SÖZ SIRASI GEDİKLİ'DE

Henüz yönetim olarak ilk toplantımızdaki ilk madde “Dobi Hasan'ın maaşı ne olacak?”, ikinci toplantıda tekrar aynı “Dobi Hocanın maaşı ne olacak?”, üçüncü toplantıda “Dobi Hocam araba istiyor, hangi yöntemle alabiliriz?”

Benim muhatabım Başkan Emin Kar'dı. Bahsettiğim gibi görev tanımı ne olduğu bilemediğim bir ismin kendi alanımda o şekilde boy göstermesine muhalefet etmek durumundaydım. Bu konuda enerjimin birçoğunu harcadım ve bu beni yıprattı



SUSKUNLUĞUNU BOZDU
Samsunspor Eski Futbol Şube Sorumlusu Ali Kemal Gedikli görevinden istifa gerekçelerini ve takımın içinde bulunduğu durum hakkında genel bir açıklama yaptı.
Gedikli yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; Gerek Samsunspor'dan istifa etmeme neden olan süreci, gerekse Başkan Emin Kar'ın şahsımı hedef alan “İstifa etmedi, ben görevden aldım” sözlerini kan davasına dönüştürmemek, kavga gürültüye dönüştürmemek, istifamın ardından oluşan merak ve bilgi kirliliğine açıklık getirmek amacıyla bir araya geldik. Öncelikle şunun bilinmesini istiyorum. Başkan Emin Kar her ne kadar görevden aldım demiş olsa da istifa tarihim ortadadır ve bugüne kadar olan suskunluğum söyleyecek bir sözümün olmadığından veya mahcubiyetimin olmadığından değil, son derece hassas günler geçiren Samsunspor'umuza zarar vermemek açısındandı. Bunu ben istifa ettiğim günde kulübün hassas döneminde nedenlerini söylemeyerek açıklamıştım. Ama bugün geldiğimiz noktada gerek hayata bakışım ve duruşum, gerekse toplumun ve camianın bu bilgileri edinme haklarına olan saygım gereği süreci siz basın mensuplarının aracılığıyla kamuoyuyla paylaşmak istedim.

DURUMUN ÖZETİNİ AÇIKLADI
Kulüpte geçirdiğim zamanı Hasan Şengün'ün kişisel hırs ve beklentilerini törpülemekle geçirdim. Oradaki durumun bir özetini size böyle açıklayabilirim, çok derine inmeden. Daha görev tanımı bile belli olmadan Hasan Şengün'ün Samsunspor'un içinde bulunduğu ve herkesçe bilinen ekonomik durumuyla örtüşmeyen beklentilerinin yönetim kurulunun aşağı yukarı tamamının muhalefetine rağmen Başkan Emin Kar tarafından ciddi ve istekle kabul bulunduğunu belirtmek istiyorum. Henüz yönetim olarak 1. Toplantımızdaki Samsunspor'un içinde yaşadığı o süreçte toplantımızın ilk maddesi “Dobi Hasan'ın maaşı ne olacak?”, ikinci toplantıda tekrar aynı “Dobi Hocanın maaşı ne olacak?”, üçüncü toplantıda “Dobi Hocam araba istiyor, hangi yöntemle alabiliriz?” ve sonrasında gelişen hadiselerde ve toplantılarda şöyle bir durum ortaya çıktı. Yönetim kurulunun çoğunun söylemiydi bu “Peki Dobi'nin görev tanımı ne olacak?” bununla ilgili bir çizelge hazırladık. Kendisine futbol şubesinde verdiğimiz görevi Sayın Emin Kar'ın “Bunun yeri burası mı?” söylemiyle bu bir tartışmaya dönüştü ve toplantı yarım kaldı. Dolayısıyla sonraki süreçte bu konu bir daha açılmamak üzere kapandı. Sonraki süreç tamamen Başkan'ın inisiyatifiyle devam etti.

