2003' teki Irak'ın işgal edilmesi ve sözde Arap Baharı çerçevesinde gelişen olayların Irak'taki Türkmen varlığını çok olumsuz etkilediğini belirten Şimşek, " AKP iktidarının ABD ve AB güdümündeki dış politikaları nedeniyle oradaki Türkmen varlığı zora düştüğü zaman tek güvendiği ülke olan Türkiye'den maalesef yeterli desteği bulamamışlardır. Türkiye'nin bu konudaki dış politikası Irak merkezi hükümetinin tepkilerine sebep olmuştur. Ve Irak'la aramızın açılması pahasına Kuzey Irak Özerk Bölgesi ile siyasal, sosyal ve ekonomik anlaşmalar yapılmış, Suriye'de gelişen olaylar bile kuzeydeki yönetim ile konuşularak Suriye'nin geleceği hakkında bir mutabakat aranmıştır. Irak merkezi hükümeti ile Kuzey Irak Bölgesel yönetimi, Kürkük üzerinde bir takım hesaplar yaparken, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti tavrını Kuzey Irak Bölgesel yönetimi tarafından yana kullanmıştır. 2003'teki Irak'ın işgalinden bu yana Kürkük' e 600 bin Kürt aile yerleştirilerek demografik yapısı bozulmaya çalışılmış, AKP ise Barzani'yi kongresine çağırarak Türkiye seninle gurur duyuyor diye alkışlatmıştır." dedi.
DAVUTOĞLU'NA TUTUKLAMA UYARISI
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Irak hükümetinden izinsiz olarak Kuzey Irak'ta Erbil'e gittiği gerekçesiyle Irak Hükümet yetkilileri tarafından tutuklanacağı uyarısı ile derhal ülkeyi terk etmesi istendiğini belirten şimşek, " Son olarak Irak'a gitmek isteyen Enerji Bakanı Taner Yıldız' ın uçağını havada iken geri çevirmişler, Sayın Bakan Kayseri'ye inmek zorunda kalmıştır. Irak yönetimi ile Barzani arasında petrol gelirlerinin paylaşılması konusundaki gerginlik de ABD işgalinden sonraki dönemde en üst düzeydedir. Bu süreçte bölgesel Kürt yönetimi ile enerji de dahil çok sayıda anlaşma imzalayan AKP hükümeti ise Barzani tarafında yer almıştır. Dolayısıyla AKP hükümeti bu tavrıyla Kerkük üzerinde emelleri olan Kuzey Irak Bölgesel yönetimine siyasal, sosyal ve ekonomik destek vererek Irak Türkmenlerinin yok olmasına sebep olabilecek her türlü yaklaşımda bulunmaktadır. Davutoğlu'nun Kerkük'e gidip içi boş hamasi nutuk atması ise tamamen bir kandırmacadan ibarettir. Anlaşılıyor ki hükümet Irak hükümeti ile Kuzey Irak bölgesel yönetimi arasında Kerkük üzerinde oynanan oyunlarda tavrını Kuzey Irak Bölgesel yönetimi tarafından yana koymaktadır. Hatta AKP Türkiye'nin Türkmeneli Vakfı vasıtasıyla Irak Türkmen Cephesine Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile birlikte hareket etmesi konusunda baskı uygulamaktadır. Şu anda Irak Türkmenlerinin can ve mal güvenliği yoktur. Kerkük Türkmenlerinin can ve mal güvenliği Peşmergeye teslim edilmiştir. Kerkük Türkmenleri bir taraftan merkezi hükümetin, diğer taraftan Kuzey Irak Bölgesel yönetiminin baskısı altındadır. Onların bu dünyada Allah'tan ve Türkiye'den başka kimseleri yoktur. O nedenle Türkiye derhal Irak politikasını gözden geçirmeli ve ucuz menfaatlere Irak Türkmenlerini feda etmemelidir." diye konuştu.