Uzaysal Medeniyetler

Üç milyon ışık yılı evveline kadar, Mars gezegeninde aynı dünyamız gibi hayat, insanlar, devletler ve hukuk hatta istenildiği gibi eğilip bükülen guguk da varmış…
Mars medeniyetinde tüm insanlar ve diğer canlılar matematik diliyle anlaşır, mahkemeleri bile cebir, geometri ve aritmetiksel sayılarla karar verirlermiş…
Milyonlarca yıl devam eden bu medeniyet günümüzden tam üç milyon ışık yılı evvel yok olup, uzay tarihinden silinmiş.
Bu medeniyetten arta kalanlar yüz binlerce yıl merak edilmiş…
Acaba hiç kurtulan olmuş mu diye!
Uzay tarihçilerinin yaptığı araştırmalar ve elde edilen ışıksal arkeolojik buluntulara göre evet, kurtulanlar olmuştu…
Mars medeniyetinin yok olmasına sebep olan saltanat taifesi, son uzay aracına binip, gezegenden ayrılmışlar ve Samanyolu galaksisinin içinde bir başka yaşanabilir gezegen bulmuşlardı.
Ancak buldukları bu yeni gezegende, kendilerine ahlakî anlayışta benzemeyen ama fizîken benzeyen başka yaratıklar vardı…
Önce bir tanrı edasıyla bu gezegene inip, yerli halka kendilerini kabul ettirdiler…
Tarım ve sanayi makineleri, telefon gibi iletişim araçları hatta Samanyolu galaksisinin her tarafına ücretsiz bağlanan internetli bilgisayarlar verdiler yerli halka…
Saçma sapan TV dizileriyle yerli halkın beyinlerini dumûra uğrattılar…
Kanunlar yapıp çok büyük eğitim kurumları açtılar…
Yönetime de hep kendileri geçtiler…
Gezegende okur-yazar olmayan kalmadı…
Marslılar da çoğalarak gezegenin tüm kilit noktalarını, para musluklarını ele geçirdiler…
Marslıların gelmesinden qr2x3 kadarcık bir zaman geçmişti ki, tüm gezegen halkını şaşkına çeviren olaylar başladı…
Marslılar kanunları, tüzükleri hatta tüm geometrik şekillerin formüllerini değiştirerek kendi istedikleri gibi yaptılar…
Üçgenin alan formülü, iç ve dış açılar tamamen değiştirildi…
Eğer üçgen yerli halkın ise, alan formülü qr2xsıfır, iç açılar 7, dış açılar, 11 derece,
Üçgen marslıların ise; Kaç kenarlı olursa olsun, alanı marsın tamamını kaplıyor, iç açıları ölçülemez, dış açıları ise bilinemez kabul ediliyordu…
Biyoloji, kimya ve aritmetiği de değiştirdiler…
Mesela;  680 sayısını ikiye böldüğünüzde çıkan sayı ne olursa olsun, onların 7 rakamına bile yetişemiyordu…
Yerli halk bir gün baktı ki bu marslılar tanrı falan değil, kendileri gibi biyolojik varlıklar…
Çözüm üretmeye başladılar, nerede hata yaptık, bu marslıları ne yapacağız diye düşündüler…
Ama her üretilen çözüm, mars duvarından döndü…
İnsani ve ahlaki tüm çözümleri denediler olmadı…
Sonuç mu?
Yerli halk hâlâ umutla marslıların kendilerine merhamet edeceğini, ahlaki sınırları çok da zorlamayacağını umut ederek sabırla bekliyormuş o gezegende…
Marslılar da, böyle safların olduğu başka gezegen yoktur, şu kurbanlıklara bakın diye tepelerinde gülüyorlarmış! 
Not: Bu gezegene dünyadan göç kabul edilmemektedir, uyanıklar boşuna heveslenmesin…
Zaten işe yarar her şeyi marslılar ele geçirmiş, sadece köle olarak gelenlere vize veriliyor…
Bilgilerinize