TOPLUM ÇÖKÜYOR

Bayram Ocak

Kirazlık Kerim bey minibüs hattı, Alışveriş merkezi durağından minibüse  bindiğimde ,bir okul öğrencisi ve 70 'li yaşlarda bastonuna  yaslanmış  yaşlı bayan ayakta yolculuk yapmakta idi. Oturanların içinde 11-12 yaşlarında bir ortaokul öğrencisi ve bir kaç tane de lise öğrencisi telefonlarının içine gömülmüş yolculuk yapmakta. Yolcuların bir kaçı  ile göz göze gelince en arka sıradaki orta yaşlarda olan bir bey ayağa kalktı ,Belediye evleri durağında yaşlı kadına yer verdi.

Gazi Devlet Hasta hanesi, Kardiyoloji polikliniği   önündeki banklarda sıra bekleyen yaşlı insanların haricinde, 20’ li yaşlarda  kız ve belli ki arkadaşı bir erkek banklarda oturmakta.

Ayakta bekleyen en az 10 tane, 60 yaş  üstü insan. Ağızı  bone ile kapalı bir bayan erkek olandan kibarca yer istedi. Çocuk kafasını telefondan  kaldırdı , tekrar telefonuna döndü. Sesler yükselmeye başlayınca kız kalktı uzaklaştı, çocuk oturmaya devam ediyor. Sonra mırıldanmalardan sıkıldı ki oda kalktı.Bu esnada herkes kendi döneminden bahsediyor, yaşlılara nasıl saygı gösterdiklerinden dem vuruyor. 

Bizim büyüklerimiz okul okumamıştı, ama saygıyı çok iyi beynimize sokmuştular, şimdi büyük bölümün anne ve babası en az lise mezunu, elimizde saygıdan uzak bir gençlik.

İstasyon mahallesinde ki pazar yerinden çantalar ile minibüse binilir , şoför oturma düzenini sağlardı. "Abla çocuğunu kucağına al." Şimdi şoförler bunu da söylemiyor. Söyleyemediğiniz  şeyi levhalarla anlatacak olan panoları arabalara monte edin. 

Doğu görevinde biraz uzun kaldık. Bir kurs için  Ankara'dayım. Otobüs terminalinden Kızılay istikametine gidiyoruz . Biz yine büyüklere yer verdik, o dönem internet yaygın değil ama kulaklıkları takıp gözünü kapatan fakat nasıl hissediyorsa ineceği durağa yaklaşınca gözünü açan gençler kimseye yer vermiyordu. Durum çok garip geldi bana, arkadaşıma "Bunu Karadeniz de göremezsin "dedim.

Ne büyük yanlış yapmışım. Karadeniz’e geldik ki, bacak kadar çocuğu otururken ,onu kucağına almayan anne, iki kişilik koltuğun koridor tarafında oturup boş olan cam tarafı için müsaade istediğinizde duymam azlıktan gelen hanımlar. Telefonun içine gömülüp ineceği durakta kalkan gençler.

Hangi aileye sorsanız mutlak suretle  çocukları saygılıdır. En güzel terbiyeyi onlar vermiştir, peki bu büklere saygısı olmayan  çocuklar kimin ?
Okullarda yaşlılara saygıdan bahsedilirdi, bu çağda yoğun ders programından dolayı bu yapılmıyor mu  acaba? 

Aile saygıyı öğretti, öğretmen saygıdan bahsetti, e çocuk toplu taşıma aracına binince mi bunu unutuyor? Bu sorun bir kaç örnek üzerinde  çalışılarak  bir takım veriler elde edilmelidir.

Sokakta yürürken sigara içmeyi özgürlük gören, okul döneminde erkek gibi küfreden nesilden çok bir şey bekleyemeyiz. Saygısını kaybeden çocuktan vatana , millete , bayrağa saygıda beklenmez.

İstiklal marşı okunurken yürümeye  devam eden , marş söylenirken konuşan anne ve babadan da çok bir şey beklenmez.

Mahallede üç  okul yan yana, ilkokulda marş okunuyor, yandaki okula çocuğunu bırakan baba saygı duruşunda duran çocuğuna "Hava soğuk sınıfına git" diye bağırıyor. Çocuk bir kaç adım atıp yine saygı duruşuna geçiyor. Okul önünde ki anneler neyi halledemediyse hala konuşuyor , yüksek sesle gülüyor ve biz onlardan bayrağa, marşa ,vatana ,büyüğe karşı saygı duyan çocuklar yetiştirmesini bekliyoruz.

Yeniden ahlak dersleri mi koyarsınız, saygı üzerine bir ders mi sıkıştırırsınız araya. Yoksa fizik dersi anlatılırken , çekim kuvvetinin birbirine saygısını mı, örnek vererek anla tirsiniz bilmiyorum ama durum daha kötüye gitmeden bu çöken toplumun önüne geçmeliyiz.

Büyüğüne ,toplumuna ,vatanına, milli marşına, bayrağına saygısı olmayan toplumda huzurun beklenmesi mümkün değildir.
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.