Her yere asmışlar pankartlarını ve bez afişlerini, Samsun'da iki Üniversite, 5 Organizge Sanayi Bölgesi, Bafra'ya Turizm Fakültesi, 3 Liman, hayaldi gerçek oldu diye boy boy afişler astılar. Ben yıllardır Samsun'da yaşıyorum OMÜ vardı. Fakat o zamanlarda iktidarda AKP falan yoktu onu nasıl sahipleniyorlar anlayabilmiş değiliz. İkinci üniversite Başarı üniversitesi zaten vakıf üniversitesi (Fetullah Gülen Cemaatine yakınlığı olduğu iddia edilen bir üniversite) Samsun'da 3 OSB (Organize Sanayi Bölgesi) zaten vardı onlarda nasıl sahiplenildi ayrı bir muamma. Bu yazımı yazarken Bafra'da bir ara gezinmeye çıktım. Meydanda yine bir be afiş boydan boya binayı kaplamış.Üzerinde her zamanki gibi AKP Samsun Milletvekili ve adayı Suat Kılıç'ın fotoğrafı ve yanında BAFRA'YA DOĞALGAZ HAYALDİ GERÇEK OLDUiye yazıyordu. Meydanda parkta oturan insanlara sordum hayırlı olsun Bafra'ya doğalgaz gelmiş dedim. Adamlar bana hemen kim demiş geldi diye külliyen yalan konuşuyorlar. Geldiyse biz niye almıyoruz. Bunlar resmen kuyruklu yalan konuşuyorlar ve afşler asıyorlar dediler. Tanıdığım bir kaç kişiye daha sordum yok abi nerde yalanın biri bin para konuşup durmaktalar. Bizi bunlardan ve yalanlarından inşallah kurtuluruz dediler. Çalışmalarını çok yakından izlediğim Alaçam Posta Lojistik Meslek Yüksekokulu da AKP'liler tarafından sahiplenildi. Oysa işin gerçeği öyle değil. Yaklaşık 8 yıldır bu okulun Alaçam'a konuşlandırılması için insanlar uğraştılar emek verdiler. Ve üniversitenin senatosundan bile geçirilen yüksekokulun yanlızca adı ve programı belirli değildi. PTT Genel Müdürlüğünün de destekleriyle okulun adı ve programı belirlendi. 8 yada daha önceki yıllardaydı OMÜ'ye müracaatlar yapılmıştı. Ancak yetkililerin işi takip etmemesi sonucu iş buraya kadar uzandı. Ben bile yanlızca Alaçam'lılık ve gazeteci kimliğimle hem Rektör, hem de YÖK başkanlarına kadar uzandım. Daha önceden yapılmış olanları yıkıp yeniden mi yaptılarda biz görmedik bilemiyorum. Ama yıkılmış olsa duyardık, yada okurduk öyle bir gelişmeyi okumadık. Bunun için nasıl oluyorda Hayaldi Gerçek Oldu diyebiliyorlar. Bunu yanlız ben eleştirmiyorum. Bu afişlere bir yurttaşımız yanıt veriyor çok güzel bir yanıttı. SAMSUN'DA YAŞAYAN AKAP'LİLER ÖZELLİKLE DE SUAT KILIÇ KENDİLERİNİ DARI AMBARINDA SANIYORLAR diyor adının Süleyman olduğunu söyleyen yurttaşımız. Bunun gibi daha neler var anlatılacak. Şimdi asıl HAYALDİ GERÇEK OLAN konuya gelelim. Geçen hafta yeniden çağrılı olduğum Alaçam'ın Pelitbükü Köyünün Gökgöl ve Ovacık mahallelerine Alaçam CHP İlçe örgütünden İbrahim Özcan, Fuat Canbaz, Rasim Şahin, Yaşar Soylu, Mustafa Akyol, İklima İlhan, Elif Yiğit, Hasan Varoğlu, Gül Varoğlu, Ülviye Canbaz, Binnur Aykaç, Derya Aykaç, Necmiye Uysal, Milletvekili