TDB ve Samsun Dişhekimleriyle Ankara’daydık!.

Türk Dişhekimleri Birliğinin davetlisi olarak Ankara"daki Başbakanlık ve Sağlık Bakanlığı önündeki sorunlarını ve taleplerini iletecekleri eylemlerinin birincisinde Samsun Dişhekimleri Odasıyla birlikte  3 Kasım 2009"da saat 24.00"te yola çıktık. Neşeli hoş sohbet bir yolculuktan sonra Ankara"ya vardık. Ankara"da diğer illerden gelen Dişhekimleri Odalarıyla birlikte toplu halde TDB Genel merkezi önünde toplandık. TDB"nin programı  gereğince ilk olarak Başbakanlık önünde daha sonra da Sağlık Bakanlığı önünde olduk. Sevgili okurlarım biliyorsunuz daha önceden de Sağlık Ağızdan başlar diye yazdım ve haberler yaptım. Gerçektende sağlık ağızdan başlıyor. Ben bunu dişlerimin yavaş yavaş gitmesinden çok net anladım. Dişhekimi koltuğuna oturduğumda, sahte dişhekimleri yüzünden ölümleri okuduğumda ve gördüğümde anladım. Biraz geç anlamışsın diyeceksiniz ama zararın neresinden dönerseniz dönün kardır diyerek dişhekimi koltuğunda soluğu aldım. Yoksa sağlığımız kim bilir kimlere emanet olacaktı. TDB tarafından düzenlenen eylemin asıl gerekçesini ben sizlere hem haber olarak hem de köşemden aktarmaya çalıştım. Umarım siz okurlarımıza Ankara"dan da sağlıklı bilgiler ulaştırmış oluruz. Çünkü haberimiz ve yazım gerçekten de özel oldu.  TDB Başkanlar Kurulu 2-3 Ekim tarihinde Trabzon"da yapılan toplantıda aldılar. “Başkanlar Konseyi Sonuç Bildirgesi”nde; halkımızın ağız diş sağlığı, dişhekimliği mesleğinin geldiği nokta ve hükümetin bunlara yönelik uygulamalarına değinilerek; “Biz, dün olduğu gibi bugün de politikalarımızı her ortamda dile getirmeye devam edeceğiz. Halkın ağız diş sağlığı hakkının herhangi bir yetkilinin iki dudağı arasından çıkacak bir söze bağlı olamayacağını hukuki mücadelemizle de siyasi mücadelemizle de her alanda göstereceğiz” kararlılığı ortaya konulmuştur. Alınan karar bağlamında; daha önce yetkililere defalarca ilettiğimiz ağız diş sağlığı sorunlarının çözümünde sosyal devletin gereği olarak Hükümetten taleplerimiz;  

1.   Sağlığa ayrılan bütçe artırılmalıdır.

2.   Ağız diş sağlığı temel bir sağlık hakkıdır, ertelenemez.

3.   Muayenehanelerimiz bu ülkenin kaynaklarıdır, gözden çıkarılamaz. Kamu başta muayenehaneler olmak üzere özel sağlık kuruluşlarından ağız ve diş sağlığı hizmetleri almalıdır.

4.   Kamu, yatırımlarını ihtiyaç olan yerlere yapmalıdır.

5.   Kamudaki dişhekimlerimizin haklarını yok eden geleceklerini karartan uygulamalardan vazgeçilmeli, iş güvencesi sağlanmalı ve özlük hakları  geliştirilmelidir.

