Şiddet sarmalı ne zaman son bulacak?

OKAN ÇAKIR

Bu topraklar bir evladını, bir inci tanesini daha toprağa verdi. Genç yaşında şehit edilen kadın polis memuru Şeyda Yılmaz’ın katili, 19 yaşındaki Emre Geçti’nin 26 ayrı suç kaydının olması ise durumu daha da acı kılıyor. Peki, nasıl oluyor da bu kadar suç geçmişine sahip biri, sokaklarda elini kolunu sallayarak dolaşabiliyor?

Adeta suç makinesi
Emre Geçti'nin sicili adeta suçla dolu. 26 ayrı suç kaydı var: 8 kez uyuşturucu kullanmak, 2 kez kasten yaralama, 1 kez cinsel taciz, 2 kez yağma, 1 kez gasp, 2 kez çocuğa cinsel istismar, 2 kez motosiklet hırsızlığı ve daha fazlası. Her bir suç kaydı, bu şahsın toplum için ne kadar büyük bir tehdit olduğunu gözler önüne seriyor. Ancak en acı verici olan, tüm bu suçlar işlenmesine rağmen hala serbest kalabilmiş olması. Bir kadın polis, toplumun güvenliğini sağlamak için görevi başındayken, kendi silahıyla şehit ediliyor. Bu yaşanan, sadece bir bireyin kaybı değil, aynı zamanda hukuk ve güvenlik sistemimizin de sorgulanması gereken bir durum.

Başıboş insanlar sorunu
Ülkemizin karşı karşıya olduğu asıl sorun, bu tür suçluların sokaklarda serbestçe dolaşabilmesi. Ömrünü hücrede geçirmesi gereken insanlar, nasıl oluyor da tekrar tekrar topluma karışabiliyor? Bu soruyu sormak zorundayız. Şiddet eğilimli, geçmişi suçlarla dolu bireylerin cezalarının yeterince caydırıcı olmadığını görmek, halkın güvenliğine ve adalet sistemine olan inancı zedeliyor. Her gün gazetelerde, televizyonlarda benzer olayları görmekten artık bıktık. Bu şiddet sarmalının bir son bulması gerekiyor. Toplum, devlet ve millet olarak, bu durum karşısında sessiz kalamayız. Şehit Şeyda Yılmaz için adalet yerini bulmalı.

Acilen yasalarda değişiklik gerekiyor
Meclis, bu tür olaylara karşı derhal harekete geçmeli. Suçluların ceza infaz sistemindeki boşluklardan faydalanarak tekrar topluma karışmasının önüne geçilmesi gerekiyor. Cezalar caydırıcı hale getirilmeli, infaz yasaları yeniden düzenlenmeli. Sadece polisler değil, tüm toplumun güvenliği tehlikede. Bu katil de diğerleri gibi kısa sürede serbest kalmamalı. Halkın huzuru ve güvenliği için canını veren şehit polis memurumuz için adalet sağlanmalı. Yeter artık! Şiddeti engellemek mümkünken, daha kaç hayat mahvolacak? Artık üzüntü ve öfkemizi içimize atmanın zamanı geçti. Şiddet sarmalını durdurmak için devletin, milletin ve herkesin harekete geçmesi gerekiyor. Bu tür olaylar, yalnızca bir bireyin değil, hepimizin ortak yarası. Şehitlerimiz için, geleceğimiz için şiddeti durdurmak zorundayız. Yeter!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.