adayı Müşfik Veysel Erdoğan ile Prof.Dr.Haluk Koç ile birlikte gittik. Alaçam'dan nasıl çıktık Pelitbükü köyünün Gökgöl mahallesine gelene kadar ve hatta Ovacık mahallesine gidene kadar yollarda içimiz dışımıza çıktı buda hayaldi ama gerçek oldu. Kızlan'a geldiğimizde Kızlan köyü muhtarı Hasan Madan, Ben ve 17 köy muhtarı yollarımız için dilekçe verdik veriş o veriş halen ses seda yok. Eski yolumuzun üzerinden düzenleme yapılmadan eski hamam eski tas misali bizim dilekçemizdeki söylemlerimizi dikkate almadan yolu yapıyorlar dedi. Sayın vekilimiz İşte buda HAYALDİ GERÇEK OLDU dediler. Haluk Koç'ta, Bunlar döneminde insan gibi yaşayamamak Hayaldi Gerçek Oldu, ülkemizin topraklarının karış karış satılması HAYALDİ GERÇEK OLDU. Yalan ve talanlar HAYALDİ GERÇEK OLDU. Zenginlerin daha da zenginleşmesi çiftçilerin, memurların, işçilerin kısaca tüm yurttaşlarımızın insan gibi yaşayacak düzeyde olmamaları HAYALDİ GERÇEK OLDU. Bende gördüm buraya gelene kadar, yollarda içimiz dışımıza çıktı. Bunlarda dediğiniz gibi HAYALDİ GERÇEK OLDU dedi. Kahve önünde toplanan yurttaşlarda bizde onlara sandıkta hayalle gerçeği göstereceğiz dediler. Kızlan'da kısa bir süre hayvan tecirlerinin yanına gittim. Yoğunpelit köyünden Yılmaz Kaba, adındaki çiftçi Kapımdaki sağılır mallarımı buzağılarıyla birlikte satıyorum. Kızım Büşra kıyametleri kopardı benim buzağımı satma baba diye ama bende sakat birisi olarak onlara şeker, un, yağ alabilmek için mecburen bunları yapıyorum, Kapımdaki malları satmak benim içinde HAYALDİ GERÇEK OLDU dedi. . Daha sonra Pelitbükü köyünün Gökgöl mahallesine kadar gittik. Gökgöl mahallesinde bekleyen köylülerle sohbete başladık. Milletvekili ve gazeteciyi aynı yerde gören köylüler hemen bütün dertlerini saymaya başladılar. Mahir Tüzün, adındaki bir yurttaş arkadaşlar bakın Başbakan ne demişti yıllar önce her aile 3 yada 4 bebek yapsın onlar sizin için kaynaktır dedi. Başbakan 4 dedi ya bende 10 bebe var buda 10 kaynak demektir. Ali dayıda 12 bebe var. Saymakla bitmez her ailede en azı 4 bebe var. Bizim işimiz gücümüz bebek yapmak. Bunların her birisi ayrı ayrı kaynak ülkemiz için. Fakat bu kadar zenginliği görmeyen başbakan halen gidiyor zengini daha zengin fakiri fukarayı daha da fakir fukara yapıyorlar. Ele güne muhtaç olmamak HAYALDİ GERÇEK OLDU . Sayın vekilim sizin de vaatleriniz arasında projeleriniz arasında var olan Aile Sigortası kaynağına ben inanıyorum. Ama yinede siz bize anlatın oda Gerçekti ama Hayal olmasın istiyoruz dedi. Haluk Koç, Evet sizlerin günden güne daha da fakirleştiğiniz gün gibi açıkta. Sizlerin 2B arazilerinizi size parayla satılması yine gün gibi açıkta. Bizim iktidarımızda 2B arazileri kimin zilyetliğinde ise ona ücretsiz olarak verilecek bu bir hayal