TDB genel başkanı Prof.Dr. Murat Akkaya Sağlık Bakanlığı önüne geldiğimizde dişhekimlerinin taleplerini ve sorunlarını belirten açıklamasından bölümler şöyle: Başbakanlık önünden:    Anayasa"nın değiştirilemez maddeleri arasında “Türkiye Cumhuriyeti demokratik, sosyal bir hukuk devletidir”, ilkesi vardır. Ne yazık ki 86 yıllık Cumhuriyet tarihimiz boyunca bazı haklar ya hep görmezden gelinmiştir, ya da bir takım gerekçelerin arkasına sığınılarak ötelenmiştir. Türk Dişhekimleri Birliği olarak halkın en temel haklarından biri olan, ağız-diş sağlığı hizmetlerine daha uygun koşullarda ulaşabilmesi için kamu yönetimine birbirini tamamlayan projeler sunduk. Amacımız; bir taraftan koruyucu uygulamalarla hastalıkların oluşumunu engellemek, diğer taraftan da halkın tedavi hizmetlerine ulaşmasını kolaylaştırarak toplumun daha sağlıklı yarınlara hazırlanmasına katkı sağlamaktı. 11 Ekim 2008 tarihinde projemizi Sayın Başbakan"a anlattığımızda, Sayın Başbakan"ın “muayenehaneler de ülkemizin kaynaklarıdır, yararlanılması gerekir” ve                “vatandaşın ayağına hizmet götürülmesi bizim hizmet anlayışımızla örtüşmektedir” değerlendirmelerinden sonra, ilgili kamu kurumları ile çalışmalar başlamıştır. Son olarak Eylül 2009 tarihinde hizmet alımının başlayabileceği açıklaması üzerine çalışmalar hızlandırılmış ve tamamlanma noktasına getirilmiştir. Hizmet alımının başlayabilmesi için atılması gereken son birkaç adım kalmışken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Ömer Dinçer"in, ekonomik gerekçeler gösterilerek şimdilik bu projenin hayata geçirilemeyeceği yönündeki açıklamasını 3 Eylül 2009 tarihinde basın aracılığı ile öğrendik. Harcanan bunca emek, zaman ve paranın boşa gitmiş olması bir yana, devlette devamlılık ilkesinin bu kadar kolay gözden çıkarılabilmesini anlamak mümkün olmamıştır. Teklif ettiğimiz proje; hem halkın ihtiyaçlarını karşılayacak, hem yarı kapasite ile çalışan dişhekimi muayenehanelerini ülkemizin hizmetine sunacak,  hem de kamu maliyesini sıkıntıya düşürmeyecek bir yapıda hazırlanmıştı. Hükümetin ekonomik sebepleri bahane ederek  hizmet alımından vazgeçmiş olması, bizlere  inandırıcı gelmemektedir. Siyasi iktidar ya geleceğe dönük hesap yapmayı bilmemektedir, ya da ekonomik krizi bahane etmektedir. AKP iktidarı da tercihini sosyal devletten yana kullanmamıştır. Sosyal devlet kavramı bu topraklar üzerinde yaşayan herkes için yaşamsaldır, yalnız kelime olarak kalmayıp ete kemiğe bürünmelidir. Bizler, dişhekimleri olarak halkımızın genelde sağlık, özelde ağız-diş sağlığı hakkı için bir yandan diyalog kapısını açık tutarken, bir yandan da doğrularımızı halkımızla paylaşmaya her ortamda devam edeceğiz”.  Buradan hareket ettik tekrar hep birlikte Sağlık Bakanlığına yol aldık sürekli yağan yağmura aldırış etmeden. Sağlık Bakanlığı önüne gelindiğinde dişhekimleri ellerindeki anahtarlarını sağlık bakanlığı bahçesine siyah çelenk ile birlikte bıraktılar. Bundan sonra TDB Genel Başkanı Prof.Dr. Akkaya konuşmasına şunları ekledi:

“MESLEĞİMİZ İLE İLGİLİ DOĞRULARI SAVUNUYORUZ”

