Sözlerime başlarken en kötü demokrasinin en iyi totaliter düzenden iyi olduğunu belirterek başlamak istiyorum. Zira halkın seçtiği idareciler yanlış yaptıklarında zamanı geldiğinde aynı halk tarafından görevden uzaklaştırma imkânı oluyor. Totaliter rejimlerde zorla iş başına gelenler veya halkın onayını almadan iş başına gelenler hem halka zulmederler hem de kendilerine. Kendilerine nasıl zulmedeler? Derseniz, pek çoğu ya Çavuşeskular gibi linç edilerek öldürülür, ya da tahtlarından zorla indirildikten sonra zillet içerisinde yaşayıp, perişan halde ölürler. Demokrasi bu yüzden çok güzel bir yönetim biçimidir. Ama siyaset çok farklı bir sanat. Bir arkadaşın dediği gibi siyaset dosta tavsiye edilmeyecek kadar kötü, düşmana bırakılmayacak kadar iyi bir sanattır. Ancak gelinen noktada siyaset o kadar çok çirkefleşti ki aklınız şaşar. Kimlerin ne işler çevirdiklerini gördükçe siyasetten nefret eder hale geldik. İnsanlar değil ikiyüzlü; üç, dört, hatta beş yüzlü oldular. Üç beş kuruş için her şeyini feda etmeye kalkanından tutun da ufak bir makam için anında reddi miras yapanına dek her çeşit fırıldağa rastlamak mümkün.
Belediye Başkan adaylıklarının tespit edilmekte olduğu şu günlerde o kadar enteresan işler oluyor ki aklınız şaşar. Aday adayı olanların verdikleri uğraştan tutun da, arkalarında durmaya çalışan insanların verdikleri uğraşa varıncaya dek, o kadar enteresan işler oluyor ki aklınız şaşar. Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı konusunda yapılan mücadeleleri ve sonucunu yazdık. Geçtiğimiz Cuma günü Mustafa Demir ismi kesinleşmişti ama biz hemen haberini yapmadık, önceki gece haberini yaptık. Bu konuda kamuoyunun çok büyük bir tepkisi var. Mustafa Demir’e bu kadar büyük tepki olacağını şahsen düşünmemiştim. Ben Mustafa Demir’i sevmem ama benim sevmemem ölçü değil. Toplumun kabulü olanı biz de kabul etmek zorundayız ama maalesef Mustafa Demir’in kamuoyunda karşılığı yok. Bizim Kuyucubaşı aday olsaydı bu tepkinin onda birini almazdı. Umarım Ak Parti Genel Merkezi verdiği bu yanlış karardan döner de toplum rahatlar. Yoksa bu seçim çok zor bir seçim olacak.
Vezir hazretlerinden sonra Zihni Başkan toplumun yüzde yetmişinden fazlasının desteğini aldığını çok iyi biliyorum. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi toplumun desteğini almanın yetmediği de ortada. Normalde Reis-i Cumhur; ‘toplumda karşılığı olan şaibesiz insanları aday yapacağız’ demişti, bu dediğinde samimiyse Zihni Şahin aday olmalıydı ama nasıl bir arka planı döndüyse Mustafa Demir bu işi halletti. Arka plan derken orada dönen işleri de çok iyi biliyorum. Mustafa Demir’in İstanbul’da Alüminyum işi yapan kardeşinden tutun da, Reis-i Cumhur’un kapı komşusu eski Rize Milletvekili Abdülkadir Kart’dan Cengiz İnşaat’a varıncaya dek fevkalade ilişkiler içinde olan Mustafa Demir ‘istemem yan cebime koyun’ misali bu işi halletmesini becermiştir. Şehir adına fevkalade üzüldüğümü belirtmek isterim. Zira Mustafa Demir’in vezir hazretlerini mumla aratacağından en ufak bir şüphem yok. Sadece Büyükşehir Belediyesindeki köhneleşmiş Bürokratik yapının dağıtılmasında güzel işler yapar, onun dışında şehre en ufak katkı sağlayacağına inanmıyorum.
Dün İl, İlçe başkanları ve Milletvekilleri ilçe Belediye Başkan adayları görüşmek üzere Ak Parti Genel Merkezine çağrıldılar. İl başkanının İlkadım’da gönlünde olan aday ilçe Başkanı Hakan Ay ancak İlkadım’ı bu arkadaşla almak mümkün değil. İlkadım’da eski Milletvekili Fatih Öztürk de aday adayı oldu. Fatih Öztürk insan olarak sevdiğim bir arkadaş ancak Termeli olması nedeniyle Erdoğan Tok’tan çok oy alması mümkün değil. Mevcut Belediye Başkanlarının tamamında toplumun belli kesimleri tarafından tepki olduğu ortada. Bunu kimse inkar edemez ancak bu tepkilerin nedenini de iyi analiz etmek lazım. İnsanların olur olmaz işlerini yapamadıkları için mi tepki veriyorlar yoksa hizmet yapmadıkları için mi tepki alıyorlar bunu iyi tahlil etmek lazım. Bu işi yapmış bir kardeşiniz olarak kimseye yaranılmadığını, insanların on işini yapmanıza rağmen on birinci işini yapamadığınızda sizden kötüsü olmadığını söylemek zorundayım.
Atakum’da da durum aynı. Mevcut Başkan’a belli bir kesimin tepkisi var ancak bu insanların tepkisi İshak Taşçı hizmet etmediğinden ötürü mü yoksa istedikleri imar değişikliklerini, kat artışlarını vs. alamadıkları için mi tepkililer ona bakmak lazım. Canik’te Osman Genç yok artık. O nedenle orada Ak Parti’den kim aday olursa seçimi alacağı kanaatindeyim. MHP’nin adayı henüz belli değil, şayet Abdullah Karapıçak olursa güçlü bir isim. Onun da orada belli bir tabanı var ama Gaziosmanpaşa mahallesinde ona da belli bir tepki olduğunu gözlemledim. Sizin anlayacağınız siyaset fevkalade zor bir iş. Allah bana bir daha nasip etmesin. İnsanı çok yoruyor. Karşılığında da manen bir şey kazanamazsınız. Madden hiçbir şey kazanmanız mümkün değil, tabiki dürüst iseniz… Allah bu işi yapanların yardımcısı olsun. Şehrimizi yönetecek dürüst insanlara bu işleri nasip eylesin diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla.