Takıntı ve beceriksizlik

Tribünlerin, TFF'nin aldığı kararla 16 yaşından küçüklere ve hanımefendi taraftarlara açılması federasyonun bu güne kadar aldığı en doğru karar. Bu uygulama stadyumlarımızdaki taraftar profilinin değişmesine ve bazı grupların aşırı tepkilerinin baskılanmasına katkı sağlayacaktır.
Manisaspor, Nijerya,Polonya, Amerika, Kanada, Brezilya, Portekiz, İngiltere, İsviçre ve Gine gibi 10 ülkeden transfer yapmış bir takım. Bu kadar farklı ülkelerden transfere rağmen ilk dört haftada ortada olan 12 puandan sadece 2 puanı almaları onların da bizim gibi uyum süreci geçirdiklerini gösteriyor.
Gözlemlediğimiz kadarıyla Petkoviç günümüz futbolunun istediği kuralları sahaya yansıtmaya çalışan ofansif gücü yüksek bir takım oluşturmaya çalışıyor. Hücum gücünüzün yüksek olması için öncelikle bloklar arası bağlantıların iyi işlemesi gerekiyor.
Bloklar arası bağlantının iyi olması yetmiyor elbette, bunun yanında top rakipteyken pres gücü yüksek, top tekniği üst düzeyde oyuncu topluluğuna da ihtiyaç var.
Ve elbette takım ruhunu taşıyan, onu temsil eden oyuncular. Sanırım hoca bunu atlıyor.
Hangi futbol adamına sorarsanız sorun bu takımın ruhunu temsil eden oyuncular Murat Yıldırım'dır, Zenke'dir, Kemal Tokak'tır.
Sahaya çıkan takıma baktığınızda Murat ve Zenke ilk onbirde  yok, Kemal'den de sağ bek icat etmeye çalışıyoruz.
Takım ruhunu temsil etmeyen toplama adamlarla kendi düşüncesini uygulamaya çalışıyor Petkoviç. Hoca Zenke ve Murat Yıldırım takıntısından kurtulmalıdır.
Tüm doksan dakika boyunca Manisaspor oynadı bizimkiler seyretti.
Gelen goller sonrası tek umudumuz çakma forvete top şişirmek ve onun kafa vurmasını beklemek.
İlk yarı istediğini alan Manisa İkinci yarıda taktik değişikliği yaparak oyunu karşı alana yıkmak yerine sahasında kabul etmeye başladı. Kontra top denemesiyle gol sayısını artırmayı denedi.
Samsunspor da bu sayede karşı alana daha sık gitme şansı buldu. Ancak oyuncularımız beceriksizlikte birbirleriyle yarıştılar.
Birkaç sözde kalecimiz Ertuğrul için: Sen iyi bir kaleci olacaksın. Ancak bir doksan dakikada bu kadar kendine güvenmen ve gerekli gereksiz ceza sahası dışına çıkman anlamsızdı.
Sonuçta 1965 yılında kurulmuş iki Anadolu takımından Manisaspor puanları alarak evine döndü.
Şimdi Samsunspor üst üste deplasmanda oynayacağı iki karşılaşmadan puan yada puanlar çıkartmak zorunda.
İnşallah bunu becerebiliriz.
İKİ KAFA ARASINDAKİ MESAFE
Meclisin açıldığı ve BDP'lilerin yemin etmeme kararından vazgeçip meclise döndüğü şu günlerde Abdurrahim Karakoç'un aşağıdaki dizeleri tüm halkımıza bir öğüt niteliğinde.
Bu dizelerde Karakoç şöyle diyor;
En uzak mesafe, Ne Afrika'dır,
Ne Çin, Ne Hindistan,
Ne Seyyareler,
Ne de yıldızlar geceleri ışıldayan…
En uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir
Birbirini anlamayan…
Bir gülüş kadar içten
Bir gülüş kadar gerçeğiz
Kim olduğumuz, ne olduğumuz önemli değil
Kendimizi ifade edebildiğimiz yerdeyiz.
Sevdiğimiz kadar değil sevebildiğimiz kadar değerliyiz.
Türkiyemizde yaşayan tüm halklarımız Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i tüm çeşitleriyle bizim zenginliğimiz.
Tanı koymak için kullanılacak veriler milliyetçilik üzerine kurulu bir söylemler ve uygulamalar değil diğer değerlerimiz ve kutsallarımızdır. Doğru kararlar verebilmek için sağlıklı analizler yapmalıyız. Birbirimizi sevebilmenin yollarını aramalı, ayrılıklarımızı değil ortak noktalarımızı görebilmeliyiz.