TAKIMA YAKLAŞMAMALIYDI
Belki bir söylem vardı ama net olarak bunun altına ben imza atmayacağımı söyledim. Bu üzücü ve düşündürücü olan durumu ben kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Bundan şu çıkmasın benim tek meselem bu değildi. İçeride yaşanan mali sıkıntıları hepimiz biliyorduk. Dolayısıyla transferle ilgili süreci yakından takip ettiğim için, Samsunspor'un her kuruşunun bile ne kadar değerli olduğunu bilerek yapılan onca transferin bu hassasiyetlere uygun şekilde ilerletmiş biri olarak bu duruma da bir duruş göstermesi lazımdı. Tabi bu da benim Samsunspor adına yapmam gereken bir şeydi. Gelişen süreçte Başkan'ın bu tavrının artarak devam etmesi, tabi ki bundan beslenen Hasan Şengün'ün tavır ve davranışlarının takım üzerinde olumsuz etki yapmaması için sebebiyle ben bir tavır gösterdim ve ben kendisinin mümkün olduğunda takıma yaklaşmaması için bir duruş sergiledim. Yaklaşık 3 ay boyunca ben bunun mücadelesini verdim. Keşke Sayın Emin Kar bu konuda Hasan Şengün'e sahip olduğu kadar teknik kadroya ve takıma sahip olsaydı. Bugün geleceğe dönük bu kadar olumsuzluk yaşanmamış olurdu.

BENİM MUHATTABIM BAŞKAN'DI
Burada altını çizmek istediğim en önemli şey, Hasan Şengün benim muhatabım değildi. Ben yönetim kurulunda bulunan biri olarak muhatabım Emin Kar'dı ve ben bu süreci onunla yaşamak durumundaydım. Bahsettiğim gibi görev tanımı ne olduğu bilemediğim bir ismin kendi alanımda o şekilde boy göstermesine muhalefet etmek durumundaydım. Bu konuda enerjimin birçoğunu harcadım ve bu beni yıprattı. Gelinen nokta Başkan'ın söylemiş olduğu son basın toplantısında açıklamış olduğu “Ben kendisini görevden aldım” söylemi kendisine yakışıyor olabilir, ancak o makamda oturan Samsunspor başkanına yakışmadı. Ben Samsunspor olarak buna üzüldüm ama kendi adıma hiç rahatsız olmadım. Ben duruşumu Samsunspor için gösterdim. Başladığım günden bu yana da tüm enerjimi Samsunspor için harcadım ve bunun için uğraş verdim. Bu konuda yaşanan transfer süreci hepimizin bildiği gibi çok dar bir süreçte yaşandı. Yanlış transferler de olabilir ama yapılan bütün eylemlerin altına imzamı bugün de atarım, kaldı ki 11 haftalık görev sürecimde bu ligin en iyi en tempolu 3, 4 takımdan bir tanesiydik. Keşke o takıma sahip çıkabilseydik. Ön yargı ve kompleksler maalesef duyguların tahrip olmasına neden oldu. Bu özellikle oyunsal anlamdaki çöküşü oraya bağlıyorum.

HOCALIK TEKLİF EDİLDİ
Sezon başında Şengün'e hocalık teklif edildiği konuları üzerine de konuşan Başkan Emin Kar'ın kendisi sezon başında Hasan Şengün'e hocalık teklif etmişti, ne oldu da böyle aralarında bir antipatiklik oluştu. Sezon başında yaşanan gelişmelerde kendisine karşı bir reaksiyonun olduğunu Başkan'a ilettim. Hasan Şengün ile ilgili gerek sosyal medyada gerekse kamuoyunda ciddi tepkiler var. Senin bu manada ciddi bir kredin var ancak bu kredini bu tip şeylerde kullanmamasını söyleyerek Başkan'a tavsiyede bulundum. Bana “Ali abi ben kredimi Dobi hocama sonuna kadar kullanırım.” dedi. Ben de bunun üstüne madem öyle hoca aramayalım Hasan Şengün'ü hoca yapalım dedim.

