"Bugün savunma sanayinde belirli adımları atmak zorunda kaldık. Yüzde 15'lerden yüzde 70-80'lere getirme mecburiyetinde kaldık. Fakat aynı şekilde önemli iki sektör daha var. Biri sağlıkla ilgili diğeri de gıdayla ilgili. Bu sektörler bizim bulunduğumuz coğrafyayla ilgili çok kritik sektörler. Kendimize yetebilmek adına bu üç sektörü çok önemsemeliyiz"
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Samsun Şube Başkanı Haluk Tan, "Bugün savunma sanayinde belirli adımları atmak zorunda kaldık. Yüzde 15'lerden yüzde 70-80'lere getirme mecburiyetinde kaldık. Fakat aynı şekilde önemli iki sektör daha var. Biri sağlıkla ilgili diğeri de gıdayla ilgili. Bu sektörler bizim bulunduğumuz coğrafyayla ilgili çok krikit sektörler. Kendimize yetebilmek adına bu üç sektörü çok önemsemeliyiz." dedi.Tan, düzenlediği basın toplantısında ekonomiden, ulaşıma, sosyal hayattan geleceğe kadar pek çok konuda değerlendirmelerde bulundu.Yeni taşındıkları dernek binasında gezetacilere ev sahipliği yapan Tan, kapılarının şehre katkı sunacak herkese açık olduğunu vurguladı.MÜSİAD olarak ortaya koymak istedikleri en önemli konuların başında Samsun'un ekonomisini geliştirmek olduğunu ifade eden Tan, "Şehrimiz maalesef senelerdir ekonomik olarak kendisine göre belli bir noktaya gitmeye çalışsa da yeteri seviyeye ulaşamamış üretim sahaları içerisinde devam ediyor. Bölgemizde organize sanayi sitelerinde 5 bin kişi çalışıyor. Bugün yanıbaşımızda Çorum sanayisinde 10 bin kişi çalışıyor." dedi.Tan, Samsun'un tıbbi aletler ve turizm konusunda ciddi bir potansiyele sahip olduğunu ancak bu potansiyelden gerektiği kadar yararlanamadığını da ifade etti.Türkiye'nin konumu itibarıyla katma değeri yüksek ürünler üretmeye mecbur olduğunu vurgulayan Tan, şöyle konuştu:"Bulunduğumuz coğrafi konuma göre, mecburiyet noktasında gördik ki, bugün savunma sanayinde belirli adımları atmak zorunda kaldık. Yüzde 15'lerden yüzde 70-80'lere getirme mecburiyetinde kaldık. Fakat aynı şekilde önemli iki sektör daha var. Biri sağlıkla ilgili diğeri de gıdayla ilgili. Bu sektörler bizim bulunduğumuz coğrafyayla ilgili çok kritik sektörler. Kendimize yetebilmek adına bu üç sektörü çok önemsemeliyiz. İstihdamla ilgili devamlı konuşuyoruz. Bakıyoruz üniversiteli işsizleri görüyoruz. Sanayilerde kaynakçı arayan sanayicileri görüyoruz. Asgari ücretle çalışan üniversite mezunlarını görüyoruz. Onlardan çok daha fazla kazanan sanayideki aranan işçileri görüyoruz. Dolayısıyla bölgelerin ihtiyacına göre devletler hükületler çözüm üretir." Tan, Türkiye'de iş veren olmanın büyük sorumluluk gerektirdiğine işaret ederek işletme sahibi olmanın zorluklarını anlattı. Sanayicilerin gece gündüz çalışmak zorunda olduğunu belirten Tan, "Ne kadar üretirseniz o kadar varsınız. Ama şu bir gerçek herkes çalıştığı ölçüde ne kadar katkı sağlayabilirse... Bugün tekstil ürünleri üreten de başımızın tacıdır. Ama diğer taraftan bilgi üreten bunun üstüne bilgiyi daha fazla koyanlar katma değeri yüksek ürünleri üretenler bizleri yönetenler oluyor. Tıbbi aletleri niye söyledik biz? Maliyeti 2-3 dolara mal olar ürünü 150 dolara satabiliyorsunuz. Apple gibi. Bir kolinin içerisinde siz 10 kamyon tekstil ürünü gönderiyorsunuz. Bir koli içinde 100 Apple var. Siz onunla ilgili 10 tane tekstil ürünü üretiyorsunuz. Katma değeri düşük ürünler. O yüzden dünyada ekonomik olarak değer anlamında şirketlerin değerlerine baktığımızda Google, Facebook, Twitter gibi şirketler ilk üçe giriyor. Bilgi noktasında." diye konuştu. AA