Hac yolculuğumuzda megafon,
Gezilerde Mekke ve Medine'ye geçişlerde şoförlere bahşiş parası toplatan, hurma pazarlamacılarıyla hurma bağlantısı sağlayan ve şu an 19 Mayıs ilçe müftüsü olarak görevde olan Sayın Hasan Görür'ün,
Bu seferde umre kafile başkanı olarak okçular tepesinde güneşin altında yarım saate yakın konuşma yaparak bir umrecinin bayılmasına sebep karşımıza çıkması, bir tesadüf olmalı
Otobüs şoförlerine toplanan bahşişlere balıklama dalanlar olduğu gibi Mekke'den Medine'ye gelirken Benim maaşım veriliyor, hakkım değil diyerek almayan şoföre;
Kafile başkanı ve bizim grup hocamız şoför bahşişi az buldu kendi bilir derken, bahşiş toplama işinin bir zaruretten mi yoksa bir gelenek ten mi geliyor? Toplanan ve verilen miktarın akıbetini bilmiyoruz.
Lakin bu durumlardan Diyanet'in haberi olsun isterim.
Kol kırılır, yen içinde kalır atasözüne uyarak tüm bu yaşanan olumsuzluklara karşı;
Aman bana ne!
Neme lazım işim mi yok! Üç beş gün sonra yoğum diyerek ses çıkarmamak,
Hac ve Umre ibadetini özünden ve ruhundan kopararak gezi şirketlerinin el attığı gibi turistik seyahat halini aldığında bu vebalin sorumlusu kim olacaktır.
Umreciye dağıtılan el kitapçığında bulunan anket formları takip ediliyor mu?
Yâda kaç umreci tarafından görevlilere teslim ediliyor bilmiyorum.
Tüm bu sorunlara karşı çözüm yerine ilgisiz kalınması, sorunları büyüterek kırılan kol'u çürümüşlüğe ve kokuşmuşluğa terk etse dahi,
T.C Devletimin bir kurumu olarak bir daha umre ye gitmek nasip olsa,
Yine diyanet'i tercih ederim.
Ancak;
Ne bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın der,
Nede kırılan kol yen içinde kalsın istemem.
Ben; Âcizane yaşadıklarımı ve gördüklerimi aktarmaya çalıştım.
Maksadım; Tüm ilgilileri uyarmak, çözüme davettir.
Unutulmamalı ki;
Umre ziyareti yapanlar toplum nezdinde halkın gözünde Hacı muamelesi ile karşılanıp saygı gösterilmektedir.
Rabbim tüm inananları haramdan, yalan ve riyadan korusun.
Tekrar buluşmak ümidiyle esen kalın
i.ide@dengegazetesi.com.tr
Umre izlenimlerim-III
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.