Türban ve suni gündem

Adnan Adıyaman

  Değerli okuyucularım;
 
  Dünya tarihinde en çok kullanılan ve toplumların ayrıştırılmasındaki en basit yöntem dini duyguların kullanılması ve de sömürülmesidir.

  Bir kısım siyasetçiler, bürokratlar insanların inanç temelindeki rehber; yaradanımız Ve Kuran-ı kerimimiz arasına girmeye çalışmaktadır. Bir kısım siyasetçiler de halkın içinde yaşamadan, düşüncelerini anlamadan "Cumhuriyet elden gidiyor" tellallığı yapmaktadır.

  Bakın Irak"ın durumuna; insan hakları, demokrasi ve etnik ayrımcılık yaparak "Alevi, Sünni, Şafi" diyerek koskoca devleti bir lokma yapıp yuttular. Haçlı zihniyetlilerin, leş kargaları gibi, masum insanlara çektirmedikleri kalmadı.

  Gelelim  türban konusuna... Türkiye Cumhuriyeti'nde irtica; yani geriye dönüş düşüncesinde olan insan sayısı genel nüfusumuzun yüzde 7 veya 8"idir. Eğer bu insanları dışlarsak potansiyel cumhuriyet düşmanı olarak sayılarını artırırız.

  Kamu bilinci oluşturularak ortak paydada yaşama, yardımlaşma ile toplum ruhunu geliştirmeliyiz.   İnsanlarımızı yaşantısı ve düşünceleriyle yargılayıp cezalandırmamalıyız. Ta ki bölücü ve yıkıcı düşünceler hasıl olup cumhuriyetimize, bölünmez bütünlüğümüze zarar verme düşüncesine girerlerse yasama-yürütme ve yargı organlarının suç ve ceza ilkesinin ağırlaştırılmış yaptırımlarıyla gereken dersi vermeliyiz.

  Bırakın suni gündemleri, köylü aç, memur bitap, işçi yoksul, çiftçi garip, emeklisi mağdur, habire sömürülen, ecnebilere peşkeş çekilen ülkem insanı uyutulmaya çalışılıyor.
        

          Saygılarımla. 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.