“Hiçbir sorunu, konunun muhatabı olan sivil toplum kuruluşlarının onayını almadan çözmeyeceğiz” açıklaması Sayın Başbakan tarafından ilk iktidara gelişlerinde kamuoyuna yapılmıştı. Üzerinden yaklaşık 7 yıl geçmiş olmasına rağmen Sayın Başbakan tarafından kamuoyuna verilen bu söz iktidar tarafından unutulmuş olsa da biz unutmadık.  Hem kamuya, hem de meslektaşlarımıza karşı sorumluluğumuz nedeniyle, muhatabı olduğumuz kamu kurumlarıyla, Sayın Başbakanın verdiği bu sözü de hatırlayarak ve hatırlatarak, her zaman yapıcı bir diyalog içerisinde olduk. Ancak gördük ki bundan önceki iktidarlarda olduğu gibi AKP iktidarı da meslek kuruluşlarını düşman olarak görmeye devam etmektedir. Meslek politikaları ile ilgili konularda zaman zaman  bırakın görüşlerimizi hayata geçirmeyi, fikir almayı bile gereksiz görmektedirler. Türk Dişhekimleri Birliği, mesleği ile ilgili kararları alırken çok detaylı bir çalışma süreci izler, konunun ilgili tüm taraflarının katılımı ile toplantılar düzenler, bilimin ve aklın öncülüğünde topluma ve kamu yönetimine öneriler sunar. Bu alışkanlık kurulduğu günden beri Türk Dişhekimleri Birliği"nin en temel yaklaşımlarından biri olmuştur. İktidara gelen her hükümet, başlangıçta yetki ve sorumluluklarını toplumla paylaşmaktan bahsetseler de, süreç içerisinde tam tersini yapmışlardır. Başta, dişhekimliğinde uzmanlık ve Türk Dişhekimleri Birliği"nin kuruluş yasası olan 3224 sayılı yasada değişiklik yapılmak istenmesi; iktidarın tüm alanlarda adeta Türk Dişhekimleri Birliği"ne karşı bir husumet içerisinde olduğunu göstermektedir. Sayın Bakana, Kamuoyunun önünde bir kez daha soruyoruz:

 

Türk Dişhekimleri Birliği  Asgari Muayene ve Tedavi Ücret    Tarifesi"ni  2007 yılından bu yana onaylamayarak,  dişhekimlerinin   emeklerinin çalınmasına neden göz yumdunuz?

Dişhekimliğinde uzmanlık konusunda, Türk Dişhekimleri Birliği"nin bilimsel kuruluşlar ile birlikte çalışmalar yapması için verdiğiniz sözünüzde neden durmadınız? 

Ağız Diş Sağlığı Merkezleri"ne (ADSM)  atamaları  kadrolu değil de, 4/B"ye göre  yaparak meslektaşlarımızı köleleştirmeye  neden devam ediyorsunuz?

Fakülte sayısının, kontenjanlarının ve işsiz dişhekimi sayısının  arttırılması yerine neden mevcut dişhekimlerinin  ve yaptıkları yatırımların verimli kullanılması politikalarını  benimsemiyorsunuz? 

24 bin dişhekimini, onların örgütlü gücü Dişhekimliği Odalarını ve Türk Dişhekimleri Birliği"ni görmezden gelmeye devam eden başta Sayın Sağlık Bakanı olmak üzere AKP iktidarını kınıyor, hem mesleğimiz ile ilgili doğruları savunmak, hem de bu alışılmış anti-demokratik yapının değişmesi için elimizden gelen tüm çabayı sarf edeceğimizi söyledi. Ankara"nın sürekli yağan yağmura aldırış etmeyen ve  sırılsıklam ıslandılar. Samsun Diş hekimleri Odasından katılanlarla tekrar yağmurlu bir geceyle Samsun"a indik. Ben bir ülke ferdi olarak vergisini katlı katlı veren bir yurttaş olarak istediğim dişhekiminden ağız ve diş sağlığı alabilmeliyim benim ailemde alabilmeli. Bununla ilgili defalarca yazı yazdım ve haber yaptım. Böyle bir uygulamaya geçildiğinde bence çok ince bir ayrıntı var. Bir taşla iki kuş vurulacak. İnsanlar hem istedikleri hekimden ağız ve diş sağlığı hizmeti alacaklar hem de SAHTE DİŞHEKİMLERİNİN ESAMESİ kalmayacak. Mutlu gülüşler dilerim. Saygılarımla