TEMAYÜL YOKLAMASI ÜZERİNE...

Adnan Bahadır

 Hayatımın yaklaşık otuz yılı siyasetin içerisinde geçti. Siyaset arenasında olup bitenleri gördükçe sadece gülüp geçiyorum. İnsanlar dün yaşananları anında unutup yeni bir heyecanla daha önce yapılanlar sanki hiç yapılmamış gibi sarılmaları aklıma ulusal bir gazetenin sloganını getirdi. Gazete sloganında “her sabah dünya yeniden kurulur”  yazdığını bir çoğunuz bilirsiniz. Siyasi partilerde yapılan temayül yoklamaları her seçim döneminde yapılır  ancak çok fazla ciddiye alınmaz. Temayül oylamasının  yapılmasının en önemli nedenlerinin başında teşkilatların gazını almak olduğu bir gerçektir. Geçmişte yapılan temayül yoklamalarının ilk sıralarda çıkanların tamamına yakınının seçilemediği bir gerçektir.

Geçtiğimiz Milletvekilliği seçimlerinde temayül yoklamasında  en yüksek oyu alan mevcut il Başkanı, İl Genel sekreteri ve bir çok kişi  temayül yoklamalarından yüksek oranda oy almış olmalarına rağmen listelere hiç girememişlerdi. Temayül yoklamaları hiç mi işe yaramaz derseniz  elbette  faideden hali  de değidir.  Birilerini abarttığı gibi dananın  koptuğu gün veya karar günü gibi gösterilmesi  tamamen safsatadır.

                Siyasete yeni girecek kişiler ve parti değiştirenler için temayül yoklamalarının önemi olabilir. Siyasetle uzaktan yakından ilgisi olmayan insanlar, teşkilatın kıyısından köşesinden geçmeyenler için siyasete girerken teşkilatlara  kendilerini tanıtma gereği olduğu ise muhakkaktır. Teşkilata ve kamuoyuna tanınmak adına  temayül yoklamasına girip teşkiatla ve kamuoyu ile tanışma fırsatı bulacak olan  arkadaşların biraz efor sarfetmelerinde de yarar var. Bu konuda bazı bürokratların teşkilat mensuplarını arayıp aday adayı olduklarını açıklamış olmaları da bunun en bariz  göstergesidir. Daha önceki yazılarımda basındaki el değiştirmelerin bir nedeninin de bazı bürokratların siyasete girme hevesi  içinde olduğunu yazmıştım. Netekim, Netekim!... Önceki gece itibariyle  bazı bürokratlar ve siyasetçiler teşkilat mensuplarını arayarak aday adayı olduklarını ilan ederek destek istemişler.

                Gelelim bu destek isteyenlerin durumuna;  Israrla siyasete gireceğinden bahsettiğim ve bu nedenle bir gazetenin el değiştirmesinde arka plan  rolü oynayan Eski İl Özel İdare Genel Sekreteri ve şimdiki Müsteşar Yardımcısı Aslan Karanfil önceki akşam teşkilat mensuplarını arayarak Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda aday adayı olduğunu ilan ederek destek istemiş. Ben buna şaşırmadım.  Bu arkadaşımızın aday olmasına şahsen karşı değiim. 2011 yılındaki genel seçimlerde de aday olmuştu. Bana göre siyaset hakkıdır. Ancak Ahmet Yeni'nin de Büyükşehir  adayı olması ve teşkilatların aranıp destek istenmesi benim için sürpriz oldu.  Yeni'nin böyle bir niyeti olduğunu biliyordum ancak temayül oylamasında teşkilatlardan destek isteyeceğini tahmin etmiyordum. Osman Genç ile birlikte Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adayı olanların sayısı görünürde  dört kişiye çıkmış durumda. Bir de aday adayı olmayıp Başbakan'dan görev bekleyen Suat Kılıç, Cemal Yılmaz Demir ve Mustafa Demir'i  hesaba koyarsak bu sayı yediye çıkmış durumdadır.  Genel olarak bakıldığında  Büyüşehirde aday adayı sayısı hiç de az değildir.

                İlçe Belediyelerine gelince şehrin batısından başlayacak olur isek Atakum'da Hüseyin Dereli, İshak  Taşçı, Turan Çakır ve eski Başkan adem Bektaş aday adayı. Hüseyin Dereli ile İshak Taşçı'yı şanslı görüyorum. Turan Çakır'ın adaylığı Yusuf Ziya Yılmaz'a  bağlı ancak Yılmaz'a bu güne kadar kim güvendiyse hüsrana uğramıştır. Hiç unutmuyorum 2004 seçimlerinde yanımda en az onbeş yirmi kere Yunus Güney'e “adayım sensin” demiş olmasına rağmen Ankara'ya gidince “adayım İbrahim Tan” demişti.  İlkadımdaki duruma gelince orada çok aday adayı var eski başkanlar, teşkilat mensupları, şehir dışından gelip bu işten yararlamak isteyenleri de hesaba katarsak  sekizin üzerinde aday adayı var. Şu an itibarı ile Erdoğan Tok bir kaç adım önde gözüküyor. Diğer adaylardan bir kısmı İstanbul'da çalışıyorlar ama buradan aday olmalarını fevkalade yanlış bir buluyorum. Kendilerine güveniyorsalar gidip İstanbul'dan seçilecekler. Bırakın oradan belediye başkanı olmayı meclis üyesi seçilsinler onların alnından öpeceğim.

                Canik ilçemize gelince Osman Genç'in Büyükşehir aday adaylığını açıklamış olması buradaki işi ciddi anlamda karıştırdı. Şimdilik bu ilçe ile ilgili çok fazla bir şey söylemek istemiyorum. Kanaatimce Ak Parti Genel Merkezi Osman Genç'i yeniden Canik'e gönderebilir. Tekkeköy'e gelince orada on beş civarında aday adayı var. Tekkeköy'ün demografik yapısını göz önüne aldığımızda mubadiller, lazlar ve yerlilerden oluşmakta. Mevcut Başkan  çok güçlü ve mubadil olduğu göz önüne alınırsa Ak Parti ya yerli  ya da laz bir aday  koymak zorunda. Bu şartlarda Ak Parti'nin en güçlü aday adayı Ahmet Yücel ile yerli aday adayı eski Başkan Yüksel Öğüten olduğunu düşünmekteyim. Diğer ilçelerdeki adaylara ilerleyen günlerde devam edeceğim. Kalın sağlıcakla.  

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.