Aynı kadro ile maça çıktık sayılır. Defansta sadece Boli ilk 11'de oynadı. Maça iyi başladık gibi görüntü verdik. Yalnız rakibimiz hızlı toplarla çıkarak kalemizde tehlike yarattı. Oyunun ilk 15 dakikası istekli bir şekilde bizim kontrolümüzde geçti fakat henüz gol pozisyonu yaratamadık derken Hamroun harika şutu direkte patladı. Defansa ise kimse yardıma gelmiyor.
Rakibin hızlı forvet oyuncularına dikkat diyorum derken ceza sahasında hatalı adam paylaşımı sonucu rakibin tek oyuncusu golü attı. İkinci yarı erken golü bulduk. Buna rağmen a,b,c planları olmadığı için, sezon başından beri oluşmayan oyun planı ve taktiğimiz olmadığı için biri penaltıdan iki gol atabildik.
Kimse ikinci yarı iyi oynadık diye bir hayale kapılıp hocayı övmesin. Bu izni bize rakip verdi. Örneğin Samsunspor'un yerinde başka bir takım olsa, Eskişehirspor dahi olsa bu 18-19 yaşındaki gençlerle sahaya çıkan, sakat forvetleri ile maça çıkan, hiç yabancı oyuncusu olmayan olan rakibe 5 gol atardı. Maalesef elendik...
Gelelim sana; sıra sende Melek yüzlü...
Hocam, hani sen iki kere Samsunlu idin? Hani senden fazla kimse Samsunspor'u ve taraftarını sevemezdi? Hani ben inandım takımı da inandırdım, mayısta şampiyon olacaktık demiştin? Hani her maç sonu çıkıp bu taraftara sözümüz var diyordun? Hani Adanademirspor yenilgisinden sonra dava adamları, akıllı adamlar bundan ders çıkartır diyordun? Ders çıkardın mı?
Hep boş konuşuldu. Az düşünen boş konuşur. Yapılan hatalara desten yazılır. Hocam, maçtan sonra ne yaptın? Her zaman senin arkanda duran, seni hiçbir zaman yalnız bırakmayan taraftarımıza tepki gösterdin. Maçtan sonra o hareket yaptığun taraftarlarımız ağladı, gökler bile ağlamaya başladı....
Bu maçtan sonra dünyanın sonu gelmeyecek ama birçoğunun Samsunspor'da sonu gelecek..
Saygılar...