HERKES SAMSUNSPORLU
Başkan Emin Kar, Hasan Şengün ile ilgili son açıklamasında Dobi'nin bu takımda hiçbir işe karışmadığını ve hiçbir işe müdahil olmadığını söyledi. Madem bu görevleri yapmamış, hiçbir işe karışmamış ise bu arkadaşa neden bu kadar para ödeniyor? Bu tamamen bir çelişkidir. Son toplantıda onu korumak için söylediği sözler farkında olmadan ortada bir çelişki oluşmasına neden oldu. Sık sık söylenen fedakârlık söylemleri var. Fedakârlık yapan insanların para mal itibar gibi kaybedecek şeyleri olur. Ama ben burada sadece Samsunspor'un kaybettiğini görüyorum. Diğer taraftan herkes bir şekilde bir şeyler kazanıyor ama kaybeden sadece Samsunspor oluyor. Benden sonraki 5 hafta keşke doğru irdelenseydi, metal anlamda bu kadar çöken bir takımın keşke nedenleri araştırılsaydı. Biz Samsunsporluyuz. Bugün Samsunspor'dan ayrılmış olmam kesinlikle Samsunspor'la olan bağlarımı kopardım anlamına gelmez. Kimse kimseden daha fazla Samsunsporlu değildir. Kimse de kimsenin Samsunsporluluğunu sınamaya kalkmasın.

GENEL MENAJERLİK OLMAZ
Futbol Şubesinin olduğu yerde genel menajerlik olmaz. Hasan Şengün zamanında yönetim kuruluna girmiş olsaydı şu anda bu sıkıntılar oluşmazdı. Keşke onu yapabilseydi bari. Kamp döneminden beri yaşanan sıkıntılar bunlar. Transfer çalışmaları yürüttüğü için kamp döneminde takımın başında olamadım. O dönemde benim görev alanıma müdahil olmaya çalışıldı. Ben gidip Başkan'a bu konu hakkında gittiğimde farklı boyutlara taşındı olay. Konumum gereği bu olanlara karşıt durmak zorundaydım ve ben bunları Samsunspor adına yaptım. Ben haklı çıktım demek istemiyorum. Yani çok üzülerek söyleyeceğim bir şey olur. Çünkü takımın bu durumundan benim de hoşnut olmadığımı herkesin biliyor olması lazım. Çünkü o yapının oluşmasında benim çok ciddi emeklerim var ve o yapının tahrip olmasına herkesten daha fazla üzülüyorum. Kurtuluş reçetesi için yönetimi bilenler şuan işin başında onlar bir şeyler yapsınlar.

İSTEDİK AMA ALAMADIK
Sezon başı transfer döneminin son günlerinde birçok oyuncuyu alabileceklerini ancak hem yapılan çok transferler hem de takımın mali durumundan dolayı bu transferlerin gerçekleşmediğini belirten Gedikli “Çok oyuncu aldı söylemleri oldu. Bugün de söylüyorum alınan oyuncuların hepsinin altına hala imzamı atarım. Transfer ettiğimiz süreçte takımın 12 gün sonra maça çıkacak bir kadrosu vardır muhakkak ama herkes kazanabileceği bir kadroyla sahaya çıkmanın mücadelesini verir. Biz de onu başarmaya çalıştık. Eren Tozlu'yu almamıza ramak kalmıştı, Rıdvan Şimşek elimizdeydi, bunun gibi birçok oyuncuyu çok transfer yapıldı söylemleri ve parasal mevzudaki hassaslığımız üzerine bu transferleri gerçekleştiremedik. Alamadığımız 4 5 tane oyuncuyu devre arası transfer yapamama riski üzerine kadro derinliği oluşturmak için almak istemiştik ama olmadı. Yönetim kurulunda bulunan arkadaşlara da “Başkan'ın o gün toplantıda ”İstifa etmedi, ben onu görevden aldım” ne hissettiniz. Oradaki hissiyatınızı öğrenmek istiyorum. İçerde yaşananları biliyorsunuz siz” diye sordum. Ali Kemal Abi biz seni çok seviyoruz. Biliyorsun işte, çok doğru bir söylem olmadı falan filan gibi cevaplar verdiler. Ben Samsunspor'a daha fazla katkı sağlayamayacağımı anladım ve görevimi bıraktım. Onlar da karşıydılar ama hala oradalar, ne diyelim."