Türkiye'de yarıyıl ve yaz tatillerinin aynı dönemde başlayıp aynı dönemde bittiğini hatırlatan AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, oysa Türkiye'nin coğrafi olarak bile 7 bölge üzerinden tanımlandığını, bu bölgelere göre tatillerin farklı zamanlarda başlayıp, bitmesi gerektiğini söyledi. Türk turizm endüstrisinin sağlıklı ekonomik hareketinin böylece daha uzun aylara yayılabileceğini kaydeden Hacısüleyman, "Biz sadece 2- 2.5 ay içinde tüm mekanizmaları harekete geçirmeden, daha yaygın, ülke ekonomisinde bütün endüstrilere fayda sağlayacak hale getirebiliriz" dedi.
AKTOB Başkanı Hacısüleyman, yarıyıl ve yaz tatilinin aynı dönemde başlayıp, bitmesinin tüm öğrenci ve öğretmen hareketini etkilediğini, okulların trafiğinin de bir anda başlayıp bir anda sönmesine neden olduğunu kaydetti. Turizmin ülkemiz ekonomisine olan katkısını artırmak, devinimi sürekli kılmak için bu tatillerin 7 coğrafi bölgeye göre planlanmasını istediklerini anlatan Hacısüleyman, bu bölgelere göre yeniden düzenlemenin yararlı olacağını dile getirdi.
ALMANYA'DA FARKLI TARİHLERDE BAŞLIYOR
Almanya'da farklı bölgelere göre tatil planlamaları olduğunu aktaran AKTOB Başkanı Hacısüleyman şöyle konuştu:
"Birisi haziranda başlayıp temmuz ortasında bitiriyor, diğeri temmuzda başlayıp ağustos ortasında bitiriyor. Kimisi ağustosun ortasından başlayıp eylülde bitiriyor. Dolayısıyla turizm hareketini 6- 7 aya yaymış oluyor. Oysa ülkemizde yaz tatili hareketi 2- 2.5 ay sürüyor. Hatta sınav sonuçları, kayıtlar gibi nedenlerle bu ekonomik hareketlilik belli bir döneme sıkışmış durumda."
HAREKETLİLİK ARTAR
Yarıyıl tatili içinde bakıldığında, her bölgenin coğrafi ve iklim şartlarının farklı olduğuna değinen Hacısüleyman, şunları kaydetti:
"Sömestr tatilini de her bölgeye aynı tutuyoruz. 15 gün yerine 1.5 aya yayabilirsek, turizme yarattığı ekonomiyi daha geniş bir zamana yayma şansımız var. Akdeniz'de mevsimsel olarak en sıcak aylarda yapabiliriz. Bölgeler arası 15'er günlük kaydırmalar bile 2 ayı 4- 5 aya çıkarabilir. Önemli olan burada bir anda bir şeyi yakıp söndürmek değil, mümkün olduğunca bu alevi uzun süre devam ettirmek, ekonomik ateşi yukarda tutmak."
Bu konuda bakanlıklara öneride bulunduklarını anlatanHacısüleyman, "Müfredat ve öğretmenlerin çalışması açısından düzenlemelere ihtiyaç olunduğu söylendi. Tabii ki düzenlemeye ihtiyaç var ve düzenlenirse de ülke ekonomisine katkısı olacak" dedi. (DHA)