SORUN GENÇLİKTE Mİ? BİZDE Mİ?

Adnan Bahadır

Günümüzün en önemli sorunlarından biri gençliğin geldiği noktadır. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimiz, çocuklarımız ne durumda buna iyi bakmamız gerekiyor. Bu konuda en büyük sorumluluğun bizatihi bizlerde olduğu gerçeğini göz önüne alarak bir değerlendirme yapmak zorundayız. Toplumun temel direği olan çocuklarımız ve gençlerimizin gelinen noktada ciddi anlamda sıkıntılı bir durumda olduklarını söylemek zorundayız. Bunun temel nedeninin de kendimiz olduğunu unutmayalım. Çocuk, temel eğitimi aileden alır, ne görürse onu yapar, ailede ne yaşanırsa onu kültür olarak kabul eder. Z kuşağı denilen kuşak evlatlarımız ve torunlarımızdır, bunlar uzaydan gelmediler. Ailelerinde gördüklerini ve yaşadıklarını biraz daha fanteziye giderek yaşam biçimleri oluşturmaya çalışınca da iş içerisinden çıkılmaz bir noktaya geldi desek abartmış olmayız. Çocuklarımızı yetiştirirken dikkat etmek zorunda olduğumuz en önemli kriterlerden birisi onlara haram lokma yedirmemektir, haram lokmayla büyüyen insan ahlaklı insan olamaz. Zaman zaman arkadaşlarla oturup sohbet ettiğimizde ne olacak bu toplumun hali diye serzenişte bulunanlara; bu toplumun değil bizim halimiz ne olacak diyorum. Neden böyle dediğime gelince; bizler ahlaklı, dürüst ve samimi insanlar olmaz isek çocuklarımızın öyle olmasını bekleyemeyiz. Çocuklarımız da bu toplumu oluşturduğuna göre sorunu kendimizde aramak zorundayız.

Bazı inançlı ailelerin düğün dernek resimlerini sosyal medyada gördükçe emin olun çok üzülüyorum. Adama bakıyorsun inançlı müslüman biri; kızının veya gelininin düğün resmine bakınca yatak odalarında giyilmeyecek kıyafetlerle düğün resimleri verdiklerini görmek gerçekten üzücü bir durum. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Burhan İşleyen Hoca’nın sosyal medyada bir paylaşımını gördüm, o kadar güzel söylemiş ki anlatamam. Özetle şöyle diyor; ‘Allah’ın örtünme ayeti düğünler için geçerli değil mi acaba?’ Ne kadar doğru biz söz. Bazı din görevlilerinin düğün dernekleri o kadar kötü ki anlatamam. Anne baba sakallı başörtülü, kız veya gelin cıscıbıl... Allah aşkına bu nasıl bir iş? Anlamış değilim. Çocuklarımız geleceğimizin teminatı eyvallah da İslami yaşantısı bu minvalde olan insanlarla geleceğimizi nasıl inşa edeceğiz çok merak ediyorum. Çocuklarımıza bizler örnek olacağız. Namazımızla niyazımızla ahlakımızla yaşam biçimimizle onlara örnek olamazsak toplum nereye gidiyor deme hakkına sahip değiliz.

Zaman zaman oturup düşünürüm; 'Acaba 28 Şubat döneminde yetişen çocuklar şimdiki nesilden daha mı iyiydi?' diye. O baskı ve istibdat dönemlerinde aileler çocuklarına daha çok sahip çıkıyorlardı, daha imanlı ve samimi gençlik vardı. İlköğretim okulunu bitirmeyen çocuklar Kuran kursuna ve camilere gidemiyordu, şimdi öyle mi? Bırakın ilkokulu bitirmeyi, 4-6 yaş grubu çocuklarımıza Kuran kurslarında eğitim verilmekte, yaz kurslarında hocalar harıl harıl çalışmaktalar. Yaz kuran kurslarının yanında yatılı yaz kuran kursları, kreşler, okul öncesi kurslar, mükemmel çalışmalar var. Bu konuda başta valimiz olmak üzere il müftümüz, İlkadım ilçe müftümüz diğer ilçe müftüleri ve hocalarımız mükemmel bir performans sergilemekteler, kendilerinden Allah razı olsun. Ancak bu yeterli mi derseniz; asla değil. Geçen hafta İlkadım ilçe müftümüzle bir sabah kahvaltısı yaptık, bu konuda çok dertli. İlkadım bölgesinde yirmi bin küsür 4-6 yaş öğrenci kapasitesi var, biz bunun ancak yüzde birine ulaşabildik dedi. Ulaşılan rakam çok düşük ama bunu dert etmesi çok iyi. İl müftümüz ve özellikle valimiz de bu konuda çok samimi uğraş vermekteler. Takdire şayan bir durum ancak sadece onların uğraş vermesi yeterli değil. Aileler ve toplum olarak bizler destek vermez isek sonuç almak mümkün olamaz.

Gençliğimize sahip çıkmak istiyorsak önce ailemizde onlara örnek olacak bir yaşam biçimine sahip olacağız, ardından eğitimlerine önem vereceğiz. Nasıl para kazanacakları önceliğimiz olmamalı, nasıl iyi bir insan olacakları önceliğimiz olmalı, ardından nasıl para kazanacaklarını da düşüneceğiz elbette. Gidin adliyelerdeki suç dosyalarına bakın; uyuşturucu bağımlısı, her türlü suça bulaşmış çocukların ya anne babası ayrılmış sokakta kalmışlar ya anne baba ayrılmamış ama sürekli kavga gürültüden çocuklarıyla ilgilenmemişler ya da vurdumduymaz ailelerin çocuklarıdırlar. Allah rızası için bizden sonra temiz bir toplum istiyorsak çocuklarımıza sahip çıkalım diyerek sözlerime son vermek istiyorum. Allah’a emanet olunuz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (10)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.