Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Şemsi Bayraktar, gelecek neslin fiziksel ve zihinsel açıdan sağlıklı toplum oluşturması için çocukların dengeli ve iyi beslenmesinin bir mecburiyet olduğunu belirtti. "Sağlıklı beslenme sağlıklı çocukluk, sağlıklı çocukluk da sağlıklı yetişkinlik ve sağlıklı nesiller." demek olduğunu vurgulayan Bayraktar, düzenli süt tüketimi alışkanlığının, çocuklara küçük yaşta iken kazandırılması gerektiğine dikkati çekti. Okul sütü programlarının içme sütü alışkanlığı kazandırılarak sağlıklı nesiller yetiştirmek yanında, aynı zamanda süt hayvancılığında istikrarı sağlamak ve süt piyasasını düzenlemek için bir araç olarak kullanıldığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
"Süt beslenme açısından çok önemli. Hayvansal protein ihtiyacının yüzde 45’i süt ve süt ürünlerinden sağlanıyor. 2013 yılında topla süt üretimimiz 18,2 milyon tonu aşsa da ülkemizde içme sütü tüketimimiz yetersiz. Sütü daha çok, peynir, yoğurt, ayran gibi süt ürünleri şeklinde tüketiyoruz. Kişi başına yıllık içme sütü tüketimi, Finlandiya’da 130 kilogramı, Estonya’da 115 kilogramı, Avustralya’da 110 kilogramı, İngiltere’de 105 kilogramı geçmektedir. Ülkemizde 2013 yılı verilerine göre kişi başına içme sütü tüketimi 37,3 kilogram düzeyindedir. Böylesine düşük kişi başına içme sütü tüketimi, süt üretimi planlandığı gibi yakın zamanda 25 milyon tona çıkarsa sıkıntı yaşatacaktır. Bu nedenle Hükümetimizin son üç yıldır uygulamış olduğu tüm dünyada talep artırıcı politikalardan biri olarak kabul edilen okul çağındaki çocuklarımıza 200 mililitre uzun ömürlü süt dağıtımı, eleştirilere ve tartışmalara rağmen başarılı bir şekilde yürütülmüştür. TZOB olarak, uygulama dönemlerinde de belirttiğimiz üzere, sağlıklı beslenme açısından çok önemli olan okul sütü programını sonuna kadar destekliyoruz. Bu programı önemsiyoruz."