İsmi sürekli genel başkanlık için geçti
İsteyenleri oldu, istemeyenleri oldu
Fazilet Partisi genel başkanlığından bu son kongreye kadar, Genel Başkan Recayi Kutan"ın siyasetten emekliye ayrılıp torunlarıyla vakit geçirme arzusu, Milli Görüş lideri Erbakan Hoca"nın"da arzu etmemesinin yanında birçok sebebi içinde barındıran endişelerle hep ötelendi
Nihayet, 26 Ekim 2008 Pazar günü Atatürk Kapalı Spor Salonu"nda yapılan 3.Olağan Kongre"de beklenen adaya beklenen izin çıktı Ve kongrenin tek adayı Prof.Dr. Numan Kurtulmuş, 946 delegenin 924"nün oyunu alarak genel başkanlık koltuğuna oturdu
Bu şüphesiz ki, Milli Görüş cephesinde, partinin kemikleşmiş unsurları yönetim kadrosu içinde yer alıp ağırlığını hissettirse bile yeni bir dönemin başlamasına verilen vize anlamını taşıyor
Bu arada, SP"nin yeni döneminde GİK ve diğer kurullarında görev alan birçok tanıdık dostlarımızla birlikte, yönetim kadrosunda Siyasi İşler Başkanı olarak görev alan, RP Samsun eski Milletvekili ve Devlet Bakanı Ahmet Demircan"ı Samsun"u en güzel şekilde temsil edeceğine inanıyor, tebrik ediyoruz
Sendika Yönetim Kurulu ile birlikte SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş"a yaptığımız tebrik ziyaretinde, ülke meselelerine yaklaşımı ve çözüm önerileri konusunda, partililerinin gözüyle, partisine katacağı artı değer anlamında yeterliliğine yönelik edindiğim izlenimim, kendisine ilişkin intibaları olumlu yönde güçlendirecek nitelikte
Kaldı ki, Necmettin Erbakan vizyonunda, bir bakışıyla ne dediğini anlayan, bir işareti ile harekete geçen kitleye, yeni bir yüz ve söylemle kendini kabullendirme sürecinin zorluğunun farkında olduğunu gördüm
Parti misyonunu öteden beri yüksekte tutan ve iktidara taşıyan sempatizanlarının çoğunluğunun AK Parti"de yer aldığı bilinciyle, cümlelerini seçerken AK Parti söylemiyle örtüşmemek aksine ayrıştırırken inciltmemek çabası içinde gösterdiği itinayı gördüm
Nitekim, yeni dönemde parti tabanına olması beklenen umut ve ülkenin geleceğinde üstleneceği alternatif rolün evvela sağlam politikalardan ve inandırıcılığı yüksek farklı bir muhalif söylemden geçtiğini bilmesi açısından önceki gün Bursa"da çizdiği portre bunun açık bir göstergesi sayılabilir
Sizde dikkat ettiniz mi bilmiyorum ama, konuşmasının sonunda söz veriyorum başlığıyla verdiği sözler oldukça iddialı bir Toplumsal Sözleşme anlamına geliyor bence
İnancım, namusum ve benliğim adına Söz veriyorum diyerek, partisinin yeni dönem politikasını deklare eden Genel Başkan Kurtulmuş, nelere söz veriyor birlikte dinleyelim
* Siyaseti yakın hedefler uğruna değil, yüksek idealler uğruna yapmaya söz veriyorum.
* Milletimin her ferdinin benim gibi inanmasa da, düşünmese de hak hukuk özgürlük ve refah mücadelesi için ömrüm yettiği sürece sonuna kadar mücadele edeceğime söz veriyorum.
*Sizleri hiçbir şart altında yalan söyleyip kandırmayacağıma namusum üzerine, inancım üzerine söz veriyorum.
*Siyasal ve kişisel çıkarlar uğruna "ne yapalım reel politik" diyerek Allah"tan başkasına kul olmayacağıma inancım ve namusum üzerine söz veriyorum.
* Seçim zamanı yıldızları vaat edip sonra unutarak umutları boşa çıkarmayacağıma söz veriyorum.
* Asla yapamayacağım şeyleri söylemeyeceğime, söylediklerimi gerçekleştirmek içen tüm varlığımla çalışacağıma söz veriyorum.
*Siyaseti bir çıkar ve zenginlik aracı haline getirmeyeceğime Harun gibi gelip Karun gibi gitmeyeceğime namusum üzerine söz veriyorum.
* Musa gibi gelip Firavunlaşmayacağıma namusum üzerine söz veriyorum.
*Osman Gazi vasiyetinde diyor ki, Ey oğul ne boş heveslerle vakit geçir, ne de verimsiz kavgalarla. Boş tebessümlerle, verimsiz kavgalarla bu milletin vaktini heba etmeyeceğime söz veriyorum.
*Zalim olmayacağıma, alemi adaletle şenlendireceğime benliğimin üzerine söz veriyorum.
*Mağdurların, mazlumların, güçsüzlerin yanında duracağıma söz veriyorum.
*Adalet, özgürlük ve refahı sağlamak için bütün gücümle çalışacağıma söz veriyorum.
*Halkın ve hakkın sözüne muhalif davranmayacağımıza söz veriyorum.
Biz de diyoruz ki, ülke siyasetine yeni bir soluk getirmeniz ümidiyle, sizleri iyi niyetlerimizle takip edeceğiz
Fakat yarın, verdiğiniz sözlerden bir bir uzaklaşıp, ortaya koyduğunuz sosyal ve ekonomik politikalar neticesinde millet yerine yalnızca kendiniz kurtulmuş olursanız, Söz veriyoruz, bunları hatırlatırız!..
Hiç kuşkunuz olmasın