi'nde görevli diyetisyen İrem Damancıoğlu, sıcaklıkların artması ile birlikte insanların özellikle beslenme konusunda dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi. Yaz aylarında sıcaklığın hızla artmasının, hem sağlık, hem de beslenme üzerinde oldukça etkili olduğunu belirten Diyetisyen İrem Damancıoğlu, "Artan sıcaklıklar ve fazla nem, terlemeyle vücutta su kaybının artmasına, beraberinde de elektrolit kaybına neden olur. Bireyde tansiyon dengesizliği, yorgunluk, halsizlik ve gün boyu süren uyku hali görülür. Artan sıvı ihtiyacını karşılamak için günde en az 2 litre civarında su tüketilmesi önemlidir. Serinlemek için tercih ettiğimiz diğer içecekler ise gazlı ve kafeinli içecekler yerine, soda, limonata, ayran, taze sıkılmış meyve suyu, meyvenin kendi tadıyla yapılmış kompostolar ve kefir olabilir” dedi.
Kızartma, kavurma gibi aşırı yağ içeren pişirme yöntemlerinin susuzluk hissini arttırdığını vurgulayan Damancıoğlu, "Bu yöntemler yerine, haşlama, buğulama, ızgara gibi sağlıklı yöntemler kullanılmalı. Yaz mevsiminde vitamin ve mineral içeriği yüksek taze sebze ve meyveler ile tam tahıllara dayalı bir beslenme biçimi daha uygun olacaktır. Omega-3 yağ asitlerini içeren balık, haftada 2 kez tüketilmeli. Aşırı yağlı, şerbetli tatlılar kan şekerini hızla yükseltip aniden düşmesine sebep olacağı için tercih edilmemeli, bunun yerine sütlü hafif tatlılar veya dondurma tüketilmeli" diye konuştu.
Yaz tatilinde, otellerdeki açık büfelerin en tehlikeli alanlar olduğunu dile getiren Diyetisyen İrem Damancıoğlu, şöyle devam etti:
"Birkaç çeşit yemek yemek istiyorsanız azar azar alınabilir. Daha çok zeytinyağlı sebze yemekleri tercih edilmeli. Tabağınızın dolu görünmesi için özellikle bol salata ve sebze alın. Mayonez, krema, ketçap ve aşırı yağlı soslardan uzak durun. Bunlar yerine limonlu sosları tercih edin. En yoğun risk grubu yaşlılar ve çocuklardır. Sıvı-elektrolit dengesinin sağlanması en çok bu grupta önem taşır. Aşırı sıcağın hissedildiği saatlerde dışarıda olmamalılar. Güneşin etkisini kaybettiği saatler dışarı çıkmaları için uygundur. Bol su tüketiminin yanında meyve, sebze, yoğurt, cacık, ayran ve peynir yeterli miktarlarda tüketilmelidir. Güne düzenli ve hafif bir kahvaltıyla başlanmalı, kahvaltıda yumurta az yağlı peynirler, domates, salatalık, yeşillikler, tam tahıllı ekmek ve kafeinli içecekler yerine süt, bitki çayı veya meyve suları tercih edilmeli. Ara öğünlerde meyve, süt, yoğurt, dondurma hafif ve sağlıklı tercihler olacaktır. Akşam yemeklerinde ise soğuk çorbalar, zeytinyağlı sebze yemekleri, salatalar, ızgara veya haşlama et, tavuk ve balık yemekleri tercih edilebilir." (DHA)