olmayacak. Bizim kaynaklarımız dediğiniz gibi insanlarımız her birey bizim için kuşkusuz kaynakların en büyüğüdür. Zenginliğin en büyüdürler. Ama Yolunuzun olmaması, kendi adınıza arazilerinizin olmaması, insan gibi yaşayacağınız eviniz ve barkınızın olmaması bu ülkenin kaynaklarından ve zenginliklerinden faylanamamanız sizin yerinize bir avuç zenginlerin bu zenginliklerden faydalanması sizlere verilen değeri açıklamaktadır. Bu nedenlerle sizin yapmanız gereken bu dönemde çok akıllı davranıp onlara Hayalleri ve Gerçekleri göstermeniz olmalı dedi. Ovacık mahallesinde de büyük bir HAYALDİ GERÇEK OLDU. Ovacık mahallesinin susuzluğu mahallede yaşayan insanların evlerine sularını 2 KM'den daha uzaktan taşımaları HAYALDİ GERÇEK OLDU. Ovacık mahallesinden Hasan Aydoğdu, Sayın arkadaşlar ve vekilim bizde kendimizi bildik bileli 2 KM'den fazla uzaktan evimize yemek, içmek, banyo ve diğer işler için suyumuzu getirmekteyiz. Bu sıkıntımıza bir son verilmesi gerekiyor. Biz hadi büyüğüz öyle zaman oluyor ki çocuklarımızı gönderiyoruz. Onlarda katırlarımızla ve eşeklerimizle suya gidip geliyorlar ama yüreğimiz ağzımıza geliyor onlar sudan gelene kadar. Siyasiler her geldiklerinde biz sizin su sorununuzu çözeceğiz dediler oylarımız aldılar ve gittiler. Aradan 4 yıl geçti yeniden gelmeye başladılar yada gelmemeye başladılar. Biz mesela Suat Kılıç'ı, Mustafa Demir'i, Cemal Yılmaz Demir'i, Binnur Şahinoğlu'nu ne gördük nede bildik. Ahmet Yeni'yi bile tanımıyoruz. Ama Alaçam'dan gelenler bizi kandırdılar ve oylarımızı alıp gittiler. Allah büyüktür. Bu kez bizde onlara susuzluğu tattırırız. Gerçi onlar bizim gibi hiç bir zaman susuz kalmazlar. Ama yinede bizim oyumuzu alamayacaklar dedi. Haluk Koç'da, 2011 yılında SUSUZ KÖY MAHALLELERİ sanıyorum HAYALDİ GERÇEK OLDU.bu konuyla bire bir ilgilenmek benim boynumun borcudur. Adamlar havanda su döverek yapmadıklarını yaptık diyerek böbürleniyorlar ve halkımızın gözünü boyuyorlar. Gelsinler buradaki insanların durumlarını görsünler. Gelsinler buradaki insanlarımızın susuzluğunu görüp biraz vicdanları varsa kendilerine öz eleştiri versinler ama nerde öyle yönetici ve iktidar partisi temsilcileri dedi. Suyun en temiz ve bol yerinde Ovacık'taki susuzluğun HAYALKEN GERÇEK OLMASI akıl, hafsala alacak bir durum değildir. Sanıyorum Alaçam'ın Pelitbükü köyüne bir süre sonra yeniden gideceğim ve orada yaşayan insanlara sularının getirilmesi için neler yapılıp neler yapılmadığını yerinde görmeye çalışacağım ve yeniden kaleme almaya çalışacağım. Galiba bu seçim döneminde insanlar ilgili yerlere gerekli dersi verecekler. Çok sinsi ve tetikte bekliyorlar. Kırsal da yaşayan insanlarımız bile bu seçimde AKP, için GERÇEK OLMASI BEKLENEN İKTİDAR BELKİDE HAYAL OLABİLİR.... Saygılarımla...