TASARRUF

Bayram Ocak

5 Sene gömlek almam , 10 sene ayakkabı almam, dışarıda yemem  , tatile gitmem , çok harcamam, lüks yaşantımı keserim , ayağıma kara lastik giyerim ,soğan ekmek yerim ama Çanakkale’de şehit olmuş dedemin başını öne eğdirmem. Milliyetçi ruha hitap eden bir yazıdır. Gerçek ise o ruhun bizden uzaklaştırılmasıdır. 

Tüketim toplumu haline getirildiğimiz için milliyetçi  ruhumuzu farkında olmadan içimizde öldürmeye başladık. Hayat standarlarımız çok yükseldi , bizim için her şey kolaylaştırılarak cebimizdeki paranın nasıl elde edileceği iyi planlandı. Maaşımız düşükte  olsa da, aile içinde en az 2 adet maaşımıza eş değerde  telefonumuz mevcut . Her telefonda internetin yanında evde  mutlaka sabit hat internet ve sabit hat telefonumuz  var . 
Sabah kahvaltılarımızdaki çeşitliliğe düşük fiyat ile satılan zeytin değil de orta düzey  üzerinde fiyattan satılan zeytin eşlik etmekte. Teknoloji ilerledi kullandığımız ev aletleri çeşitlenmiş, televizyon alırken bile tüm teknolojiye sahip daha geniş bir ekran olması seçimlerimiz arasında.

Giyim konusunda seçiciliğimiz devam ediyor, ayakkabının ortanın üzerinde fiyatı olanına elimizi uzatıyoruz . Bu hafta mağazada 599 TL yazılı olan mont 2 hafta sonra indirim adı altında 399 TL olarak satılıyor, bir kaç hafta sabredecek durumumuz yok, çünkü o 599 TL olan malzeme taksit seçenekleri ile bize cazip gösterilmiş o cazibenin bizi cezbetmesinden bir kaç hafta sonraki fiyatın düşmesi ilgi alanımız dışında kalmaktadır. 

Maaşımızın bir kaç katı ederi olan bir malzemeyi ,küçük taksitlerle almamız sağlanıyor. Aldığımız pahalı giyeceği kredi kartına iş yerinin yaptığı taksit, ardından bankanın sağladığı ekstra taksit imkanı ile görünüşte ucuz taksitlerle öderken, aslında bir kaç düşük taksit birleşerek büyük taksitler haline geldiğini ödeme sıkıntısı yaşamaya başladığımızda daha iyi anlıyoruz.

Kolaylaştırılan hayatımız, kredi kartının asgarisini ödeme seçeneği, ikinci kredi kartının alınmasına, artan kredi kartı borcunu kapatmak için çekilen kredi ile iyice köşeye sıkışan ödemeleri, bir karta diğer kart  ile ödeme yapıp, ertesi gün aynı karttan yatırılan  parayı çekerek diğer karta yatırma işlemi halk arasında takla attırmak olarak anılsa da bu işlem cambazlığı   bir yerde patlama noktasına ulaşmak üzeridir.

Kış ortasında yazlık sebze olan  patlıcanı 18 TL dek alırken, hemen hemen her eve giren derin dondurucu, olmazsa olmazlar arasında olmasına karşın,  yazın  2 TL iken o dolaba girmeyen patlıcan ,kışın ortasında canın çektiği malzeme konumuna gelerek mutfağa girmektedir.

Tasarrufun ne demek olduğunu ödeme zorluğuna girdiğimizde daha iyi anlıyoruz. Bu saatten sonra zeytini yarımda yeseniz, taksite girmemeye  çalışsanız da artık ipin ucunu kaçırmışsınız.

Nisan devalüasyonu olduğunda bir takım önlemler alınmaya, tasarrufun nasıl yapılacağına dair haberler yapılmaya başlamıştı. O dönem askeriye bünyesinde görevler birleştirilmeye başlandı . Dış göreve çıkacak olan ,garajdan aracı alıp gidiyor,10 dk sonra aynı yere  başkası, başka bir araç ile gidiyordu. Ekonomik kriz baş gösterince önlem alınmaya başlandı, dış göreve gidecek olanlar  münferit değil de toplu olarak görevlendirilen  tek araç ile çıkmaya başlamıştı. Ne zaman ki ülke ekonomisi düzelmeye başladı yine eskiye dönüldü.

Ekonomimiz düzelsin diye tasarruf yapacak olsak da, ilk düzelme belirtisin de o kontrolsüz harcamalara geri döneceğiz. Çünkü biz konforlu yaşamaya alıştırıldık, ilk kapımızı çalacak olan yine kredi kartı verelim, ödemelerinize kolaylık sağlayalım diyen bankalar ile, renklendirilmiş alış veriş seçenekleri sunacak olan iş yerleri olacaktır.

Suriye'de kargaşa başlasın diye ilk yapılan olaylardan bir tanesiydi hayat şartlarının zorlaştırılması. Amaç piyasada mal eksikliği yaratılarak halkı yönetime karşı kışkırtmaktı .Suudi Arabistan yüklü miktarda Suriye parası toplamıştı piyasaların dengesini bozmak için. Ülkenin en önemli tüketim malzemeleri ekmek ve mazottu bunlar ilen oynandı. Ekmeklerin bazı örgütlerce toplanıp imha edilmesi yoluna bile gidildi. Şam kırsalında, kanalizasyonlarda binlerce ekmeğin  bulunması buna  işaretti. Venezuela'da aynı ekonomik oyunlar oynanıyor.

Bu kadar konfora alıştırılmış ,tasarruf tan uzak bir toplum olmamızın acılarını yaşayarak anlamadan umarım kendimize bir çeki düzen veririz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.